Uzun zamandır aklımdaydı, ata binmek. Daha önce hiç binmediğim için yapabileceğimi sanmıyordum açıkçası. Sonra şehir fırsatlarına bakarken Safari Atçılık’ı gördüm ve arayıp bilgi aldım, internetten almama gerek kalmadan sahibi Hakan Bey yardımcı oldu ve yağmurdur çamurdur kıştır demeden rezervasyon yaptırdık. Safari Atçılık Akyurt’ta Güzelhisar Köyü’nde bulunuyor. Şehir merkezinden yaklaşık 30-35 km uzaklıkta.
Burayı seçmemin nedeni ise ata doğal parkurda binecek olmamızdı, başka birçok yer sizi bir sahanın etrafında dolaştırıyor. Burada ise köy yolunda ata biniyorsunuz.
Vardığımızda bizi baba-oğul iki kişi karşıladı çiftlikte, atlara onlar bakıyormuş. İçeride köpekler, horozlar, tavuklar, ne ararsanız var.
Köpekler o kadar cana yakın ki peşinizden ayrılmıyorlar : )
Biraz oturup dinlendikten sonra atların yanına gittik. Ben ismi Tarçın olan bir Türk atına bindim, arkadaşım ise Gümüş isimli bir Arap atına. Atlara kiloya göre bindiriyorlarmış, benim bindiğim at biraz daha küçüktü; arkadaşımın bindiği ise ona göre daha büyüktü. İlk kez bineceğim diye korkmayın; biz de ilk kez bindik, gereken her şeyi anlatıyorlar.
Parkurumuz 2 km gidiş 2 km geliş olmak üzere toplam 4 km idi, 1 saat sürdü. Yanımızda baba-oğul’un oğlu da geldi : ) Atlara sözümüzü geçiremediğimiz zaman o yardım etti; hem de atlarla, binicilikle ilgili çok güzel bilgiler verdi. İlk deneyimimiz olduğu için yavaş yavaş gittik geldik, ancak bu bile çok zevkliydi. Gittiğimiz parkur o kadar sakindi, doğası o kadar güzeldi ki insan hayran kalıyor. Üstüne bir de çalışanların sıcakkanlılığı... Çantamızı cüzdanımızı ata binerken onlara emanet ettik, o kadar samimi bir yer.
En yakın zamanda tekrar gitmek, daha profesyonel şekilde ata binmeyi öğrenmek için can atıyorum. Çok güzel bir etkinlik. Özellikle Ankara’da, canınız sıkıldığında yapacak sosyal etkinlik bulmak zor olabiliyor bazen, aklınızda bulunsun : )
Son olarak; Seval Akkuş’un bir şiirinden küçük bir alıntı:
"Sürmeyin atımı; kalplerin kırıldığı, umutların bittiği yere."
