Gitmek İçin İki Kez Düşünmeniz Gereken 10 Korkunç Yer

The Island of the Dolls, Meksika

Xochimilco, Mexico City’nin kanallar ve yapay adalardan oluşan bir bölgesi. Bölgenin en ünlü yapay adası ise Julian Santana Barrera adlı adama ait olanı. Adanın yanındaki kanalda bir kız cesedi bulan Julian, o tarihten itibaren kötü ruhları kovmak için ağaçların üzerlerine oyuncak bebek parçaları koymaya başlamış. 2001’de ölen adamın ardından, bebekler hala ağaçların üzerinde ve oldukça korkutucu bir görüntü oluşturuyorlar. Fotoğraf: http://horrorfilmcentral.com/

Hashima Adası, Japonya

Nagasaki’den 15 km uzaklıktaki bu ada, 1887-1974 yılları arasında deniz üzerinde ki bir kömür madeni olarak kullanılmış.  Ada sonunda  5.259 kişilik bir nüfusa ulaşmış. Metrekare başına 216 insan gibi devasa bir rakam! Petrolün, kömürün yerini doldurmasıyla boşaltılan ada, uzun yıllar insan eli değmeden kalmış ve şuan tamamiyle bir hayalet kasaba. Adayı ziyaret etmek isterseniz; 2009’da bir kısmı sınırlı sayıda turizme açılmış bulunmakta. Fotoğraf: http://www.sebtix.com/

Aokigahara, Japonya

Fuji Dağı’nın eteklerinde ki bu orman, dünyada ki en çok intihar edilen 2. Bölge. Japon mitolojisinde de şeytanlarla birlikte adı geçen bu ormanda, sadece 2010’da 50’den fazla kişi intihar etmiş. Fotoğraf: http://www.thesun.co.uk/

Paris Yeraltı Mezarlığı

Denfert Rochereau Meydanı tarafından girişi olan bu yeraltı mezarlığında, yaklaşık 6 milyon insanın kemikleri ve kafatasları açık vaziyette adeta istiflenmiştir. 2. Dünya Savaşı’nda da direnişçiler tarafından kullanılan 280km uzunluğundaki bu mezarlığın benzerleri, Roma’da da görülebilir. Fotoğraf: http://freshpatrol.com/

Edinburg Kalesi

İskoçya’nın en çok lanetlenmiş yerlerinden biri olarak gösterilen kale, 2001’de 10 gün süren bir bilimsel araştırmaya konu olmuş. 10 gün boyunca bilim adamları ve gönüllüler, gelişmiş cihazlar ile hayalet avına çıkmş ve hepside hayaletlerin izlerine rastladıklarını belirtmiş. Fotoğraf: http://www.fansshare.com/

Borley Rectory, Essex

Britanya’daki en korkunç yerlerden biri. 1863 yılında inşa edilen yapı, aslında 12. yüzyıl manastırının üzerine yapılmış. İddiaya göre dönemin  rahibi, bir rahibeye aşık olur ve kaçmaya karar verirler. Bunu öğrenenler, rahibi o alanda asar ve rahibeyi de canlı canlı yakarlar. O günden beri ikisinin de hayaletlerinin binayı terk etmedikleri söylenir. Fotoğraf: http://www.fearandyou.in/

Culluden Moor, İskoçya

Bu güzelim alanda, Britanya topraklarında ki son savaş yapılmış. Kraliyet güçleri ile isyancı James taraftarları arasında geçen savaş tam bir katliam olmuş. Her yıl 16 Nisan’da hayatlarını kaybeden askerlerin ruhları bölgeye gelir ve ızdıraplarına ağlarlarmış. Çarpışan kılıç ve ağlama seslerini duyan birçok insan varmış. Fotoğraf: http://msbirthdayinparis.blogspot.com.tr/

Poveglia, İtalya

Büyük veba salgını sırasında, ölüm çukuru olarak kullanılan bu alanda on binlerce insan ölmüş. 1922 yılında bölgenin  üzerine yapılan akıl hastahanesinde çalışan bir doktor, hastalarını işkence yaparak öldürmeye başlamış. Daha sonra yavaşça kendi aklını kaybeden doktor intihar etmiş. O tarihten beri bina ziyaretlere kapalı. Fotoğraf: http://muchmoremuchier.com/

Bethnal Green Metrosu, Londra

2. Dünya Savaşı sırasında, şüpheli bir hava saldırısı duyurusun sırasında, metroya sığınmaya çalışan 173 insan ezilerek hayatlarını kaybetmiş. O günden sonra birçok kişi metro içerisinde çoçuk ve kadın sesleri duymaya başlamış. Fotoğraf: http://www.roughguides.com/

Eyam, Derbyshire

1665’teki veba salgını sırasında vebaya yakalanan bölge halkı, diğer insanlara vebayı bulaştırmamak için kendilerini köye kapatmışlar. Birçoğu vebadan öldükten yıllar sonra köye insanlar gelmeye başlamış. Hepsinin söylediği şey ise geceleri sürekli ayak sesleri ve çığlıklar duydukları... Fotoğraf: http://i.ytimg.com/