- 1 view
Aziz Sofya Katedrali, başkentin en önemli sembollerinden biridir. Eserin temeli, 11. yüzyılda atıldığından tarihi değeri oldukça yüksektir. 1990 yılında UNESCO, burayı Dünya Miras Listesi’ne almıştır. Ayrıca katedral, 2007 yılında yapılan oynamaya göre Ukrayna’nın yedi harikasından biri olarak seçilmiştir. Kimi kaynaklara göre inşaat 1011’de, kimilerine göre ise 1037 yılında başlamıştır. Ancak UNESCO, yapımı 1011 yılında I. Vladimir tarafından gerçekleştirildiği bilgisini baz aldığı için 2011 yılında katedrali 1000. yaşını kutlamıştır.
Katedralin çevresi, 17. ve 18. Yüzyıllara ait birbirinden özel Ukrayna Barok tarzı yapılarla süslenmiştir. Katedralde muhafaza edilen, 11. yüzyıldan kalma mozaik ve freskler dünyanın söz konusu devirden kalma en büyük fresk ve mozaik koleksiyonunu oluşturmakta ve görenleri büyülemektedir. Katedralin duvarlarında bulunan mozaik ve freskler, klasik Hristiyan yapılarında olduğu gibi İncil’den sahneleri doğrudan işlemiştir. Ayrıca görsel şölen içerisinde dönemin siyasi olayları ve önemli tarihi kişilikleri de eklendiği için eserler büyük bir önemle tarihi temsil etmektedir.
Taç giyme, elçileri karşılama gibi önemli olaylarda kapılarını devlet büyüklerine açarak etkinliklere ev sahipliği yapan katedral, Ortaçağ’da Kiev knezlerinin de mezar yeri olarak da kullanılmıştır.
Kiev’in 1169’da Vladimir-Suzdal Knezliği tarafından yağmalanmasının yanı sıra 1240'taki Moğol istilasında büyük zarar gören katedral, yıllar içerisinde Rum Katolik Kilisesi haline gelmiştir. 17. yüzyılda barok tarzına yeniden kavuşturulan katedral etrafına yeni bölümler de eklenerek elden geçirilmiştir.
1917 yılındaki devrimden sonra katedralin yıkılması gündeme gelmiş olsa da bazı tarihçi ve bilim adamlarının çabaları ve uluslararası tepkiler sonucu bu karar iptal edilmiştir. 1934 yılında katedral ve çevresindeki yapılar mimari ve tarih müzeleri haline gelmiştir. Günümüzde de burası, Ukrayna Hristiyanlığı Kilisesi olarak turistlerin ziyaretine açık bir mekan olarak kalmayı başarmıştır.
