Donetsk’te Gezilecek Yerler

Donetsk’te hali hazırda devam eden savaş ortamı bile sanatın ve kültür hayatının bitmesine engel değildir. Yazımızda Donetsk’te görülmesi gereken müzeleri ve diğer turistik noktalar hakkında bilgi alabileceksiniz. Donetsk’te görülecek çok yer olması şehrin köklü bir geçmişi olduğunu gösteriyor.

Donetsk Gezilecek Yerler

Donetsk kültürel anlamda kendinize çok şey katabileceğiniz bir şehir çünkü ziyaret edilecek fotoğraflayacak çok yer var. Donetsk Sanat Müzesi, Demir Figürler Parkı, Tuz madeni, botanik bahçesi ve Solovyanenko’nun Heykeli bunlardan sadece birkaçı.

Donetsk Sanat Müzesi

1280px-Donetsk_Art_museum.JPG

Donetsk Sanat Müzesi Rusya yanlılarının kontrolündedir. İç savaştan dolayı bir süre kapalı kaldıktan sonra ziyarete yeniden açılmıştır. Kapılarını ilk kez 1939 yılında açan ve geçmişte de birçok kez savaşlar sebebiyle kapanan müze Pushkin Bulvarı üzerinde yer alır. Sanat müzesi Donetsk yönetiminin cumhuriyet ilan etmesinden ötürü “Cumhuriyet Sanat Müzesi” olarak da anılmaktadır. Çarşamba-pazar günleri arasında 09.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilen müze resim, heykel gibi sanat dallarından 16 bin esere ev sahipliği yapıyor. Ukraynalı, Rus, Hollandalı, Alman, İspanyol ve Polonyalı sanatçıların eserlerini müzede ziyaret edebilirsiniz. Eserler genel olarak 19. ve 20. yüzyıldan kalmıştır. Müzede çocuklar için çeşitli aktiviteler düzenlenmektedir.

Donetsk Demir Figürler Parkı

forged-figures-park-donetsk-ukraine-1.jpg

Donetsk’de geçmişten günümüze gelen en önemli meslek belki de demirciliktir. Demir ustalığı, nalbantlık, Donetsk’de çoğu erkeğe babasından, dedesinden miras kalmıştır. Demir işçiliğinin bu şehirde ne kadar önemli olduğunu hatta bunun bir sanata dönüştüğünü “Demir Figürler Parkı’nda görebiliyorsunuz. 2001’de açılan ve 24 saat ziyaret edilebilen parkta yüzlerce çeşitte demir figür göreceksiniz. Her birindeki işçiliğe hayran kalacaksınız. Parkta 300’e yakın eser bulunmaktadır. Her sene Donetsk’de gerçekleşen nalbant festivali bu parkta düzenlenir. Festivalde ziyaretçiler nalbantlardan ders de alabilir. Demir işçiliğinin Donetsk’ten çıkıp dünyaya yayıldığı söylenmektedir. Donetskliler demircilikte o kadar iyi ki tersini iddia etmek kolay olmayacaktır. Kış gelip de kar yağdığında demir figürler parkı çok daha güzelleşmekte, birçok fotoğrafçının ilgisini çekmektedir.

Mertsalov’un Palmiyesi

Donetsk_dom_gorelika.jpg

Mertsalov’un Palmiyesi isimli palmiye heykeli son 17 senedir sadece Donetsk şehrinin değil tüm Donbass bölgesinin sembolü haline gelmiştir çünkü bu heykelin mottosu “Olanakların kanıtı çalışmaktır”dır ve Donetskliler çalışkanlıklarıyla bilinir. Donetsklilere göre çok çalışıldığı sürece “imkânsız” diye bir şey yoktur. Demir ustası Aleksey Mertsalov’un eseri olan bu demirden heykel 1896 yılında demir yolundan alınan rayların yeniden şekillendirilmesiyle ortaya çıkmıştır. 1900’da St. Petersburg’da sergilenmeye başlanan heykel 2000 yılından bu yana Donetsk’tedir. Aynı demir ustası tarafından bu heykelin başka örnekleri yapılmış ve bu örnekler Kilimanzaro, Everest gibi dünyanın önemli noktalarına götürülmüştür; dünya çapında 80 şehri dolaşmıştır.

Soledar Tuz Madeni

4efc9e177b0f18.54919903.147.jpg

Tam 270 milyon yıl önceden günümüze gelmiş bu tuz madeni dünyada görüp görebileceğiniz en özel yerlerden biri. Milyonlarca yıl içinde buradaki deniz kurumuş ve arkasında metrelerce uzunlukta bir tuz madeni bırakmıştır. Donetsk’de 19. yüzyılda madenciliğin başlamasıyla burası keşfedilmiştir. Ziyaretçilere açık olan tuz madeninde 300 metre derinliğe kadar inilebilmektedir. Tuz madeni derin olduğu kadar geniştir de; bir futbol sahası genişliğinde yer kaplar. Soledar, Donetsk’ten araba ile sadece 2 saat uzaklıktadır ve tuz madeni içinde sıcaklık en yüksek 14 derecedir. Bu yüzden tişört / şortla gitmemenizi ve rahat yürümeniz için mutlaka lastik ayakkabı giymenizi tavsiye ederiz. Tuz madeni sağlık turizmi açısından da dünyanın her yerinden ziyaretçi çekmektedir çünkü madendeki hava birçok sağlık problemine iyi geliyor.

Çar Topu

1586 tarihli bu savaş topu Rus çarı Feodor Ivanovich döneminde Moskova’da yapılmış, günümüze kadar gelebilmiştir. Savaş topunun sağ tarafına çarın yüzü çizildiği için topa “Çar Topu” adı verilmiştir. Büyüklüğü sayesinde Guiness Rekorlar Kitabı’na giren savaş topu 16. yüzyıl teknolojisinin çok ilerisinde bir savaş topudur. Tam 44 ton ağırlıkta ve 6 metre uzunlukta olan bu topun hemen yanında 4 adet devasa mermi de görülebilir. Günümüzde sadece Donetsk Belediye Binası’nın bahçesinde dekoratif amaçla bulunan savaş topu geleneksel günlerde ve bayram günlerinde halkla buluşur. Donetsk halkının bu topun şehre uğur ve güç getirdiğine inandığı söylenir. Napolyon Bonapart’ın bu savaş topuna hayran olduğu ve Fransa’ya getirtmek istediği bilinmektedir.

Donetsk Botanik Bahçesi

caption.jpg

Donetsk Botanik Bahçesi 1964 yılında açıldığında 203 hektarlık alanı kaplamasıyla Avrupa’nın en büyük botanik bahçesi olmuştu. Donetsk şehrinin doğu kısmının neredeyse tamamını kaplayan botanik bahçesi şehrin en özel köşelerinden biridir. 80’i aşkın çeşitte lale, 50’yi aşkın çeşitte orkide, 40 tür lila ve yıldız çiçeği bu bahçede bulunur. Yaklaşık 1.000 tür ağaç da bu botanik bahçesinde görülebilir. 5.500 çeşitte bitkiye ev sahipliği yapmasıyla Donetsk Botanik Bahçesi dünyadaki botanik bahçelerinde ilk 5’e girebilecek niteliktedir. Botanik Bahçesi her gün 09.00-15.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Botanik Bahçesi’ndeki hocalar sayesinde botanik bilim dalı hakkında dersler alınması mümkündür. Ayrıca botanikçilerin burada araştırma yapmasına izin verilmektedir.

Solovyanenko Heykeli

1932-1999 arasında yaşamış olan, Ukrayna’nın gelmiş geçmiş en büyük opera sanatçısı ve aktörü Anatoliy Solovyanenko’nun heykeli Donetsk Opera ve Bale Akademisi’nin bahçesinde bulunur. Zira Kiev Sanat Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra Solovyanenko’nun kariyeri bu akademide başlamıştır. “Halkın sanatçısı” diye anılan Ukraynalı büyük tenorun heykeli bronzdan yapılmıştır ve altın kaplamadır. Rigoletto isimli operada Solovyanenko, Dük rolünü canlandırmıştır ve heykelde de Dük kostümü görülür. Nitekim Solovyanenko bu rol ile efsaneleşmiştir ve “Dük” takma adı tenorun üzerine yapışmıştır. Heykeltraş Skoryh ve Mimar Vyazovskiy’nin eseri olan heykel 2002’de açılmıştır. Opera sanatçısının Kiev’de de bir heykeli bulunmaktadır. Solovyanenko New York Operası’nda da sahneye çıkmıştır.

Donetsk Yerel Tarih Müzesi

5114fa33d657d3.59337294.1385.jpg

Yerel Tarih Müzesi, Donetsk şehir merkezinin kuzeyindeki Cheluskintsev Caddesi üzerinde, Donbass Stadı’nın hemen yanında, bulunmaktadır. Sadece salı günleri kapalı olan müzeyi haftanın diğer günleri 09.00-18.00 saatleri arasında sadece 10 grivna ücret ödeyerek gezebilirsiniz. Doğu Ukrayna’nın en kapsamlı tarih müzesi olan Donetsk Yerel Tarih Müzesi 1924’te açılmıştır. Müzeye her sene 200 bin ziyaretçi gelir. Ne yazık ki müzede yer alan eserlerin bir kısmı Nazi işgali (1941-1943) sırasında kaybolmuştur. Tüm Donbass bölgesinde 15.- 18. yüzyıllar arasında yaşayan topluluk ve milletlere ait para, kıyafet, kitap ve fotoğraf koleksiyonları ile yağlı boya tabloları ve Ukraynalı önemli isimlerin kişisel eşyasını yerel tarih müzesinde bizzat görebilirsiniz.

Shcherbakova Parkı

bf088du-960.jpg

Shcherbakova Parkı sadece Donetsk’in değil tüm Ukrayna’nın en güzel parkı olarak nam salmıştır. Donetsk gibi bir sanayi şehrinde böylesine güzel ve alabildiğine büyük bir park adeta oksijen ihtiyacınızı karşılar. Bu yüzden Shcherbakova Parkı sadece Donetsklilerin değil turistlerin ve iş seyahatinde olanların da uğrak yeridir. Burada isterseniz tüm gününüzü bile geçirebilirsiniz. Parkın içinde bulunan gül bahçesi ise sizi kendine hayran bırakacak ve buradan hiç ayrılmak istemeyeceksiniz. Donetsk’in en çok ziyaretçi çeken noktası ne sanat müzesi ne de Opera salonudur. Donetsk’de en çok Shcherbakova Parkı’na gidilir. Parkın 2 yakasını birleştiren 330 metre uzunluktaki köprüden sadece yayalar geçebilir. Parkın içinde çocuklar için oyun bahçeleri de bulunmaktadır.

Hz. İsa’nın Transfigürasyonu Katedrali

donetsk.jpg

Donetsk’deki bu katedral şehrin en büyük Ortodoks ibadethanesidir ve belki de Donetsk’deki yapıların en güzelidir. 1883’te temeli atılan katedrale bu ismin verilmesinin sebebi Hristiyan inancında Hz. İsa’nın yeryüzündeyken dönüşüm geçirip insan suretinden çıkarak ışığa dönüşmesine inanılmasıdır. Bu yüzden katedrale “dönüşüm” anlamına gelen “Transfigürasyon” adı verilmiştir. Ateist Sovyet Rusya yönetimi 1930’da bu katedrali yerle bir eder ancak 1996 yılında yani Sovyetlerin yıkılmasından 6 yıl sonra katedral yeniden inşa edilir. 3.000 kişi kapasiteli katedral o günden beri Donetsk’in en güzel yapısı ve en önemli ibadethanesidir. Katedralin iç mimarisi de en az dışı kadar göz alıcıdır.