Burnumuzun dibinde bir ada, ama nedense gezi planlarında nasıl olsa gideriz diyerek sona atılıyor. Oysa ki bu adada keşfedecek çok şey var.
Kıbrıs'ın farklı yaşamını keşfedin!
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanın'dan sabah 8.00'da uçağımız kalktı yaklaşık 1 saat 10 dakika sonra Kıbrıs'ın meşhur karpaz burnu gözükmüştü. İndiğimizde hava kapalıydı ki ekim aynının vermiş olduğu bir serinlikle birlikte otelimize doğru yol aldık. Biz Gazimagusa'yı tercih etmiştik denizi daha güzelmiş diye bir duyum almıştık ki tercihimizde yanılmamışız. Ayrıca evet Kıbrıs'a pasaporta gerek yok ama ilk girerken size bir kimlik veriyorlar. Kaybetmeniz durumunda sorun yaşayabilirsiniz.
Yemek Kültürünü Öğrenin!
Bize çok uzak bir yemek kültürü yok belki evet ama kıbrıs köftesini, şeftali kebabını, cacığını yemeden dönmeyin derim. Tabii hellim peynirini unutmamak lazım. Girne Limanı'nda Kıbrıs Yemek Evi adında bir restaurant var. Liman ayaklarınızın altında, karşında Akdeniz, arkanda Girne Kalesi, önünde Kıbrıs yemekleri daha ne ister bir insan.
Gazi Magusa Gece Hayatı
Orada kumar yasal. Haliyle çok sayıda da casino var. Fakat en iyi gece hayatı için Girne'yi öneririm ben. Daha çok casino ve bar görebilirsiniz. Casinolarda içeride resim çekmek yasak ve yaş sınırı var tabi. Bazılarına sadece 25 yaş üstü kabul ediyorlar. İçeri girdiğinizde ise grand tuvalet giyinmiş insanlar beklemeyin ne yazık ki onlar filmlerde kaldı. Gayet rahat ve salaş giyinmiş insanlar mevcut. Tabi siz yine de kapriyle falan gitmeyin. Çok yüksek sesle konuşup insanları rahatsız etmek olmaz zira adamın orada paraları gidiyor. İşte tam olarakta bunu düşünerek garsonları çağırmak için bir yöntem bulmuşlar öpücük atma. Evet bir garsonu çağırıp efendime söyleyeyim bir içki alayım bir kahve içeyim demek isterseniz öpücük atmanız gerekecektir. Aksi taktirde bütün gece orada debelenip durabilirsiniz.
Kıbrıs'ın Tarihine Yolculuk Yapın!
Dar ve taşlı sokaklar,harika kahve kokuları, Gazimağusa'daki Lala Mustafa Paşa Camii ve Girne Kalesi, Bellapais Manastırı. Manastırın karşısında ufak bir hediyelikçi dükkanı var ve burada neredeyse orjinaliyle tıpatıp aynı ürünleri çok uygun fiyatlara alabilirsiniz. Tam çaprazında bir çay bahçesi tarzında bir yer var. Yalnız çay yok orası ayrı amcamız sadece kahve satıyor. Nedeni ise bir zamanlar çok sevdiği karısı ile gelip dükkanı açarlarmış ve karısı çayı demlermiş vefat edince çaylada irtibatını koparmış bu amcamız. Soranlara ise bağırıyor ben hiç sormayın derim.
Kıbrıs Sokaklarında Gezin!
Küçücük bir ada sonuçta avm falan göremezsiniz. Hediyelik eşyaları züccaciye dükkanlarından alabililirsiniz. Bazılarında içinde markette oluyor. Bilindiği gibi içki orada ucuz havalimanından almaktansa sokak aralarındaki bu tarz yerlerden almak daha mantıklı çünkü ciddi bir fiyat farkı oluyor. Girne'de ince uzun bir sokak var İstiklal Caddesi gibi orada hediyelikçi dükkanları ve publar var. Ayrıca trafik soldan akıyor. Yolda giderken yanlış yoldan girdim, ay ordan geleyim, araba üstüme üstüme geliyor dememek için araba kiralamak yerine otobüs kullanın derim ben.
Akdeniz'in Serin Sularına Kendinizi Bırakın!
Masmavi bir deniz,sapsarı kumlar tepede güneş ve balıklarla birlikte yüzmenin verdiği harika bir keyif. Deniz sezonu kasım da kapanıyor. Gidilesi en iyi ay eylül veya ekim başı. Temmuz ağustos aylarında 900 lira elektrik faturası ödediklerini duydum. Malum sıcak ve ada. Ağustos ayında ise 57 derecelik bir rekora imza atmış Kıbrıs.
Şehitliği Gezin!
Zaten Kıbrıs'ı biraz gezince savaşın izlerinin hala orda kaldığını ve bir yanı aslında hüzünlü ve harebe Kıbrıs'ı sizde farkedeceksiniz.Türkiye'den hemen hemen her şehirden birçok askerimizin orada isimlerini okuyunca duygulanmamak elde değil.
Kıbrıs'a gelip her yeri talan edip gitmenin haklı gururunu yaşıyorum. Şimdiden keyifli yolculuklar.