Chichen İtza, Maya ve Toltek medeniyetlerine ait muhteşem bir ören yeri. Dünya mirasları listesinde de yerini almış. Chichen itza, “itza’ların kuyuağzı” anlamına geliyormuş. Buranın en önemli yapıtı El Castillo yani Kukultan tapınağı. MS. 600 senesinde Maya’lar tarafından yapılmış. Ama bu yapı içeride bırakılarak, dış kısmına bugün ki görünümü olan piramidi MS 1200 senesinde Toltekler yapmışlar.
Piramit, astronomik bir takvim gibi hazırlanmış. Yapının 4 tarafının her yüzü bir mevsimi simgeliyor. Her yüzünde tepeye çıkan 91 basamak bulunuyor. Her dört taraftaki 91 basamak toplamı 364 ediyor. Bir de tepedeki sunak var. Yani toplam 365 oluyor ve bu da bir yılda bulunan gün sayısına eşit.
21 Mart ve 23 Eylül yani gece ve gündüzün eşit olduğu ekinoks dönemlerinde güneş ışığının köşelerden direkt içeri girişini hesaplayarak inşa etmişler. Yapının 4 köşesinde tepeye kadar 9 kat var. Merdivenlerin her iki yanındaki Kukultan yani tüylü yılan şeklindeki korkuluk tepeye kadar uzanıyor. İki kafa da toprağa bakıyor. En tepedeki sunak ise insanların kurban edildiği yer.
Her 52 yılda 1 tane tapınak yapılıyormuş.
Bu ören bölgesinde ayrıca savaşçılar tapınağı, koza platformu, kartal platformu, yine top oyunlarının oynandığı meşhur top sahası, 1000 sütunlu Pazar yeri (168 sütun kalmış tabii şu anda), Mercada, sıcak hamam, başrahibin evi, geyik evi, kızıl ev, caradal yani gözlem evi, panolu tapınak, rahibe manastırı, xtolok kuyusu ve castillo piramidine 274 metre mesafedeki Kutsal kuyu (Kurban kuyusu) bulunuyor. Bir de esir kafalarının üst üste konulduğu kafatası platformu var. Çok etkileyici bir yer.
Kurban kuyusuna, kuraklık zamanlarında Tanrılarını memnun etmek için canlı canlı insanlar atılıyormuş. Diğer bir görüşe göre yağmur Tanrısını memnun etmek için genç ve güzel bakire kızlar mücevherleri ile birlikte kuyuya atılıyorlarmış.
Bu kuyudan çıkartılan 22,5 cm çapında altın bir diskte silahlı iki Toltek savaşçısının kaçmaya çalışan iki Maya’ya saldırması resmedilmiş.
Güneş Tanrısı İnti’nin insan kanı ile beslendiğini düşündükleri için, Kukultan tapınağında canlı canlı insanların kalbini obsidyenden yapılmış bıçaklar ile çıkartarak, Tanrılarına sunma törenleri yapıyorlarmış. Tüm bu törenler, top oyunları, detayları ile birlikte duvarlara rölyefler ile resmedilmiş.
Chichen Itza’dan ayrılarak Cancun’a doğru yola çıkıyoruz. Chichen Itza’ya yakın bir bölgede Ik-ıl kuyusuna geliyoruz. Çok etkileyici bir yer olduğunu söyleyebilirim. Yaklaşık 30 metre çapında yuvarlak bir kuyu. Yukarıdan bakıldığında 40-50 metre aşağıda. Yukarıdan yer yer sular akıyor. Ağaçlardan sarkan ip şeklindeki dallar suya kadar ulaşıyor. Tıpkı Tarzan filmlerinde gibi hissediyoruz kendimizi. Kuyunun etrafı kayalıklarla ve mağaralar ile çevrili. Mayalarca kutsal sayılan bir kuyu burası. Su pırıl pırıl yemyeşil. Etraf yemyeşil olduğundan su da bu rengi almış. İçinde balıklar ve insanlar yüzüyor.
Merida geziniz sırasında gerek konumları gerekse leziz yemekleri nedeniyle Hotel Merida Santiago ve Casa Del Maya Bed & Breakfast otellerinde konaklamayı tercih edebilirsiniz.