Ege'nin Güzelleri: Seferihisar ve Sığacık

Çeşme’den sonra Seferihisar üzerinden Selçuk'a gittik. Bu gezide, ilk defa hiç bilmediğim bir yer görmüş oldum, hem de ailemin evine 70 km falan mesafede bir yer : ) Neden bilmiyorum ama kimse Sığacık'tan pek söz etmezdi. Çeşme, Seferihisar, Gümüldür, Özdere, Kuşadası aralarındaki sahillerden onlarca kez geçtiğim halde, Sığacık'a hiç girmemişim. Muhtemelen birazcık içeride kaldığından ve yeterince tanıtılmadığından atlamışım bu güzel mekânı…

Seferihisar, Cittaslow birliğine üye bir belediye. Temel amaç; "hızlı yaşam" kavramından uzaklaşmak, daha yavaş ve daha sakin yaşamak. Balık-ekmek gibi basit bir şey söylüyorsun ve 30-40 dakika sürebiliyor size gelmesi. Bunu beklemeye tahammülünüz yoksa size uygun bir yer değil burası. Çünkü CittaSlow birliğine üye belediyelerde (bildiğim kadarıyla) tüm yemekler sıfırdan yapılır, fast food üretiminden uzak daha sağlıklı daha organik yemekler yapılır. CittaSlow ile ilgili daha detaylı bilgi için: tr.wikipedia.org/wiki/Cittaslow  

Sığacık’ın da ilginç bir yapısı var. Surların dışı güzel ama sıradan bir Ege kasabası. Fakat surlarından içine girilen kemerli kapıdan geçtiğinizde Alice Harikalar Diyarı mı desem, Spirited Away mi desem bir anda bambaşka bir dünyaya girmiş gibi oluyorsunuz. 3-5 metrede değişiyor her şey…  

Çok otantik ve iyi korunmuş şirin sokaklar içinde bir anda kaybediyorsunuz kendinizi. Çevrenizde hiç acelesi olmayan, sakin insanlar görmek rahatlatıyor insanı. Kamboçya'dan geldiğimden beri hiç bu kadar sakin bir yer görmemiştim. Tüm öğleden sonrayı Sığacık'ta geçirdik.