İlk Avrupalı kâşifler Tahiti’ye ulaştıklarından beri Fransız Polinezyası’nın Sosyete Adaları, yeryüzündeki cennetle eşanlamlı oldu. Muhteşem kumsallar, dost canlısı yerel halk ve huzurlu kırsal yaşam biçimlerinin karışımı. Bu izlenim, 1890’larda Tahiti’de yaşayan Paul Gauguin’in resimleri tarafından güçlendirildi ve geçerliliğini bugün hala koruyor.
Fotoğraf | Sosyete Adaları
Takımadadaki 15 kadar ada Tahiti’nin egemenliği altında. Burası ticaret ve sanayinin merkezi ve birçok kişiye göre başlı başına bir ülke. Ne var ki, pek çok çekici yanı olmasına karşın özellikle engebeli ve dağlık iç kesimleri klasik bir beyaz kumsal ve ıssız motuslarla (mercan atolleri) dolu berrak turkuaz su için takımadadaki diğer adalara gitmelisiniz. İkon haline gelmiş Bora Bora en iyi bilinenler arasında, ama bu yüzden de en çok ziyaret edilenlerden biri, dolayısıyla tamamen farklı bir deneyim için yakınlardaki Moorea ve Huahine’yi deneyin.
Tahiti’den kısa bir feribot yolculuğuyla ulaşılan Moorea, yanardöner turkuaz bir lagüne inen sekiz dağın kavuşma noktası; bir tarafı yüksek palmiye ağaçlarıyla kaplı öbür tarafını Pasifik Okyanusu’ndan gelen dalgalar kırıyor. Durgun sularında bazen kanoların yarışlar için antrenman yaptıklarını görebilirsiniz.
Fotoğraf
Lagün motuslarla dolu, onları keşfetmek için tekneyle açılmaya ve siz gelince doğruca kumsala yüzecek olan vatozları beslemek için değer. Beslenilmeye o kadar alışkınlar ki sığ suyun içine oturursanız dikkat çekmek için sizi “taciz ederler”. Motuslar tropikal cennetlerdir. Tam anlamıyla kafa dinlediğiniz bir günün sonunda onlardan ayrılmak zordur.
Huahine de turkuaz bir lagünle süslü. Moorea’dan daha küçük ve çok daha az gelişmiş olan bu adanın gerçekten yerel bir havası var. Gelişmekte olan ada halkının günbatımından sonra bir araya geldiği küçük yerleşim yeri Fare’de bir sürü bar ve restoran bulunur. Küçük otoparkta yiyecek tezgâhları kurulur ve bazen doğaçlama şarkılar söylenir.
Fotoğraf
Huahine suyun üstünde ne kadar büyüleyiciyse sualtı dünyası da aynı ölçüde görkemli. Lagünde şnorkelle yüzmek nefes kesici ve kenarındaki resiflerde harika dalış noktaları var. Yerel bir tur şirketi siyah burunlu resif köpekbalıklarını besleyerek oraya çekiyor. Nispeten zararsızlar, dolayısıyla bu zarif ama güçlü hayvanlarla birlikte yüzebilir, heyecan verici bir deneyim yaşayabilirsiniz. Başka balıklar da bedava yemeğin tadını çıkarıyor ve parlak renkli büyük sığlıklara doğru ok gibi fırlıyorlar.
Huahine’deki bir sürü arkeolojik site, adada yaşayan insanların karmaşık kökenleri hakkında fikir veriyor. Harabelerin çoğu sahili çevreliyor ama en büyükleri ve en iyi korunmuş olanları, Fauna Nui Gölü kıyıları ve Mouatapu Dağı eteklerindeki kutsal marae’ler. Maeva Marae, Huahine Krallığı'nın merkezi ve adadaki iki yüzü aşkın taş yapı ve marae’nin en önemlisiydi.
Fotoğraf Beklenildiği gibi, Fransız Polinezyası’nın bir parçası olarak -eskiden Fransa’nın bir “denizaşırı bölgesi”ydi, şimdiki tanımıysa “denizaşırı ülke”– Sosyete Adaları’nda belirgin bir Fransız havası ve Fransız hukuk sistemi var. Etkin olarak Fransa’nın bir parçası ve ekonomik yardım alıyor. Başlıca gelir kaynağı, adalarda yetiştirilen ve ihraç edilen siyah inci ve turizmdir.