Tayland Hayat Müzesi ve Aids Hastanesi, Lopburi

2015'in Ocak ayının sonunda Orhan Kural Hocamız ile ''Kuzey Tayland- Ching Rai, Ching Mai, Laos-Donsao Adası, Myammar Sınırı'' turu yaptık ve orada beni en çok etkileyen Tayland-Lopburi şehrinde bulunan ''Aids'liler Tapınağı-Hayat Müzesi ve Aids Hastanesi'' oldu.

 

Tayland deyince birçoklarının aklına seks turizmi gelir. Tüm dünya ülkelerinden Tayland'a sadece seks turizmi için gelenler bile var. İşte bu yüzden, Uzakdoğu'nun bu güzel ülkesi, seks turizmiyle büyük bir savaş içinde. Çünkü seks turizminin yarattığı büyük bir tehlike var: AIDS. Üstelik bu tehlike sınır tanımıyor.

Lopburi'de bir AIDS'liler tapınağı var. Tapınak, 1992 yılında Budist rahip Dr. Alangkat Dikkapanya tarafından kurulmuş. Dr. Alangkat'ın tek bir amacı var. O da AIDS'lilerin son günlerini huzur içinde geçirmelerini sağlamak. Rahibin sekiz yatakla başlayan bu hayali, bugün 400 yataklı bir kompleks haline gelmiş durumda. Bağışlarla ayakta duran tapınağın aylık gideri 40 bin dolar, ama tsunami ardından darbe yiyen ekonomi, bağışları da düşürmüş. Bağış miktarı ayda 4 bin dolara inmiş. Tayland'da bugün 1 milyon HIV taşıyıcısı var. Bu, 55 Taylandlı'dan birinin AIDS olması demek. Her gün 600 Taylandlı'ya AIDS bulaşıyor. Her saat 9 Tayland'lı AIDS'ten ölüyor. Bu 5 yıl içinde, her 10 Taylandlı'dan birinin AIDS olması demek. Tapınağa her gün onlarca hasta kabul ediliyor. 

Bir de müze var. İnsanların AIDS gerçeğini daha iyi anlamalarını sağlamak için 1999 yılında kurulmuş: "Hayat Müzesi". Hayat Müzesi'nde AIDS nedeniyle hayatını kaybetmiş 12 insanın cesedi var. Cam tabutlarda sergilenen cesetler korkutucu. Derileri kemiklerin üzerine yapışmış ve rengi iyice koyulaşmış. Cesetlerin kime ait olduklarını anlamak için yanı başlarındaki resimlere bakmak yeterli. Onlar da bir zamanlar sağlıklı, hayat dolu insanlarmış ve AIDS onların sonunu hazırlamış. Bu insanların her biri virüsü değişik yollardan kapmış.

 

Çocuklar annelerinden alırken, yetişkinler cinsel yolla ya da kan yoluyla virüse maruz kalmışlar. Hayatlarının son günlerini geçirdikleri bu tapınakta cesetlerinin sergilenmesini istemişler.

Tapınakta AIDS'den ölen insanların cesetleri yakılıyor. Bundan sonra üç ay boyunca ailelerin gelip külleri alması bekleniyor. Ne yazık ki gelen giden olmuyor. Bu nedenle sahibi çıkmayan cesetlerin külleri, çimentoyla karıştırılıp, tapınağa ek binalar yapılıyor. Her gün 100'e yakın insan AIDS tapınağını ziyaret ediyor. Bunlar arasında öğrenciler de var. Buradaki tek amaç, insanların AIDS hastalığı konusunda bilgilenmelerini sağlamak ve gerçeği göstermek.

İnsanlara AIDS gerçeğini anlatmanın en iyi yolu göstermek. Yine de dünyada HIV taşıyıcıları hızla çoğalıyor. AIDS'e 400 bin kurban veren Tayland'da her yıl 20 bin insan daha hastalanıyor. Üstelik bunların hepsi resmi rakamlar. Dünyada her dakikada 1 çocuk AIDS yüzünden hayatını kaybediyor. AIDS'ten en çok etkilenen ülkelerde ortalama ömür 30'lara düşmüş durumda. Bu ülkelerde 18 yaş orta yaş sayılıyor. Her yıl 600 bin bebek HIV virüsüyle doğuyor ve bu bebeklerin 500 bini, 1 yaşına gelmeden ölüyor. Tapınağın iki hastanesi var. Bu hastanelerden birinde HIV pozitif olanlar tedavi ediliyorlar. Diğeri ise ölüm döşeğindeki hastalara ayrılmış. Son günlerini burada geçirmek için, ülkenin dört bir yanından hastalar bu hastaneye akın ediyor. Gelenler, ölmeden önce, kendileriyle aynı kaderi paylaşanlarla beraber olmak istiyor. Birçoğunun ailesi onları istemiyor. Bu hastane onlar için ölmeden önce kalabilecekleri tek sığınak...

Daha fazla fotoğraf için: http://leylegihavadagordummm.blogspot.com.tr/2015/02/kuzey-tayland-chiang-rai-chiang-mai.html