Uxmal ve Petotle Oyunu

Uxmal, hem Merida’ya yakın hem de Campeche’ye… Campeche’den 154 km uzaklıkta yer alan Uxmal’ın Merida’ya olan uzaklığı ise yaklaşık 70 km. Biz Uxmal’a Campeche üzerinden geçiyoruz. Yol üzerinde küçük köy evleri ilgimizi çekiyor. Otobüsten iniyor ve yol üzerindeki bir köyü dolaşıyoruz. Evlerin duvarları ağaç, çatısı palmiye yaprakları ile örtülü. Evlerin geneli tek odalı ve bu evlerin içerisinde eşya yok. Yatak dahi yok. Duvarlara hamaklar asmışlar. Yatak yerine hamakları kullanıyorlar.

Köyler genelde 10-15 haneden oluşuyor. Bu köyler anaerkil yapıda. Köyün en yaşlı kadınının sözü geçiyor. Evlenecek kızlar için evlerinin yanına tek odalık ufak evler yapılıp, damat bekleniyormuş.

Bu köyü gezdikten sonra yolumuza devam ederek, Uxmal Tapınaklarına ulaşıyoruz. Bu tapınaklar M.Ö 600’lü yıllarda yapılmış. Her gelen medeniyet üzerine yeni yapılar eklemiş. Buradaki yaşam 1200 senelerine kadar devam etmiş ve sonrasında terk edilmiş.

Önce Ulu Tapınağa geliyoruz. Burası 117 basamaklı bir tapınak. Diğer adı ile “Devin Piramidi” olarak biliniyor. Burası diğer tapınaklardan farklı olarak elips şeklinde bir zemine oturtulmuş. 2 cephede de tapınak var. Birinci cephede yağmur tanrısı Çaak için yapılan tapınak, ikinci cephede ise Yılan tanrısı Kukultan için yapılmış 2 tapınak var. Bu tapınaklarda yılan başta olmak üzere çeşitli hayvan motifleri işlenmiş.

Yönetici sarayının üstü ise gözlemevi olarak yapılmış. Buraya 2 kapı açmışlar. Ekinoks dönemlerinde yani 21 Mart ve 22 Eylül tarihlerinde, ışık tapınağa doğrudan bu kapılardan giriyor. 4, 6, 9, 13 ve 80 sayıları Mayalar için kutsal sayılar… Bilim ve astroloji’de çok çok ileri seviyeye gelmiş olduklarına hayretle tanık oluyoruz.

Mayalar 3 tane takvim geliştirmişler o dönemde;
1. Takvim tarım takvimi. 20’ser günlük 13 aydan oluşuyor. Toplam 260 gün.
2. Takvim güneş takvimi, 20’ser günlük 18 aydan oluşuyor. Toplam 360 gün. Buna 5 gün daha eklemişler ama bu 5 günü uğursuz ilan ediyorlar.
3. Takvim ise Venüs takvimi. 8 güneş yılı 5 venüs yılına eşitmiş.

Ayrıca bu bölgede yaşanmış olan su sorununu o dönemki şartlarda nasıl çözdüklerine hayretle şahit oluyoruz. Yolda yürürken birkaç Iguana görüyoruz.

Daha sonra kutsal top denilen oyunu oynadıkları alana geliyoruz. “Petotle” adı verilen bu oyunu anlatmakta fayda var; 6-7 kişilik 2 takımın, kauçuktan yapılmış küçüğü 300 gr, büyüğü 1.400 gr. olan toplarla oynadıkları bir oyun. Ama bu sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir tapınma şekli. Zira kazanan takımın kaptanı canını Tanrılara vermek onurunu kazanıyor. Oyun alanının yanında pota benzeri çemberler var. Küçük top ile oynanan oyunun potası daha yüksekte. Büyük topla oynananın potası ise daha alçakta. Küçük top ile oynanırken yalnızca üst kol adaleleri ile topu çemberden geçirmeye çalışıyorlar. Büyük topla oynanırken ise sadece kalça adaleleri ile topu çemberden geçirmeye çalışıyorlar. Ve kazanan takımın kaptanı Tanrıya kurban olma onurunu kazanıyor. Takım kaptanını ilk olarak nem odasına götürüp uyuşturucu veriyorlarmış. Tapınağın en üst katındaki platforma dans ederek çıkıyorlarmış. Ardından obsidyenden yapılmış bıçakla canlı canlı kalbi çıkartılarak Tanrılara sunuluyor. Bu seremoni yılda 2 kere yapılıyormuş.

İşte bu top oyununun oynandığı alandan garip duygular içinde geçiyoruz.

Ardından bembeyaz kıyafetli (Maya kıyafeti), sombero (geniş hasır şapka) takmış güleryüzlü garsonların servis verdiği yerel restaurantta, o bölgeye has soslarla bezenmiş tavuklarımızı yiyoruz. “Çaka çaka” diyerek tekilalarımızı masaya vurarak yudumluyoruz.Merida'da geziniz sırasında çok beğenilen yemekleri ile popüler konum özellikleri bulunan Hotel Merida Santiago ve Casa Del Maya Bed & Breakfast otellerini tercih edebilirsiniz.

HÜSEYİN YILMAZ

Yazar Hakkında

HÜSEYİN YILMAZ

 1942 Sinop Ayancık doğumluyum. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunuyum. Mecburi hizmet nedeni ile Hakkari, Yüksekova, Siirt’te görev yaptım.