Asmara

Asmara Hakkında Bilinmesi Gerekenler  

Eritre’nin başkenti olan Asmara, Afrika kültürü ve İtalyan mimarisinin harmanlandığı eşsiz güzellikte bir kenttir. 12. yüzyılda kendilerini haydutlardan korumak isteyen bir köy birliği tarafından kurulan Asmara, o zamandan bugüne yarım milyondan fazla insanın yaşadığı kalabalık bir şehir haline gelmiştir. Tarihi boyunca pek çok medeniyetin ev sahipliğini üstlenen Asmara 19. yüzyılın sonlarından itibaren İtalyan İmparatorluğu, 2. Dünya Savaşı ile beraber İngilizler ve 1950’lerle Etiopya dâhil olmak üzere pek çok devletin egemenliği altında kalmıştır. Asmara’nın bağımsızlığını elde edişi Etiyopya ile süren uzun ve kanlı bir savaşın ardından 1991 senesine denk düşer.

Asmara’nın merkezindeki ana caddelerden birinde yürüyüp de eski bir İtalyan binasını görmemek hayli zordur. Zira 1930’ların başında, İtalyan diktatörü Mussolini, Asmara kentini Afrika’yı saran ikinci bir Roma İmparatorluğu merkezi haline getirmek amacıyla şehre büyük miktarda yatırım yapmıştır. Bu dönemde sadece katedraller ve antik-Romanesk tarzında inşa edilmiş eserler değil, aynı zamanda kübizmin ve fütürizmin mimari hareketlerinden etkilenen sayısız yapı da kent topraklarında yerini almıştır. 

Asmara Uluslararası Havalimanı’na Türkiye’den doğrudan uçuşlar mevcuttur. Kente gelmek için ayrıca Kahire, Dubai veya Milan üzerinden aktarmalı uçuşları da tercih edebilirsiniz. Kent içerisinde yolculuk ise oldukça kolaydır. Zira Asmara yürüyüş yapmaya oldukça elverişli bir kent tasarımına sahip tertemiz sokaklarıyla bilinmektedir. Oldukça gelişmiş bir otobüs ağına sahip kentte ayrıca şehrin ana caddesi boyunca hizmet veren beyaz minibüsler ve taksiler de çokça tercih edilmektedir. Asmara’dan alışveriş yapacaklara verilebilecek en iyi tavsiye ise altın ya da gümüş almaları yönündedir. Zira altın ve gümüşün hayli ucuz olduğu kentte mücevher sektörü epey gelişmiştir. Bunun yanı sıra yerel el işi dokuma kilimler, keçi kılından yapılma geleneksel halılar, zeytin ağacından yapılma oyma işler ve kil kahve bardakları da Asmara’ya özgü çeşitli hediyelik eşya alternatifleri arasında sıralanabilir.

Asmara’nın İklimi 

Asmara’da aralık ayından nisan ayına kadar uzanan dönem kuru mevsim olarak adlandırılmaktadır. Bu dönemde şehri çevreleyen kırmızı-kahverengi, paslı, bej veya siyah moloz taşlarla kent, Mars gezegeninin fotoğraflarını andıran bir alana dönüşür. Bitki örtüsünü büyük oranda fundalık, okaliptüs, aloez, kaktüs ve patlamış renkte begonvil, jakaranda veya diğer süs bitkilerinin oluşturduğu kentin yağışlı dönemi ise mayıs ve eylül ayları arasındadır. Bu dönemde kentin rengi birden yeşile bürünür. Asmara’nın ortalama sıcaklığı kuru ya da yağışlı dönemde olsun 30 derecenin üzerine çıkmaz. Ilıman iklimiyle tanınan kentin nem oranı oldukça düşük olduğundan hem bunaltıcı sıcakların yaşanmadığı hem de gece ile gündüz arasında çok fazla sıcaklık farkının gözlemlenmediği bir coğrafyadır. En soğuk dönemin aralık ve şubat ayları arasında yaşandığı Asmara’da yağışlar genellikle uzun sürmemekte bu yüzden sel felaketine çok fazla rastlanmamaktadır. Asmara’yı ziyaret etmek için tavsiye edilen dönem genellikle mart ve nisan ayları ile ekim ve kasım ayları arası dönemdir. Bu dönemde hem hava aşırı kuru ve sıcak olmaz, hem de yağışlı dönem geride kaldığı için ani bastıran yağış olayları sürprizler yapmaz.

Asmara’da Görülmesi Gereken Yerler
 

Colpo di Citta: Colpo di Citta yani Bağımsızlık Bulvarı Asmara’yı ilgi çekici kılan İtalyan mimarisini gözlemlemek isteyenler için doğru adrestir. Pek çok kafe, bar, mağaza ve eski sinemanın bulunduğu bu bölge aynı zamanda oldukça güzel bir yürüyüş alanıdır. Aynı zamanda kentin en hareketli bölgesi olan Compo di Citta hattı boyunca yerleşmiş binaların etkileyici mimarisi ve şık sokakları boyunca yürüyüp, lezzetli kahvelerinin tadına bakabileceğiniz kafelerinden birinde keyifli bir öğleden sonrası geçirebilirsiniz. Ayrıca bu hatta yer alan Nyala Hotel’in terası kenti kuşbakışı görmek isteyenler için muazzam bir teras manzarasına sahiptir.

Opera Evi: İnşası 1920 senesinde tamamlanan bu yapı, Asmara’nın 20. yüzyılda yapılmış en şık ve eski binalarından birisidir. Artık opera gösterilerinin gerçekleştirilmediği bu binada yine de arada çeşitli film ya da maç gösterimleri yapılmaktadır. Oldukça şık bir restoran ve kafeye sahip olan Opera Evi’nde keyifli bir öğlen yemeği yiyebilir, bu eşsiz mimarinin içinde bir süreliğine şimdiki zamandan kopabilirsiniz.
 
Ulusal Müze: Asmara’nın en önemli turistik destinasyonlarından birisi olan Ulusal Müze oldukça geniş bir koleksiyona sahiptir. Geçmişten günümüze pek çok medeniyete ev sahipliği yapan kentin, tarihine dair bilgi edinmek isteyenler için doğru adres olan müzede 600 yıl geriye uzanan oldukça etkileyici bir koleksiyon sergilenmektedir.

Qohaito: Oldukça gelişmiş bir arkeolojik mirasa sahip olan Eritre’nin bu açıdan en zengin kentlerinden birisi olan Asmara’nın güney yolu üzerinde bulunan bu bölgede yer alan kalıntılar en meşhurlarıdır. Senafa ve Adulis arasında uzanan arkeolojik kalıntılar arasında Kral Saba’nın sarayının kalıntıları da bulunmaktadır.

Milli Şehitler Parkı: 2000 senesinde açılan bu park, uzun yıllar büyük savaşlar gören kentin şehitleri için yapılmıştır. Dağlık alana sırtını yaslayan bu milli park, aynı zamanda yemyeşil ormanlık arazisi ve yabani hayat rezerviyle dikkat çekmektedir. Muhteşem bir manzaraya sahip olan park, yürüyüş ve tırmanış yapmayı sevenler için idealdir.