Brescia Gezilecek Yerler

Lake Gardan adını doğal güzellikleri ve muhteşem huzur verici görüntüsüyle dünyaya duyurduğu için, Brescia şehrine sadece bu gölü ziyarete gelenlerin sayısı her gecen yıl artmaktadır. İtalya’ya gölleri için gelenlerin hemen hemen hepsi başlangıç noktasını Brescia olarak belirler. Ülkenin en gözde olan göl bölgesini keşfetmek için mükemmel bir başlangıç noktası olan Brescia, içinde barındırdığı İtalya’nın en büyük gölü olan Garda gölü ile oldukça ünlüdür. Garda gölü mükemmel rüzgâr sörfleri ve eşsiz yelken fırsatlarının yanında kıyısında barındırdığı güzel kasabaları ve şirin köyleri ile de ünlüdür. Brescia’dan tren ile 15 dakikada ulaşabileceğiniz bu muhteşem manzaraya feribot ve otobüs aracılığı ile de yolculuk edebilirsiniz.

Brescia şehri İtalya ülkesinin Garda’dan sonra en güzel göllerinden birine daha ev sahipliği yapmaktadır. Garda gölünden çok daha sessiz ve sakin olan bu göl çok fazla bilinmeyen mekanlardan biridir. Iseo Gölünün güneyinde Franciacorta isimli şarap üretim merkezi bulunur. Gölü ziyaretiniz sırasında mutlaka bu bölgeye de uğramalısınız. Iseo Gölünün en önemli özelliklerinden biri de bu göl çevresinde araçların yasak olması. Göle sadece toplu taşıma araçları ile gelinebiliyor olması ve özel araçlara izin verilmiyor oluşu da Gölün doğasını korumasında oldukça önem arz ediyor. Brescia şehrinden kalkan tren ve feribotla ulaşım sağlayabileceğiniz bu göl, en az Garda kadar mükemmel anılar biriktirmenizde yardımcı olacaktır.

Brescia şehri doğal güzelliklerinin tarihi geçmişi sayesinde oldukça güzel ve farklı tarihi binalar barındırmaktadır. Piazza Della Loggia binası belki şehirdeki en eski binalardan değil ama en gösterişli binalardan biridir. Turistik gezi sırasında oldukça ilgi çeken bu bina, ilk yapımı 1492 yılında başlamasına rağmen, dört yüzyıl sonra anca tamamlanabilmiştir. Günümüzde şehrin belediye binası olarak kullanılan Piazza Della Loggia, devasa büyüklükteki beyaz çatısı ile şehre ilk girildiğinde hemen fark edilir. Bu yüksekçe ve görkemli tarihi binanın hemen karşısında meydanın doğu kısmına yakın bir tarafta, Torre dell’Orologio bulunur. Torre dell Orologio binası ise Venedik’te bulunan San Marco Meydanındaki saat kulesinin bir kopyası şeklindedir.

Eski adı Piazza del Duomo olan bu görkemli bina 11. Yüzyılda San Filastrio Bazilikası kalıntılarının üzerine inşa edilmiştir. İtalya ülkesinde eşi benzeri bulunmayan Piazza Paolo VI binası, aynı zamanda Brescia şehrinin en eski pist alanlarından biridir. En başta içerisinde iki adet muhteşem katedral binası barındıran bu görkemli yapıt, daha birçok binayı ve yapıtı içerisinde barındırmaktadır. Sekiz sütunla desteklenen ve devasa büyüklükte olan bu tarihi binanın içerisinde Duomo, La Rotonda ve Palazzo del Broletto binaları da bulunmaktadır. İçerisinde bulundurduğu silindirik kuleler de dahil, binanın içerisi çok basit ve çok güzel bir dizayn ile kurgulanmıştır. Roma kalıntılarını görebileceğiniz bu mükemmel bina birçok binanın birleşiminden oluştuğu için içeriş oldukça büyük ve soğuktur.

Yapımı 13. Yüzyıla uzanan bu tarihi devasa eserin en önemli özelliklerinden biri, dini bir bütünlüğe sahip olmasıdır. 14. Yüzyılda manastır olarak kullanılan bu görkemli kilise, içerisinde barındırdığı tarihi dokusuyla da oldukça dikkat çekmektedir. Orta çağ zamanlarından kalma fresk kalıntılarını barındıran Church of St. Francis of Assisi, ziyaretçilerine hem dini bir yaşantı sunarken hem de tarihi bir geçmişi gözler önüne sermektedir. Haftanın sadece 3 günü ziyarete açık olan bu tarihi bina, pazartesi ve Salı günleri sabah 6.30’da açılıp akşam 7.30’da kapanmaktadır. 11.30 ve 16.00 arası öğle arasında olan bu bina hizmeti, Pazar günleri ise 7.30’da açılıp akşam 7.30’da kapanmaktadır.

Theatre Grande sadece Brescia şehrinde değil, Lombardy bölgesinde de oldukça polüler bir tiyatro binasıdır. Dışarıdan görünümü muhteşem ve devasa bir görsel şölen sunarken, içerisinde barındırdığı birçok tiyatro sahnesi ve birçok bakımdan rahatlık sağlayan geniş koltukları ile konforlu bir izlenim sunar. Lombardiya bölgesinin en popüler ve en prestijli tiyatro binalarından olan Theatre Grande, Milano şehrinde bulunan La Scala’dan esinlenilerek yapılmıştır. Yapımına 1803 yılında başlanan bu tarihi binanın içerisi kırmızı kadife koltuklar ile kaplıdır. Beş katlı bir kutu görünümünü andıran bu devasa bina, yıl içerisinde şehir dışından da çokça ziyaretçi almaktadır. Bu nedenle Theatre Grande salonunda tiyatro izlemek isterseniz, biletlerinizi çok önceden almanız gerekmektedir.

Brescia şehrinin en güzel tepelerinden biri olan Scaligero kalesi, şehrin ve İtalya Ülkesinin en güzel ve en huzurlu manzarasını sunmaktadır. Şehrin sularla çevrili kalesine çıkmak için biraz tırmanmak gerekse de zafere ulaştığınızda bu görkemli kale hafızalarda gerçekten unutulmaz bir hatıra bırakacaktır. Kentin yukarı bölümünde Cidneo Tepesi üzerine konumlanan ScaligeroCastle, 13.yüzyılda yapımına başlanmış olup, 16 yüzyılın sonlarına doğru tamamlanmıştır. 3 yüzyıllık bir tarihe tanıklık eden bu kalenin içerisinde birçok sayıda müze yer almaktadır. Kleyi ziyaretiniz sırasında hem Brescia şehrinin ova manzarasının tadını çıkarabilir hem de müzelerini gezerken tarihine tanıklık edebilirsiniz.

Garda gölünden birkaç dakika uzaklıkta olan bu eşsiz tema parkı İtalya ülkesinin en büyük tema parkıdır. Brescia şehrinden Peschiera del Garda’ya yaklaşık 25 dakikada hızlıca tren ile gidilen bu tema parkı, Brescia şehrinin sadece tarihi güzelliklerle dolu olmadığını aynı zamanda da eşsiz bir doğa harikası şehri olduğunun en güzel kanıtıdır. Çocuklar kadar yetişkinlerin de oldukça ilgisini çeken bu park, yıl içerisinde oldukça fazla turiste hizmet vermektedir. Doğal ve huzurlu görünümünün yanında eğlence aktiviteleri de sunan Gardaland, Şehri ziyaret sırasında kesinlikle gidip görülmesi gereken mekanlardan biri olmaktadır. Şehir içinden Gardaland Tema Parkı’na servisler de olduğu gibi, Garda gölü sırasında ziyaret de edilebilir.

Her ne kadar tarihi bir geçmişle anılıyor olsa da Brescia şehrinde tarih kadar doğal güzelliklerin de yeri oldukça önemli. Yaz turizmini canlandırmak için için doğal güzelliklerini en efektif şekilde kullanan Brescia, ziyaretçilerine hazırlamış olduğu eşsiz güzellikteki Acqua Splash ile ziyaretçileri şaşırmakta. İçerisinde oldukça büyük bir yüzme havuzu barındıran bu park, eğlenceli slayt düzenekleri ve salıncakları ile diğer benzeri parklardan çokça fark yaratır. Hem yetişkinler için hem de çocuklar için ayrı ayrı olan alanları ile her yaştan ziyaretçilerini eğlendirmeyi bilen Acqua Splash yaz aylarında eğlencenin doruklarına çıkmak için oldukça kullanışlı bir mekandır. Brescia merkezden 1 saatlik bir otobüs yolculuğu ile rahatça ulaşabileceğiniz bu yer, yalnızca yaz aylarında hizmet vermektedir.

Brescia şehrinin en eski tarihi eserlerinden biri olan Santa Giulia, şehrin en önemli yapıtlarından biridir. Sadece Brescia şehrinde değil, İtalya ülkesinde de oldukça önemli bir yeri olan Santa Giulia şehir müzesi, arkeoloji dalında oldukça önemli bir müzedir.8. yüzyıldan kalma Lombard Kralı Desiderio tarafından kurulan Santa Manastırının içerisinde yer alan bu tarihi müze, sadece içerisinde bulundurduğu çok sayıdaki sergiler ile değil, aynı zamanda dışarısında bulundurduğu binaları ile de oldukça ilgi çekicidir. Sadece pazartesi günleri kapalı olan bu müzeye ziyaretler sırasında görebileceğiniz eşsiz tarihi eserler arasında 8. Yüzyıldan kalma San Salvatore Bazilikası ile 12. Yüzyıldan kalma Solario’daki Santa Maria Kilisesinin kalıntıları yer almaktadır.