Lüleburgaz’da Gezilecek Yerler

Kırklareli'nin tarihî ve turistlik açıdan en gelişmiş ve büyük ilçelerinden biri olan Lüleburgaz’da, tatil yaparak her şeyden uzak ama her yere yakın olabilirsiniz. Özellikle son yıllarda yapılan alt yapı, imar ve çevre yatırımları ile hızlı bir şekilde modern bir kent görünümü kazanan Lüleburgaz’da modernleşmenin yanı sıra geçmişi günümüze taşıyan önemli tarihî eserler mevcuttur. Bunların en başında ise Sokollu Mehmet Paşa Camii ve Külliyesi ve Taşköprü gelmektedir.

Lüleburgaz Gezilecek Yerler

Lüleburgaz'da gezilecek önemli yerler arasında Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü, Koca Sinan eseri olan Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi ve Hamamı, Camii avlusundaki Şadırvan, Lüleburgaz Şehitliği, Zindan Baba Türbesi ve Zafer Çeşmesi bulunur. Adı geçen yerler hakkında detaylı bilgiyi yazımızın devamında bulabilirsiniz. 
 

Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü

4692759_orig.jpg

Lüleburgaz Deresi üstünde bulunan köprü, Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Kervan ve posta yolları üzerindeki suları aşmak için yapılan köprünün Lüleburgaz tarafı orijinal piramit görünümünü korurken, diğer tarafı tamirat sırasında koni biçiminde inşa edilmiştir. Köprünün yapıldığı dönemde bu tarz yapılar genellikle aceleyle ahşaptan yapılmasına rağmen, Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü özenle inşa edilip günümüze kadar gelen eserler arasında yer almaktadır. 84 metre uzunluğunda, 6 metre genişliğine sahip taş köprü, dört sivri kemerden oluşur. Köprünün selyaranları kuzey tarafta sivri, üstleri piramidal, güneyde ise dairesel, üstleri yarım kubbelidir. Güney tarafında, ortada bir balkon çıkıntısı bulunmaktadır. Ortadaki iki büyük kemer arasında ise tahliye gözü bulunmaktadır. 
 

Sokullu Mehmet Paşa Hamamı

Sokullu Mehmet Paşa Hamamı, bir Koca Sinan eseridir. Mimar Sinan'ın 1569-1570 yıllarında yaptığı külliye ve hamam ​Lüleburgaz'ın en önemli tarihî yapısıdır. Hamam, günümüzde Lüleburgaz Belediye Başkanlığı tarafından kent müzesi olarak kullanılmak amacıyla restore edilmektedir. Sokullu Mehmet Paşa Hamamı, Türk klasik hamamlar tipinde kadın ve erkekler kısmından oluşan çifte hamamdır. Üstü kubbeli olup etrafında gelir getirmesi amacıyla yapılmış 11 adet dükkân vardır. ​Kanuni Sultan Süleyman’ın son sadrazamı, 2. Selim ve 3. Murat dönemlerinde de Osmanlı’ya sadrazamlık yapmış büyük bir devlet adamı Sokullu Mehmet Paşa’nın adına yapılmış bu eserin yapılma amacı Paşa'nın Lüleburgaz'a olan vefa borcudur. Çok yorgun ve bitap bir haldeyken Lüleburgaz'da bir kadın tarafından karnı doyurulan Mehmet Paşa, bunu önemli bir devlet adamı olduğunda da unutmamış kendi adına bir külliye ve hamam yaptırmıştır. 

Şadırvan

Sokullu Mehmet Paşa Camii'sinin avlusunda mermerden yapılmış olan şadırvan, 12 kenarlı ve etekli Barok üslubunda ahşap çatıya sahiptir. Şadırvan üzerindeki kalem işleri çok detaylı ve incedir. Şadırvan'ın tarihi  2. Mahmut dönemine gitmektedir. Bu dönemde yapıldığı üzerindeki kitabeden ve Sultan Mahmut Han’a ait tuğradan anlaşılmaktadır. Diğer yüzünde bulunan Osmanlıca "Maşallah" yazısının altında ise Hicri 1306 tarihi göze çarpmaktadır. Bu tarihe karşılık gelen Sultan 2. Abdülhamid Han döneminde şadırvan bir tadilat geçirmiştir. Şadırvan, çökme tehlikesi nedeniyle 2017 yılında tekrar restorasyona alınmıştır. Dua kubbesinden avluya girilen taç kapının altından bakıldığında bu şadırvan yapısı Sokullu Mehmet Paşa Camii'nin ihtişamını artırmaktadır.  Şadırvan Lüleburgaz'ın simgesi haline gelmiştir.

Zindan Baba Türbesi

Lüleburgaz Hükümet Konağı binasının yanında bulunan Zindan Baba Türbesi bölgenin inanç turizmi açısından önemli bir yerdir. Türbe içerisindeki mezardaki şahsın kimliği hakkında kesin kayıtlar yoktur fakat bu konuda farklı rivayetler bulunmaktadır. Bu rivayetlerden birine göre türbede yatan şahıs Gazi Evranos Bey’in bayraktarıdır ve bu türbe Çelebi Mehmet döneminde yapılmıştır. Bir diğer rivayete göre ise idam edilmek üzere olan bir mahkum bu zindana hapsedilir, idam öncesinde gelen başka biri ise suçlunun kendisi olduğunu söyleyerek diğer mahkumun serbest kalmasını sağlar. Tam asılacağı gün zindanda ölü bulunan bu şahsın ise suçlu değil âlim olduğu ortaya çıkınca, şahıs bu zindana gömülür ve burası türbe haline gelir. Hakkında farklı rivayetler bulunan bu türbe özellikle cuma günlerinde ve Ramazan ayında ziyaretçilere ev sahipliği yapmaktadır.

Zafer Çeşmesi

Zafer Çeşmesi 20 Temmuz 1913 tarihinde Lüleburgaz’ın Bulgar işgalinden kurtuluşu anısına dikilmiş bir eserdir. Birinci Dünya Savaşı yıllarında inşa edilen çeşme daha sonra Yunan İşgali sırasında zarar gördüğü için aslına uygun bir şekilde restore edilmiştir. 1990 yılında bir trafik kazası sırasında kamyon çarpması sonucu yıkılan çeşme, daha sonra tekrar inşa edilmiştir. Edirne Valisi Hacı Adil Bey tarafından yaptırılan çeşme dikdörtgen bir sütun, bir kubbe ve bu kubbe üzerinde pirinç bir aydan oluşmaktadır. Çeşmenin dört tarafında Osmanlıca ibareler bulunmaktadır. Güneyindeki ibare "Atalarının oğullarına armağanıdır", kuzeyde "10 Temmuz 1324 – Su Hayattır", doğusunda  "7 Temmuz 1329 Tarihini Unutmayınız." ve batısında "1333 Zafer Çeşmesi" yazmaktadır. 

Lüleburgaz Şehitliği

Lüleburgaz’da görülmesi gerekenler arasında en önemli yerlerden biri de Lüleburgaz Şehitliği’dir. Şehitlik, farklı görevlerde ve yerlerde şehit olan askerler anısına 1973 yılında yapılmıştır. Lüleburgaz Edirne Bayırı çıkışında, sağda bulunur. Ulaşımı kolaydır. Alan içinde şehit mezarlığının yanı sıra bir de anıt yer alır. Anıt mezarlığın hemen içindedir. Anıtın çevresi bakımlı ve özenlidir. Şehitlikteki üç süngü Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri’ni; çanak içindeki ay ve yıldız ise Lüleburgaz halkını sembolize etmektedir. Şehitlik; şehit mezarlığı ve bu mezarlık içerisinde yer alan bir anıttan oluşmaktadır. Anıt; Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerimizi sembolize eden, üç süngü ve Lüleburgaz Halkını sembolize eden bir çanak biçiminde göğe yükselmektedir.