Türkiye'nin Şelaleleri

DÜDEN

Antalya’nın en görkemli şelalelerinden biri olan Düden Şelalesi, geçtiği her yere hayat veren; bu nedenle de bulunduğu coğrafya açısından yaşamsal önemi olan bir şelale. Antalya merkeze yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta bulunan şelale, yol üzerinde bulunan mağarasıyla da ayrı bir turistik öneme sahip. Düden Şelalesi kaynağını Kepez’den alıyor ve Düdennaşı bölgesinden şelale olarak akıyor. Şelale aşağı ve yukarı Düden Şelalesi olarak ikiye ayrılıyor. Şelalenin Lara’ya yaklaşık 1 kilometre olan kanadı Aşağı Düden; Düden Çayı’nda yer alan kolu ise Yukarı Düden Şelalesi olarak adlandırılıyor ve her iki kol da Akdeniz’e dökülüyor. Not düşelim: Şelale boyunca Düden Mağarası, Gençlik Parkı ve Karpuzkaldıran Tesisleri görülebilir. 

1

MANAVGAT

Adını Antalya'nın Manavgat ilçesinden alan, Antalya merkezine yaklaşık 80 kilometre mesafede bulunan bu şelalenin Antik Çağ'daki adı Melas’tır. Manavgat Şelalesi yolundaki kanyonların da, şelalenin aktığı falezin de doğal bir güzellik harikası olduğu söylenebilir. Irmak, kaynağını Dumanlı’dan alır ve etrafındaki küçük mağaralardan şelaleye dönüşerek 15 metre yükseklikten akar. Son zamanlarda dünyanın ekolojik gidişatı sebebiyle, kaynak sularının ve doğal olarak su seviyesinin gittikçe düştüğü bilniyor.  Hatta bu durum sebebiyle, Turistik organizasyonların tur planından Manavgat Şelalesi'ni çıkarmaya başladıkları belirtiliyor. 

ULUKAYA

Adını çok yakınındaki Ulukaya Köyü'nden alan şelale Bartın’ın Ulus ilçesindeki Ulus Çayı üzerinde yer alıyor. Şelale, 10 metre genişliğinde bir kaya oyuğu içinden çıkan suyun, 20 metre yükseklikten düşmesiyle oluşuyor. Şelaleyi görmeye gidenlerin bir kilometre uzunluktaki, 35 metre yükseklikteki kanyonu da görmeleri tavsiye edilir. Kanyondaki ulaşımı sağlamak için inşa edilen Drahna Geçidi'nin 1962 yılında yapıldığı biliniyor. Ulukaya Şelalesi'ne özellikle ilkbaharda gitmeniz tavsiye edilir. Zira şelale akağı ilkbahar ve yaz başlarında rengarenk çiçeklerle bezeniyor. 

YERKÖPRÜ

Yerköprü Şelalesi, Göksu Nehri üzerinde yer alıyor. Konya'nın Hadim ilçesinde, Konya merkezine 110 kilometre mesafede bulunan şelaleye gitmek isteyenlerin Konya-Karaman yolunda Gürağaç tabelasını takip etmeleri gerekiyor. Gürağaç ve ardından Habiller Köyü'nü de geçtikten sonra 7-8 km sonra karşınızda Yerköprü Şelalesi'ni görebilirsiniz. Mağaranın içinden fışkırıyormuş, size bir köşeden sesleniyormuş gibi görüntüsüyle ve akağında beslediği yeşiliyle oldukça doyurucu bir görüntü sunuyor şelale. Konya’dan şelaleye giden istikamet boyunca geçtiğiniz köylerin de muhteşem güzellikte olduğunu belirtelim. Yol üzerinde piknik yerlerinde dinlenebilir, köylülerden sebze-meyve alabilirsiniz. 

2

GELİNTÜLÜ

Gelintülü Şelalesi, fotoğraftan da anlaşılabileceği üzere, incecik bir tül gibi süzülür dağların arasından. Karadeniz’in en güzel yerlerinden biri olan, türkülere konu olmuş o meşhur Ayder Yaylası’nda bulunan şelale Rize merkeze 90 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Rize merkezden iki-üç ufak yaylayı ve sonrasında Ayder Yaylası'nı geçerek varılan şelale muhteşem bir güzellik ve rahatlama vadediyor. Arkada Kaçkar Dağları, altta yemyeşil yamaçlar, karşınızda 23 metre uzunuktan tüm zerafetiyle süzülen bir şelale... Yaylanın rengârenk doğası, Kaçkar’ın kahverengi-yeşil cümbüşü ve şelalenin beyazıyla oluşan kombinasyonda düşüncelere dalmamak pek mümkün değil gibi. 

GÜZELDERE

Düzce’nin Gölyaka ilçesinde bulunan ve Türkiye’nin en büyük şelaleleri arasında yer alan şelale, ilçeye bağlı Güzeldere Köyü’nde bulunuyor. Bıçkı Deresi'nde bulunan şelale, Düzce’nin çok güzel bir ilçesi olan Gölyaka ilçesine 16 kilometre, Düzce’ye ise 28 kilometre uzaklıkta. Aşağısında Kuş Cenneti ve Efteni Gölü, yukarı kısmında Pürenli Yaylası bulunan şelale, özellikle yürüyüş sevdalıları için harika bir parkur. Yürüyüş yaparken arada dinlenilenilecek yeri seçmekte zorlanıyor insan.  

CİRO

166 metre uzunluğu ile Türkiye’nin en yüksek şelalesi olan Çiro Şelalesi, yaklaşık olarak 165 metre yükseklikten, basamak halinde dökülür.  Şelale, Artvin’in Yusufeli ilçesindeki Özgüven Köyü'nde bulunmaktadır. Ciro Çağlayanı, Kaçkardağları, Altıparmak Dağları, Karmovut, Davut ve Güngörmez dağlarıyla çevrelenen rotasıyla Türkiye'nin en güzel trekking rotalarından birinin üzerinde yer alır. Bu yürüyüş rotasını takip etmek isteyenlerin önce Özgüven Köyü'ne gelimesi gerekiyor. Özgüven Köyü’nden 2 kilometre yürüyerek İntkor Yaylası’na varılıyor. Şelaleyi İntkor Yaylası'ndan rahatlıkla görebilirsiniz. 

3

ERFELEK (TATLICA)

Art arda sıralanan 28 farklı çağlayandan oluşan bir “takım şelalesi” Erfelek. En büyük farklılığı da bu. Sinop il merkezine 28 kilometre uzaklıktaki Erfelek ilçesinde bulunan şelaleler Yedibasamak, Yeşilmerdiven, Saçaklısu, Birincigöze, Değirmenaltı, Saklıseki, Belikliduvar, Deliktaş, Mavigöl gibi küçük şelalelerden oluşuyor. Şelalelerin yarattığı göl ve Erfelek Barajı yakındalarında piknik alanları ve kamp yerleri mevcut. Kestane ve kayın ağaçlarının, sık çalıların ve sarmaşıkların yoğunluklu olarak bulunduğu coğrafi yapıda orman yeşili hakimiyeti var. Bu yapısı itibariyle sonbahar dönemi de şelale patikasını gezmek ve kahverengi tonlarını keşfetmek için güzel bir mevsim seçeneği olabilir. Doğal sit alanı ilan edilen bölge turizm, trekking ve kamp alanı olarak da kullanılıyor.   

BULUT

İsmini, sürekli sisle bezenmiş, buluta benzer görüntüsünden alan şelale, Rize’nin en güzel beldelerinden biri olan Çamlıhemşin’de yer alıyor. Bulut Şelalesi’ne Kaplıca Köyü'nün Tolikçu Mahallesi’nden 3 kilometrelik bir patikayı geçerek varılıyor. Tolikçu ayrımından başlayan patika öyle bir güzellikte ki bu patikadan sonra geri dönmek istemiyor insan. Şelale, Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine 9, Ayder Yaylası’na ise 5 kilometre mesafede yer alıyor. Tar Deresi üzerinde bulunan şelale, kaynağını Kaçkarlar’da eriyen karın oluşturduğu Ambarlı Gölü'nden alıyor.  

DİPSİZGÖL

Sivas’a 82, Doğanşar ilçesine yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta yer alan Dipsizgöl Şelalesi, yaklaşık 40 metre yükseklikten dökülüyor. Oldukça eski bir şelale. Şelalenin kaynağını Dipsizgöl oluşturuyor. Gölün derinliği tam olarak bilinemediği için Dipsizgöl adını taşıyor. Doğal bir süreç içinde zamanla çöken göl, sularını yeraltına gönderiyor. Suların tekrar yüzeye çıkmasıyla da şelale oluşuyor. Şelalenin hayat verdiği Tikenli ve Göğseki yaylaları ve düştüğü yerdeki minerallerle oluşmuş travertenler, sarkıtlar ve küçük mağaralar görülmeye değer.