İstanbul'a bu kadar yakın olmasına rağmen çok az insanın bildiği iki dünya harikası gölü tanıtmak istiyorum: Çubuk Gölü ve Sünnet Gölü.
Bolu'nun Göynük ilçesine bağlı bu göllerden özellikle Çubuk Gölü'nü neredeyse kimse bilmiyor. Burası navigasyonda dahi çıkmayan saklı bir cennet gibi.
Çubuk Gölü'ne ulaşmak için özel aracınızın olması şart. Özel araç harici gidilmesi çok zor bir yer. Gitmek için önce Göynük ilçesine uğramanız gerekiyor. Göynük, Bolu'nun şirin ilçerinden biri, kendine has mimari yapısı ile sizi hemen içine alacak. Akşemseddin diyarı olarak bilinen Göynük'ün bu ismi almasının en büyük sebebi ise Akşemseddin hazretlerinin türbesinin bu ilçede bulunmasıdır.
Göynük'ten Mudurnu'ya doğru ilerlerken çok dikkatli olmanızı öneririm. Çünkü Çubuk Gölü'nün yol ayrımı bu yol üzerinde çok küçük bir tabela ile belirtilmiş. Navigasyonda falan çıkmadığı için bu yolu kaçırabilirsiniz. Çubuk Gölü'ne doğru döndükten yaklaşık 5 kilometre sonra sizi orman arasında küçücük bir köy ve inanılmaz manzarası ile Çubuk Gölü karşılayacak. Gölün yanına gelir gelmez göreceğiniz güzellik karşısında kendinizden geçeceksiniz. Eğer bahar ya da yaz aylarında gitmişseniz yeşilin tonları kış aylarında gitmişseniz ise bembeyaz karlar ve donmuş göl size eşlik edecek.
Gölün yanında kahvaltı etmek size büyük keyif verecek. Maalesef bir tane tesis olması ve rekabet olmaması bu güzelliği harika bir kahvaltı eşliğinde izlemenizi engelleyecek ama en azından gördüğünüz manzara her şeyi unutturduğu için benim gibi çok sorun etmeyeceksiniz.
Gölün hemen karşısında yıllar önce bir dizi için yapılan değirmenler hâlâ duruyor ve güzel seyre güzellik katıyor. Yürüyerek değirmenlerin içine girip gölü diğer taraftan da izleyebiliyorsunuz. Birkaç yıl önce değirmenlerin birinin içinde şömine yakıp kahvaltı veriliyordu ama maalesef artık orası kapanmış ve terkedilmiş bir değirmen olmuş. Umarım bu değirmenler yakın zamanda iyi hizmet vererek turzime kazandırılır.
Çubuk Gölü'nde azda olsa balıkçı ve kampçı görebilirsiniz ancak ormanın üst kısımlarında çok güzel dağ evleri var bu evleri de kıskanarak izleyebilirsiniz.
Çubuk Gölü'nden çıkıp yine Mudurnu istikametine giderken bu sefer yolun sağında Sünnet Gölü tabelasını göreceksiniz. Yaklaşık 4 kilometre dağ yolculuğundan sonra Sünnet Gölü'ne ulaşacaksınız. Burası tabiat parkı olduğundan ve özel bir işletme bulunduğundan girişte 10 TL araç ücreti alıyorlar. Ancak öğrendiğime göre bu ücreti genelde hafta sonu alıyorlarmış. Aracı park ettikten sonra gölün kenarına gidip kumların üstünde oturmanızı tavsiye ederim. Ördekler yanınıza gelip size yarenlik edecek. Gece Sünnet Gölü'nün yanındaki otelde konaklayabilirsiniz ama kahvaltı etmek istediğimde yöresel kahvaltı yerine "her şey fabrikasyon abi" deyip ortamına hiç de yakışmayan bir kahvaltı önüme gelince iştahımın biraz kaçtığını belirtmeliyim. Yine de müsterih olun ve manzaranın keyfini çıkarın.
Gölden ayrılmadan önce gölün sağına doğru devam eden yoldan yürümenizi ve gölü 360 derece dönmenizi öneririm. Çeşit çeşit güzellikler göreceksiniz ve dağ köylerine doğru yol alacaksınız.Hem İstanbul hem de Ankara'ya oldukça yakın olan bu iki dünya cennetini görmenizi tavsiye ederim.
İyi geziler...