Çandarlı ve Dikili Gezi Rehberi

Dikili'nin merkezi, tam olarak tatil yeri gibi değil. Büyük büyük apartmanlar var. Biraz daha şehir şeklini almış. Bunda muhtemelen Aliağa'ya yakın olmasının etkisi büyük. (Aliağa petrol rafinerisi ve de gemi tersaneleri dolayısıyla epey bir sanayi merkezi). Ama yine de küçük kasaba havasını içten içe muhafaza edebilmiş.

Müzik eşliğinde Dikili sokaklarından geçtik, Çandarlı'ya doğru yola koyulduk. 

İzmir’in çevresinde birçok küçük sahil kasabası vardır, bilenler bilir. Çeşme tabi artık kasabalıktan çıktı, İstanbul’un bir semti gibi oldu : ) Foça, Dikili, Seferihisar, Karaburun, Mordoğan gibi bu daha az bilinen destinasyonlara eğer gitmediyseniz kesinlikle tavsiye ederim.

Yaz aylarında en çok rağbet gören yerlerden biri de Çandarlı’dır. Çandarlı’ya gittiğinizde irili ufaklı birçok ada görmeniz mümkün. Bilmeyenler için Çandarlı ufak bir yarımadadır, tüm çevresini yürümeniz muhtemelen yarım saati geçmez, arabayla 3-4 dakika falan. Yarımadanın tam ortasında da bir eskilerden kalma bir kale var, Çandarlı Kalesi. Burası hem tarihten, hem hayattan izleri olan bir yer. Çandarlı Kalesi 12. yüzyılda Cenevizliler döneminden kalma bir kale. Tarihi kale Çandarlı'ya tepeden izliyor desem yeridir. Bu kale aynı zaman da UNESCO Dünya Mirasları Geçici Listesi’ne girmiş bir kale.

Denize girmek için Dikili-Çandarlı arasında bir cennet olan mavi bayraklı Denizköy en iyi tercih.

Çandarlı Belediyesi’nin gelenlerin görmesi için restorasyonunu yaptırdığı Tarihi Çandarlı Hamamı ve Etnografya Sergi Salonu, elinde fotoğraf makinesiyle burada ava çıkmış bir gezginin atlamaması gereken noktalar. Çandarlı'nın tarih olarak kalbi burada atıyor diyebilirim. Buraya eski otantik kıyafet bağışı yapılıyor ve bağışlananlar da yine aynı yerde sergileniyor.

Çandarlı rüzgârı ile meşhur. Tabi bu rüzgârın fırsata çevrilmesiyle de : ) Rüzgâr sörfü yapanları büyük bir zevkle izleyebilir ya da siz de bu sporun tutkunlarındansanız, kendinizi rüzgârın kucağına bırakıp sörf tahtasının üzerinde yelken açabilirsiniz.

Aynı zamanda Çandarlı Körfezi'nde son zamanlarda su altı dalışları da ilgi görmeye başlamış. Özellikle haftasonları dalış için gelenlerin sayısı oldukça fazla. Eğer buna merakınız varsa buranın sualtı güzellikleri kesinlikle kaçırılmamalı. Dalış meraklısı gezginler için zaten Çandarlı ismi bir dalış rotası anlamına geliyor.

Yemeye düşkün olanları da unutmayalım : ) Eğer balık seviyorsanız geldiğinizde aç kalmayacağınız bir yer Çandarlı. Hemen hemen her balık çeşidinin ucuza bulunduğu bir yer. Bir de buranın meşhur yemeği zeytinyağlı patlıcanlı çığırtmayı da denemenizi tavsiye ederim.

Çandarlı’nın hemen biraz güneyindeki kardeşi ise hem İzmir hem de Balıkesirliler için haftasonu kaçamağı ya da yazlık yöresi olarak oldukça popüler olan Dikili.

Kuzey Ege'nin incisi olarak bilinen Dikili sizi sadece yazlıklarıyla ya da aile çay bahçeleri görüntüsüyle yanıltmasın. Dikili 3 bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Zamanında Aristo'ya ev sahipliği yaparak felsefenin ana rotalarından biri olmuş, Helenistik dönem sanatçılarının uğrak noktasıdır Dikili.

Öncelikle Dikili'ye botlarla gelinebilecek mesafede olan Garip Ada (ya da akvaryum) kaçırılmayacak bir soluklanma noktası. Bademli Köyü’ne yakın bir yerde bulunuyor ve gerçek bir Ege harikası.

Bunun haricinde Türkiye'nin Maldivleri olarak da bilinen; ince beyaz kumu, berrak görünümü, her çeşit ağacın, bitkinin bir arada olduğu Kalem Adası ise tam bir cennet. Buraya kıyıdan teknelerle ulaşabilirsiniz.

Dikili'de birçok ılıcayı da bir arada bulabilirsiniz. Özellikle Deniz Ilıcası denizle iç içe olduğu için yaz kış girebileceğiniz bir yer.

Karşı kıyısında Midilli Adası olması nedeniyle barış kenti olarak da bilinir Dikili. Aynı topraklarda barış içinde yaşamış Türk ve Yunan halkının dostluğu Dikili’nin sokaklarında ve halkında hala hissedilmektedir.

Dikilinin sırtlarında yer alan Aristo Tepesi, felsefenin dehası olarak bilinen Aristo'nun felsefeye temel olan en önemli eserlerini yazdığı o meşhur nokta. Bunu bilerek gittiğiniz zaman Aristo Tepesi size daha başka etkiliyor. Sanki gözlerinizi kapattığınızda ya da uzaklara, denize baktığınızda siz de hayata dair çok büyük laflar etmeye hazırsınız gibi : )

Yakın çevre doğal güzelliklerinden olan Karagöl, Nebiler Şelalesi ve Atatürk Botanik Çiftliği doğanın Dikili’ye bonkörce bahşettiği güzellikler. Atatürk Botanik bahçesi tropik bölgelerden Alp Dağları’na kadar çok geniş bir coğrafyaya ait pek çok bitki çeşitliliğini barındırarak dünya literatürüne geçmiş bir yer. Nebiler Şelalesi ise yürüyüş tutkunları için oldukça elverişli bir konumda. Karagöl ise volkanik bir göl, etraftaki volkanik kayalardan gayet de güzel anlaşılıyor zaten.

Aynı Çandarlı gibi zeytin ve zeytinyağının fazla olduğu bu yerde zeytinyağı ile hazırlanmış mezeler ve tabi ki Ege denizi balıkları, sevgili boğazına düşkün okurlarımızın kaçırmaması gerekenler : )

Eğer Dikili’ye yolunuz düşerse, Dikili'de gün batımını izlemeden ve Bademli Köyü’nde koruk suyu içmeden dönmeyin derim.

#Makedonyadan yazılar alanında göster
Kapalı