Yasaklar Ülkesi Singapur

Singapur, Endonezya ve Malezya toprakları arasında sıkışmış, küçücük bir ada devleti. Sakız çiğnemeyi bırakın aslında ülkeye sakız sokmak bile yasak. İstanbul’dan Singapur’a yolculuğum 10 saat sürdü. Bu ülke bizden vize istemiyor. Singapur’u gezmeye bu sefer havalimanından başladım. Havalimanı deyip geçmeyin; içinde kelebek parkı, ufacık insan yapımı şelaleler ve orman bulunuyor.

Singapur’da gelen turistlerin fotoğraf çektirmek için yarıştığı Merlion’a uğramamak olmaz. Ağzından su çıkan yarı balık yarı aslan olan Merlion heykeli kentin simgesi olmuş.

Siz de benim gibi Singapur’da alışılmış dışında bir şeyler arayanlardansanız, dünyanın en yüksek havuzuna sahip olan Gemi Oteli ziyaret edebilirsiniz. Singapur’un en pahalı ve en görkemli otelinin havuzundan muhteşem Singapur manzarasını izleyebilirsiniz. Burası inşa edilirken Endonezya’daki pirinç tarlaları örnek alınmış.

Bir diğer değişik mimariye sahip yapı ise ülkenin meşhur meyvesi “Durian”a benzeyen tiyatro binası. Durian ilginç bir meyve. Tadını ya çok seviyorsunuz ya da nefret ediyorsunuz. Uzakdoğu’da bir çok havayolu ve otelde yanınızda durian bulundurmamanızla ilgili uyarılar yer alıyor. Çünkü eğer siz de benim gibi durianın tadından anlamayan çoğunluktaysanız bu meyveni kokusu size çöpte kalıp da kokmuş tavuk eti gibi gelecek : ) Tabi yeni lezzetlere açık olanlar için tavsiye ederim. Sadece uyarmadı demeyin : )

Singapur’da dolaşırken kozmopolit yapı kendini size çok net hissettirecek. Eğer bir gün olur da Singapur’da yaşamaya karar verirseniz ülkede belli başlı kurallar olduğunu unutmamanız gerekli. Mesela sifon çekmezseniz, yerlere izmarit atarsanız, sakız çiğnerseniz, ıslık ya da korna çalarsanız, yüksek sesle konuşursanız, hatta sokakları kirlettiğiniz gerekçesi ile hayvanlara dışarda yemek verip beslerseniz ceza alabilirsiniz. Çok fazla yasak olduğu için genel olarak Uzakdoğulular bu ülkeyi Yasaklar Ülkesi olarak nitelendiriyor. Ancak halk bu ülkede daha iyi yaşamak için bütün bu kurallara birer birer uyuyorlar.

Bir ada ülkesi olan Singapur’u plajsız düşünmek imkânsız. Bunun başında huzuru ve sakinliği sonuna kadar hissettiğiniz Sentosa Adası geliyor. Asya bölgesinin göz bebeği olarak tanımlanan adayı gezmek için bence en az 2 gününüzü ayırmalısınız. Burada kendinize göre bir eğlence mutlaka buluyor ve hangi plaja gideceğinizi şaşırıyorsunuz. Yine bu adadaki dünyaca ünlü Universal Stüdyoları’nı gezmeden, meşhur film karakterlerini görmeden dönmeyin.

Sualtı dünyasına meraklıysanız, mutlaka Hint Okyanusu’nda görülebilecek birbirinden farklı tüm denizaltı canlılarını görebileceğiniz akvaryuma uğrayın.

Biraz adrenalin isteyenlere küçük bir tavsiye: Fly Singapore Sentosa. Yer çekimine meydan okumak gibi bir hayaliniz varsa burası sizin yeriniz. Üzerinize özel kıyafetler giydiriyorlar ve bir tüpün içine alıyorlar. Tüpün içinde verilen hava akımı ile yükseliyorsunuz bu da havada uçuyormuş hissi yaratıyor. Başlangıçta zor olsa da alışınca eğlenceli hale geliyor. Ama yine de yer çekimine meydan okumak o kadar da kolay bir iş değil : )

Singapur’un en güzel bahçelerinden biri olan “Gardens By The Bay”e gelelim. Turistler için muhteşem bir gezi rotası bu bahçe.

Bir diğer bahçe ise Singapur’un olmazsa olmaz meşhur Orkide Bahçeleri. Bununla ilgili bir Gezimanya videosunu aşağıda bulabilirsiniz. 

Singapur’un kalbi ise Orchard Caddesi. Bu cadde üzerinde yer alan mekânların büyük çoğunluğu 7/24 açık. Bu cadde üzerinde uluslararası markaların devasa mağazalarına ve cadde üzerinde neredeyse 200-300 metrede bir sergilenen son model arabalara rastlayabiliyorsunuz.

Yine bu caddenin altını da bir alışveriş kenti haline dönüştürmüşler. Singapur, Uzakdoğu’nun belki de en modern ve teknolojik kenti. Değilse bile ilk sıralarda yer aldığından emin olabilirsiniz.

Sizce kapalı bir mekânın içine yağmur ormanı sığdırılabilir mi? Söz konusu Singapursa evet. Dünyanın kapalı alanda bulunan en büyük şelalesi ve yağmur ormanını yine bu şehirde bulabilirsiniz.

Singapur’un eşsiz güzelliklerini gezmeye 2-3 günlük tur programları bence yetersiz kalıyor. Her köşesinde size şaşırtan bir şey ile karşılaşabiliyorsunuz. Bir tarafta dikine uzanan devasa gökdelenler diğer tarafta Filita Gölü manzarası eşliğinde fayton gezintisi, bir tarafta Sentosa Adası’ndaki huzur ve sakinlik diğer tarafta Clark Quay bölgesinde sabahlara kadar bitmeyen eğlence. Singapur farklı ve gerçekten güzel : ) Singapur’un gecesi de gündüzü kadar güzel. Tüm renkte ışıkları görebilirsiniz aydınlatılan binalarda. Gece tekneyle seyahat edip Singapur‘un olağanüstü güzelliğinin tadına bir de ışıklar altında varmalısınız.

Ha bu arada Singapur’da ciddi bir Müslüman nüfus da var. Keşif rotanıza Müslüman mahallesinin meşhur pazarını ekleyebilirsiniz. Bu pazarda deniz ürünlerinden tatlısı yapılan sebzeye kadar her şeyi bulabilirsiniz ve ilginç lezzetleri tadabilirsiniz. Müslüman mahallesinde bulunan restoranlarda her dine ve her damak tadına hitap edecek yiyecekler bulabilirsiniz. Bu bölge sevdiğim yemek mekânlarından biri oldu diyebilirim. Özellikle yemek konusunda alışkanlıklarınızın dışına çıkmakta zorlanıyorsanız, Singapur’da bir durağınız da burası olmalı.

Hediye almak isterseniz Çin mahallesindeki pazarları gezebilirsiniz. Burada farklı dinlere ait tapınaklar yan yana boy gösteriyor. Oturduğunuz bir restoranda bir masa etrafında Hintli, Kenyalı, Tayvanlı ve İngiliz’i sohbet ederken izlemeniz çok alışıldık bir görüntü Singapur için.

Singapur’da mutlaka gezilmesi gereken müzelerden biri ise Trick Eye Müzesi. Burada kendinizi üç boyutlu bir dünyada hissedebiliyorsunuz. Oldukça farklı bir müze olan Trick Eye, hilelerle dolu bir yer diyebilirim.

Singapur’u gezerken en çok zorlandığım şey plan yapmak oldu. Doğal park ve bahçelerden tutun, anlattığım gibi değişik adrenalin atraksiyonları veya gösteri dünyasının fenomenlerine kadar birçok eğlence seçeneğiniz var. Peki ben listemi nasıl yaptım biliyor musunuz? : ) İnternet’e girip araştırma yapmak zaten ilk yapılacak şey. Ama eğer Yapı Kredi Platinum Bankacılık müşterisiyseniz, direkt 444 0 446’yı arayın, size bu bölgeyi son derece iyi bilen kişilerden nefis bir seyahat danışmanlığı veriyorlar. Hava durumundan, oraya ne zaman gidilir bilgisine, restoranlarla ilgili tavsiyelerden müzelere kadar bütün bilgileri almak için benim gibi üşengeçlere büyük bir kibarlıkla hizmet veren bir uzman telefonun ucunda. Üstelik ücretsiz : ) Daha fazla bilgiye linkten ulaşabilirsiniz: http://www.yapikredi.com.tr/platinum-bankacilik/platinum-bankacilik-sinirsiz-ayricaliklar-dunyasi.aspx. Ben artık yola çıkmadan mutlaka Yapı Kredi Platinum Bankacılık’ Ayrıcalıklar Dünyası’na danışıyorum, enteresan fikirler veriyorlar.