Flam Treni Yolculuğu ve Kjosfossen Şelalesi

Norveç’in efsanevi turlarından Flam Treni ile yolculuk yapmadan olmazdı elbette. Madem yolum buraya kadar düşmüşken bende bu turu yapmak üzere hazırladım kendimi. Ama öyle şeyler okudum ki Flam Treni ve Flam Köyü hakkında, gideceğim yeri acaba cennete mi gidiyorum hayalleri ile süsledim durdum. Flam Treninden ve Flam köyünden bahsediyorum. Dünyanın en dik rampasına çıkan tren yolculuğu olduğu ve ardından 40 dakika gibi süren yolculukta yaklaşık 225 metre yükseklikten dökülen Kjosfossen Şelalesi'ndeki mola ve fotoğraf şöleninden. Ayrıca harika manzaralar eşliğinde rüya gibi bir tren seyahatiyle.

Flam panoramik görünüm .. Flam panoramik görünüm

Bazılarına göre mükemmel ötesi bazılarına göre ise sıradan bir tren seyahati. Bazen ‘’mükemmel yok böyle bir şey’’ dediğiniz bir şeye başkalarının ‘’eh idare eder’’ dediği de oluyor elbette. Ya da bazen tam tersi veriliyor bu tepkiler. Her ne olursa olsun ben bu seyahati deneyimleyecektim ve şimdi bir de benim deneyimlerimden dinleyebilirsiniz bu yolculuğu. Öncelikle İnterrail bileti ile bindiğiniz Norveç Trenleri gibi Flam trenine öyle ücretsiz binemiyorsunuz. Bu tren özel bir tren ve ücreti trende tahsil ediyorlar. Ancak Interrail bileti olanların % 20 civarında bir indirimi var. En azından bunun olması güzel. Çünkü Norveç’te gıda ve ulaşım inanılmaz pahalı. Trene binmek için Oslo – Bergen treninden Mrydal Tren İstasyonunda inerek gelecek olan Flam trenini beklemeniz gerekiyor. Gece 23.25'te bindiğiniz Bergen treninden sabah 04.30 saatlerinde Mrydal’da iniyorsunuz ve bu soğuk Norveç sabahında hiç kimseler yok. İlk Flam treni ise 09.00 da başlıyor. Yani yapılacak tek şey var. Mrydal Tren istasyonu bankolarında yer kapıp uyumak. Dışarının kuzey soğukları var ama Mrydal’ın da sıcacık tren garı var.

DSC_4679 (Medium)
Kjosfossen Şelalesinde Mola
 
Kjosfossen Şelalesi ..
Kjosfossen Şelalesi ve dans eden kız
 
Kjosfossen şelalesi kenarında müzikle dans eden dansçılar.. Sis ve şelalenin suyunun verdiği etki sebebi ile fotoğraf görünümüm bu kadar ..
Kjosfossen şelalesi kenarında müzikle dans eden dansçılar... Sis ve şelalenin suyunun verdiği etki sebebi ile fotoğraf görünümüm bu kadar...

Uykudan uyandığımda insanlar gara doluşmuş durumda. Artık zamanı geldi bu müthiş dedikleri yolculuğun. Flam treni oldukça kalabalık oluyor ancak kimse yerinde oturmuyor. Herkes en iyi yerden fotoğraf çekebilmenin yarışı içerisinde. Ben öyle dünyanın en dik yokuşunu tırmanan bir tren yolculuğunda olduğumu ise maalesef hissedemedim. Yolda öyle o 225 metre yüksekten döküldüğü söylenen Kjosfossen Şelalesindeki molayı iyi düşünmüşler ama öyle 225 metre falan yok. Görünen en azından 94 metre olduğunu sonradan öğrendiğim kadar.  Bir de şelaleyi izlerken bir müzik çıkıyor ve ardından kırmızı elbiseli yerel kıyafetli bir dansçı şelalenin yanında yerel danslar yapıyor ki bunu iyi düşünmüşler. En azından ayrı bir hava kattı bu yolculuğa diyebilirim. Yolculuğu dağ manzaraları ve şelaleleri izleyerek bitiriyorsunuz ve sonunda Flam’dasınız.

Flam Trenini seyir halinde fotoğraflamak..
Flam Trenini seyir halinde fotoğraflamak
 
Flam treni özel olarak yapılmış bir tren ve yolda bilet ve ödeme..
Flam treni özel olarak yapılmış bir tren ve yolda bilet ve ödeme
 
DSC_4722 (Medium)
Yol Manzaraları... Dağlardan akan şelaleler ve dağ eteklerindeki tek tük kırmızı evler
 
Flam göründü ..
Flam görüntü

Yolculuk iyi tamam hoş da aslında ben Flam’ı ve o harikulade fiyordu yolculuktan çok daha fazla sevdim. Hatta sevmek değil bu sessiz sakin köyü, fiyordun ucunda ve dik orman ve dağların arasında hatta bir yerlerden de şelaleler dökülürken ve hatta içinden bir de dere geçen kırmızı evleri ile gördüğümde bayıldım resmen. Yolculuk fazla abartılmıştı sanki ama Flam harikaydı. Fiyordun ucunda fotoğraflar çektim. Tadını almak istedim sonuna kadar bu yeryüzü cennetinin. Fiyordu izledim dakikalarca. Kıyıya demirlemiş dev katamaran tipi gemi ayrı bir görünüm veriyor bu fiyorda. Belki de burada kısa bir süre geçirdim. Bir gece kalıp kampta yapabilirdim ama aklımda Trolltunga olunca günün ortalarında toparlanıp yeniden yola çıkma zamanı geldi benim için. Flam’ın içerisinde bir müze, restoran, konaklamak için oteller ve alışveriş mekanları da mevcut. Kamp alanı ise biraz daha geride ve istediğiniz gibi çadırınızı kurup kamp yapabilirsiniz.

Flam da Fiyordun görünümü ..
Flam'da fiyordun görünümü
 
Fiyordun yanında oturmak ve huzur ..
Fiyordun yanında oturmak ve huzur
 
Flam da Tripodumla zaman ayarlı olarak kendimi fotoğraflamak bir eğelenceye dönüştü.. Yaşasın yalnızlık , elbet bir çözümü var ..
Flam'da tripodumla zaman ayarlı olarak kendimi fotoğraflamak bir eğlenceye dönüştü. Yaşasın yalnızlık, elbet bir çözümü var.
 
Flam da ki alışveriş mağazasında ki hediyelik Troller .. Flam'daki alışveriş mağazasındaki hediyelik Troller

UFUK AKKUŞ

Yazar Hakkında

UFUK AKKUŞ

Gezgin, Fotoğrafçı 1977 Karabük doğumlu, Safranbolu da yaşıyor.. Mesleğini çok seven bir sigortacı. Hayallerinin peşinden düştü yollara. Farklı kültürleri tanımayı çok seviyor.