Ankara’da bulunan ve Türkiye’nin en önemli tabiat tarihi müzelerinden biri olan MTA Müzesi, MTA Genel Müdürlüğü’nün kuruluşundan itibaren bugüne kadar geçen süren kapsamında yapılmış olan her türlü jeolojik, mineralojik ve paleontolojik araştırma ve çalışmaların sonucunda elde edilmiş buluntulara sahiptir. Ayrıca bunlara ek olarak Türkiye Cumhuriyeti sınırları içindeki tüm üniversitelerin ilgili fakültelerinin yer bilimleri alanında yapmış ve yapmakta olduğu bilimsel ve teknik araştırmaların sonucunda ortaya çıkan ürünleri sergilemekte ve Anadolu’nun tabiat tarihine ışık tutmaktadır.

Tabiat Tarihi Müzesi Hakkında Kısa Bilgi

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk‘ün talimatıyla 1935 yılında kurulmuş olan Maden Tetkik Arama (MTA) Müdürlüğü kapsamında faaliyet gösteren MTA Tabiat Tarihi Müzesi, 7 Şubat 1968 tarihinde açılmış ve o günden bu yana hem Türkiye halkına hem de dünya çapında bilim dünyasına önemli hizmetler vermiştir.

Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’nün denetimi altında, kurumun kuruluşundan bugüne kadar yapılmış olan bütün jeolojik, mineralojik ve paleontolojik, araştırma ve kazılara ek olarak üniversitelerimizin ilgili bölümlerinin yapmış olduğu bilimsel çalışmalar sonucunda elde edilen tüm materyallerden 10.000 tanesi MTA Tabiat Tarihi Müzesi kapsamında sergilenmektedir. Teşhirde yer bulamayan 75.000 tane buluntu ise müzenin depolarında muhafaza edilmektedir. Mevcut haliyle MTA Müzesi, yer bilimlerinin tüm dönemlerine ait her türden materyalin saklandığı ve korunduğu, ayrıca bunların arasındaki en seçkin örneklerin uluslararası standartlara riayet eden, bilimsel ve eğitimsel amaçlara hizmet verecek şekilde sergilendiği, alanında son derece önemli olan bir müzedir.

MTA Tabiat Tarihi Müzesi bir yıl içinde yaklaşık 40.00-50.000 kişi tarafından gezilmektedir. Müze, tanıtım amaçlı broşürler ve kitapçıklar basarak, yer bilimleri ile alakalı bütün bilimsel disiplinler üzerine konferanslar düzenleyerek, film ve slayt gösterileri organize ederek hem ilk ve ortaöğretim kurumlarının öğrencilerine hem de üniversite öğrencilerine eğitimsel ve bilimsel katkı sağlamaktadır. MTA Tabiat Müzesi aynı zamanda yine ilköğretim kurumları ve üniversite öğrencilerine fosil ve kayaç gibi materyal temini sunarak farklı düzeylerdeki eğitimsel ve bilimsel araştırmalara destek olmaktadır. Ülkemizdeki çeşitli üniversitelerin küçük çaptaki müzeleri saymazsak MTA Tabiat Tarihi Müzesi Türkiye’nin ilk ve tek tabiat tarihi müzesi olma görevini sürdürmeye, yine Maden Tetkik arama Genel müdürlüğü kampüsü içerisinde yer alan 10.000 metre karelik bir alanda inşa edilmekte olan yeni binasında da devam edecektir.

MTA Tabiat Tarihi Müzesi Koleksiyonu

Maden Tetkik Arama Genel Müdürlük ana binası içinde toplam 4.000 metrekarelik bir alana yayılmış olan MTA Tabiat Tarihi Müzesi üç kata yerleştirilmiş toplam beş bölümden oluşur. Müzenin giriş katı tümüyle Paleontolojik Dönem’e tahsis edilmiştir ve bu katta yaklaşık 6.400 adet fosil materyali kronolojik bir biçimde teşhir edilmektedir. Yine aynı bölümde Amerika Birleşik Devletleri’nden satın alınmış olan, Allasaurus türündeki karnivor (etçil) bir dinozorun fosil iskeleti bulunmaktadır. Bu sebepten ötürü buraya dinozor müzesi de denmektedir.
 

MTA tabiat tarihi müzesi koleksiyonu
 

Müzenin Paleontolojik Dönem koleksiyonunda günümüzdeki fillerin atalarından biri olup 15 milyon yıl önce Fransa’da yaşamış olduğu anlaşılan “trilophodon angustidens” türüne ait mulaj bir kalıp da yer almaktadır. Bu mulaj kalıp, Fransa Tabiat Tarihi Müzesi tarafından MTA Müzesi’ne hediye edilmiştir. Bunlara ek olarak, müzenin Paleontolojik Dönem koleksiyonunda yer alan en ilgi çekici materyallerden bir diğeri ise Kahramanmaraş’ta yer alan Gavur Gölü bataklığından çıkartılmış ve MÖ 1000 yılının ikinci yarısına tarihlenen bir Maraş fili (elephas indicus) iskeletidir.

MTA Tabiat Tarihi Müzesi’nin birinci katı ise mineralojik ve petrografik unsurlara ayrılmıştır. Bu bölümde ilgili alanlara dair 3.300’den fazla örnek uluslararası standartlara riayet edecek bir biçimde sergilenmektedir. Bu bölümde sergilenen materyallerin içerisinde en dikkat çekici olanlardan biri 1972 yılında aya giden Amerikalı bir astronot tarafından getirilen ay taşıdır.

Bir diğer dikkat çekici unsur ise en büyüğü 1989 yılında Sivas’ın bir köyüne düşmüş olan irili ufaklı göktaşlarıdır. Yine bu bölümde ülkemizdeki kıymetli ve yarı kıymetli taşlardan örnekler, ayrıca Türkiye’nin zengin mermer kaynaklarını en iyi şekilde temsil eden numuneler ve son derece ilginç doğa olaylarının sonucunda meydana gelen katılaşmaya dair unsurlar (Pamukkale travertenleri, sarkıt ve dikitler) sergilenmektedir.

Müzenin bir diğer sergi bölümündeyse MTA Genel Müdürlüğü’nün kuruluşundan bu yana yapılan arazi ve laboratuvar çalışmalarında kullanılan araç, gereç ve malzemeler ziyaretçilerle buluşmaktadır.

MTA Müzesi Nerede

MTA Müzesi, Ankara’nın Çankaya ilçesinde, Üniversiteler Mahallesi’nde bulunmaktadır.

MTA Müzesi Açık Olduğu Saatler

Pazartesi günleri hariç hafta sonu dâhil her gün açık olan MTA müzesi 09.00-17.00 saatleri arasında gezilebilmektedir. Ziyaret için MTA Tabiat Tarihi Müzesi randevu talep etmemektedir.

MTA Müzesi Giriş Ücreti

Girişi için herhangi bir ücret talep edilmeyen MTA Müzesi sanal gezi seçeneği ile de gezilebilmektedir.

MTA Tabiat Tarihi Müzesi Nasıl Gidilir

Çankaya ilçesinin Üniversiteler Mahallesi’nde yer alan MTA Tabiat Tarihi Müzesi’ne, Öğretmenler Caddesi üzerinden geçen toplu taşıma araçları ile ulaşmak mümkündür. Ayrıca, Çukurambar, 100. Yıl, Ulus otobüsleri ve Ulus, 100. yıl, Çiğdem Mahallesi minibüsleri aracılığı ile de MTA Tabiat Tarihi Müzesi’ne gidilebilir. Ankara’nın Kızılay ve Sıhhiye tarafından müzeye gelmek isteyenler ise, Kızılay ya da Sıhhiye, 100. yıl, Balgat dolmuşlarını kullanarak müzeye ulaşabilirler. Müzeye şahsi araçları ile gelmeyi düşünenler için ziyaretçi araçları için tahsis edilmiş bir otopark hizmeti bulunmadığını hatırlatmamızda fayda var.