Gerçek Bir Akdeniz Kasabası Sorrento

Sorrento; Napoli’den kara yoluyla 1 saat uzaklıkta, 16 bin nüfuslu şirin bir Akdeniz sahil kasabası... Buraya Capri’den tekneyle de ulaşım mümkün… Biz, bu yolla 40 dakikalık bir deniz yolculuğu sonrasında ulaştık Sorrento’ya… 

 

Sorrento’nun Capri’ye göre daha büyük bir limanı var. Ancak arabalar liman içine alınmadığı için ciddi bir yolu sıcakta valizlerinizle yürüyerek geçmek zorunda kalıyorsunuz, o yüzden size tavsiyem, hele ki yaz aylarında seyahat ediyorsanız ve seçme şansınız varsa Sorrento’ya karayoluyla gelmeyi tercih edin.

Burası, küçük ama bir o kadar da şirin bir kasaba… Kasabanın merkezi kayaların üstüne kurulu ve dolayısıyla burada da Capri’deki gibi müthiş bir manzara var. Ancak yolları Capri’den daha geniş olduğu için merkeze taksi veya minibüslerle ulaşmak mümkün... Biz de bu yolla otelimize varıp yerleştiğimizde saat 15.00’e yaklaşıyordu ve karnımızın zil çalmasına çare olsun diye otelimizin hemen yanıbaşındaki meşhur pizzacı Franco’s Pizzeria’da aldık soluğu : ) Buranın pizzası kesinlikle tavsiye edeceğim ince bir pizza ve tepsiyle gayet salaş bir şekilde sunuluyor ama tadına doyum olmuyor!
 

Karnımızı doyurduktan sonra, artık Sorrento’yu gezmek için hazırdık. Sorrento küçük bir yer olmasına rağmen yaz aylarındaki turist ziyaretleri ile nüfusu 100 binleri bulan bir yermiş. Özellikle de çok sayıda Amerikalı turiste rastladık. Bu bölgeye gelen “cruise” gemileri de bu sayının artmasında etkili olsa gerek...

Sorrento’nun merkezinde iki önemli meydan var. Biri, otelimizin de çok yakınında bulunan ve adını ünlü İtalyan şair Tasso’dan alan Piazza Tasso, diğeri de yine bu meydana çok yakın ve adını şehrin azizinden alan Piazza Antonina… Tasso Meydanı’ndaki Fauna Bar’da servis çok iyi ve soluklanmak için “cafe freddo”nuzu yudumlayabilir ya da açsanız bol kepçe gelen “Caprese Salatası”nı deneyebilirsiniz.

Piazza Tasso’dan kalkan ve 6 Euro’ya sizi kasabanın etrafında gezdiren küçük gezi trenine (Petite Tren) binerek, kulaklıkla alacağınız rehberlik eşliğinde şehri gezebilirsiniz. Ancak bu tur için öğleden sonra saatlerini seçmeniz daha mantıklı olabilir çünkü üstü tenteli olsa da her tarafı açık olan bu trende yolculuk etmekte sıcaklıktan dolayı zorlanabilirsiniz.

Tasso Tiyatrosu’nda sergilenen Neapolitan şarkıların yer aldığı Sorrento Müzikali de bu yöre müziğini tanımak ve zaten çoğunu bildiğimiz melodileri ve dansları seyretmek için iyi bir seçenek… Bu gösterinin ücreti 25 Euro ve şov, gösteriden önce girişte yapılan küçük bir kokteyl ile başlıyor. Tiyatronun yeri de hemen kasaba merkezindeki Piazza Antonina’da...

Sorrento’da nerede yemek yenir derseniz; Blu Water, Ristorante Tasso ve Monnalisa restoranlarını önerebilirim. Blu Water ve Monnalisa,  kasabanın en büyük caddesi Corso Italia’yı dik kesen Via Giuliani Sokağı üzerinde… Monnalisa aynı zamanda meşhur bir kafe, sadece kahve içmek için de buraya gelebilirsiniz. Bir de daha turistik olan ve sadece menülerden oluşan yiyecekleri deneyebileceğiniz L’antica Trattoria var ama buraya yer ayırtmadan gitmenizi önermem çünkü turistler arasında çok rağbet gören bir mekân…

 

Buradan günübirlik turlarla Amalfi’ye yarım saatte, Positano’ya ise 1 saatte ulaşmak mümkün… Küçük bir yer olduğu için 2 günden fazla kalıyorsanız, civardaki şehirlere gitmek iyi bir seçenek olabilir. Bir de Corso Italia üzerinde, Primavera adında çok meşhur bir dondurmacısı var. Dondurmacının duvarlarını, dükkân sahibinin şehri ve dolayısıyla bu dükkânı ziyaret eden ünlülerle çekilmiş fotoğrafları süslüyor ve gerçekten onlarca çeşit dondurma tatmanız mümkün : ) Özellikle gece saatlerinde bu dondurmacı önünde uzun kuyruklar oluyor. Bu sebeple biz, daha çok gündüz saatlerinde dondurma yemeyi tercih ettik.

Sorrento’dan denize girebilirsiniz ama hem Marina Grande hem Marina Piccola o kadar kalabalık ki hani iğne atsanız yere düşmeyecek kıvamda... O yüzden hem sıcak hem de kalabalık bir ortamda denize girmeyi tercih etmiyorsanız, uzak durun derim.

Sorrento’da adı çok bilinen ve manzaraları harika olan iki ünlü ve büyük otel var. Bunlardan biri Excelsior Vittoria, diğeri de Bellevue Syrene… Eğer bu otellerin birinde kalmıyorsanız, barlarında denize karşı oturup kahvenizi ya da içkinizi yudumlamak güzel bir seçenek olabilir.

Unutmadan; limondan yapılmış birçok hediyelik ürünü, Capri’de gördüğümüz meşhur sandaletlerin benzerlerini, keten kıyafetleri, tabii ki limoncello ve benzeri likörleri ve makarna çeşitlerini buradan satın alabilirsiniz.

İtalya’nın güney bölgesinde kalınabilecek zevkli yerlerden biri Sorrento… Sıcağı dışında, şehri yaşamak insanı hiç yormuyor. Her yer çok yakın… Son olarak; gerçek bir Akdeniz şehri gibi sabaha kadar uyumayan bir yer burası : )
Esra Sunar

Yazar Hakkında

Esra Sunar

Bir Temmuz gecesi İstanbul'da doğmuşum. İlkokuldan sonra Üsküdar Amerikan Lisesi'ni ve Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nü bitirdim. O günden sonra da hep çalıştım.