Madagaskar Kültürü ve Bilinmeyenleri

Madagaskar dünyada eşsiz vahşi doğasıyla tanınıyor. Bir de animasyon film serisi var ama konumuz o değil. Efendim bu adamız Afrika’nın doğu sahillerinden milyonlarca yıl önce kopmuş, flora ve faunası soyutlanmış bir biçimde gelişmiştir. Buna bağlı olarak da bölgeye özgü birçok tür ortaya çıkmıştır ki bunların %80’i yalnızca adada bulunuyor.

Fotoğraf | Günbatımında Baobab, Morondova yakınları

Madagaskar’ı simgeleyen hayvan ya da canlı diyelim, primat ailesinin de bir üyesi olan lemur olmalıdır. Her biçimde ve boyda mevcuttur, arka bacakları üstünde ağaçların arasında sıçrayan iri sifakadan gece gezen ve ağaç kovuklarında yaşayan minik aye-ayeye kadar. Avını öldürmek için anormal derecede uzun orta parmağını kullandığından, yerel halk onu terbiyesizlikle suçluyor. Bununla beraber bu hayvanın ölüm getirdiğine inanıyorlar ve bu yüzden görüldüğü yerde öldürülmesi kutsi bir önem arz etmiş vaziyettedir. 


Fotoğraf | Antananarivo

Madagaskar’ın başkenti Antananarivo birçok açıdan bir Afrika şehrinden çok kırsal bir Fransız kasabasına benziyor. Uzun, kayalık bir dağ sırtının ortasında bulunan şehrin en yüksek noktasında ne mi var? Tabii ki katedral, hem de iki tane; hükümet binaları ve hatta 1995’te yakılan bir kraliyet sarayının kalıntıları bile var. Eh daha ne olsun. Bu arada dağ sırtından aşağı doğru eski sokaklar ve evler karmakarışık bir biçimde kirli bir görüntü sunuyor. Yani New York’taki gibi cetvelle çizilmemiş maalesef bu yüzden biraz keyifler kaçabilir.

Köklü inanışlar, çoğunlukla Asya ve Afrikalıların bir karışımı olan Madagaskarlı Malagasilerin kültürünün bir parçasıdır. Örneğin; bukalemunların ölü ataların ruhları olduğu söyleniyor ve birçok yerli onlara zarar vermemek için yollarından çekiliyor -araba kullanırken bile. Adada bu türün geniş bir yelpazesi var, boyu bir santimetreyi geçmeyen mini bukalemun da dahil. Gözlerinin dönmesi sayesinde her yönü gördüklerinden, bukalemunların geleceği ve geçmişi görebildiklerine inanılıyor. Ama konuşamadıkları ve yazamadıkları için ne yazık ki bunu kimseyle paylaşamamaktadırlar.


Fotoğraf | Ankarana Rezervi’ndeki Tsingy

Madagaskar kırsalı çok çarpıcı. Ada tsingy ile ünlü. Tsingy ne mi? Erozyonun yol açtığı tuhaf, sivri uçlu bir karst kireçtaşı kaya oluşumuna Malagasi dilinde verilen ad. Sivri uçların çoğu jilet kadar keskin aman dikkat edin ayağınızı kesmek istemezsiniz. Bu kayalıklarda büyük çatlaklar, bazılarında ağaçlar ve çalılar yetişebiliyor. Kuzeyde, Diego Suarez yakınlarındaki Ankarana Rezervi’nde bulunan tsingy, bir de güneydeki Tsingy de Bemahara sayılabilir. Çoğunlukla, ufka kadar uzanan ve aşılmaz engeller yaratan uçsuz bucaksız tarlalar oluşturuyorlar. Tutunacak bir yer bulmayı başaran her bitki bu haşin çevrede serpilmeye yer arıyor.

Madagaskar’da baobab ağacının bölgeye özgü altı türü var, bulundukları yer ise Morondova bölgesi -uçağınız inişe geçerken camdan bakarsanız, kırsal alana serpilmiş ağaçlardan adeta binlercesini göreceksiniz. Lemur peşinde Kirindy Rezervi’ne giderken Baobab Bulvarı’ndan geçeceksiniz -küçük bir köyden geçen, iki taraflı bu yüksek ağaçlarla çevrili toprak bir yol. Buradaki ağaçlar özellikle uzun ve ince -doğrusu yerli halkın tepesine AVM, rezidans hatta kule gibi dikiliyorlar.

Fotoğraf | Baobab Bulvarı’ndan geçen zebu arabası, Morondova

Lemur diyorum da Madagaskar’ı simgeleyen vahşi hayvansa, onu simgeleyen evcil hayvan da kambur zebu olsa gerek -şayet en çok ona yakışır. Sütü ve eti için, hatta yük taşıtmak için çok değer verilen bir hayvan. Baobab bulvarı günbatımında altın sarısına çalan bir kırmızı renkte ışıldarken, zebuların çektiği arabalar devasa ağaçların arasında tangır tungur ilerliyor. Tarlalarda çalışarak geçirilen bir günün ardından evlerine dönen köylülerin üzerine ağaçların uzun gölgeleri düşüyor. Ve böylece biz de bir yazımızın daha sonuna gelmiş oluyoruz. Keyifli seyehatler…

Madagaskar’a ulaşım biraz zahmetli. Dubai ve Mauritus üzerinden başkent Antananarivo’ya uçuluyor. Madagaskar’ın başlıca şehirlerini kapsayan geniş bir iç hat uçuş ağı da var. Merkezi Madagaskar’da bulunan İsviçre şirketi Le Voyageur yerel ayarlamaları yapmakta ve adada turlar organize etmektedir.