Turks And Caicos Adaları Ne Kadar Türk?

Hep merak edilir. Türkiye’den 1000 kilometre ötedeki bu adanın Türklerle ne ilgisi var acaba?  Efendim buraya Osmanlı Dönemi'nde Kuzey Afrika’dan yola çıkan korsanlarımız saldırmış. Yok öyle bir şey! İspanyollar adaya vardıklarında (1492) endemik kaktüsün üzerindeki kırmızı çiçek Fes’e benzediği için Türk Adası demişler. Ama Osmanlı'da Fes’in resmen kullanımı II. Mahmut dönemine (1808 – 1839)  rastlamaktadır. Yani çok sonraları. O yıllarda Suriye, Ürdün, Lübnan Osmanlı toprağıdır. Burada yaşayanlar Osmanlı pasaportu taşır ve onlara da “Türk” denirdi. Önceki Arjantin devlet başkanını hatırlayın. Aynı nedenle onu “El Turco” diye isimlendirdiler. Bu coğrafyada 1490’larda fes vardır. İşte bence işin aslı bu.  

Turks ve Caicos sığ su ile çevrili 42 mercan adasından oluşur. Hepsi mavi yeşilli boncuklar gibi yanyana dizilmiş. Providenciales (Provo), West Caicos, Middle Caicos, North Caicos, Salt Clay adalarında yerleşim bulunuyor.  

Adaların uçları sığ mercan resifleri ile çevrili, gelen yolcu gemileri ancak başkent Grand Turk Adası'na yanaşıyor. Ziyaretçiler vergiden muaf dükkanlara koşuyor. Habire alışveriş, nereye kadar? Büyük Türk Adası, kısacası hiç de ilginç değil. Esas ziyaretçi çeken yöresi Provo adasındaki “Grace Bay”. Burada pahalı siteler, oteller, butikler ve barlar arka arkaya dizilmiş. Ama bembeyaz kum ile berrak turkuaz su sahiden harika. 

 
Adanın yönetiminin amacı burayı zaman içinde Grand Cayman veya Bermuda gibi vergisiz yeni bir finans merkezine dönüştürmek.  

Kısa kısa tarihçe  
Yıl 750 Tainos halkı adaya ulaştı 
1300 – 1500 Tarım ve  balıkçılık ile geçimini sağlayan Lucayans halkı adaya yerleşti. 
1492 Kristof Kolomb bu coğrafyaya uğradı.  
1530 – 1720 Bu adalar birer korsan yatağı idi.  
1660 – 1750 Bermudalılar Salt Clay adasında tuz üretti.  
1706 Fransız ve İspanyollar adaya ayak bastı. Ama pek uzun süre barınamadılar.  
1764 İngilizler yerleşti. Burası tam anlamı ile  bir İngiliz kolonisi oldu. Pamuk plantasyonu başladı. Afrika’dan köleler getirildi. 
1813 Fırtına pamuk tarlalarına büyük zarar verince pamuk ekimine son verildi, köleler serbest kaldı.  
1970 Tuz ticari değerini kaybedince 300 yıllık tuz ticareti sona erdi.  
1973 İngiltere ilk defa adalara özel bir vali atadı.  
1976 İlk kez bu coğrafyada seçim gerçekleşti. Mc Cartney ilk başbakan seçildi.  

Dr. Cem Kınay bu coğrafyada bir ada satın alıp turistik tesisler kurmak için yerel hükümetle anlaşır. (Yıl 2008) Türkiye’den 300’e yakın mühendis ve işçi gelir. İnşaat başlar, bu arada hükümet yolsuzluk iddiaları ile devrilir. Ekonomik çöküntü başlar ve sonuçta proje rafa kalkar. Aralarından iki Türk genci burayı sever,  yerleşmeye karar verir. Bilgisayar mühendisi Yiğit Arol’un tek katlı, bahçeli sempatik bir Türk  kebap lokantası var. Birol Kıdık da emlak işleri yapıyor. Buradaki Türk grubu sürekli bir araya geliyor. Hepsi de çok uzun boylu ve yakışıklı. Hüseyin Elçiyörük (Fotoğrafçı), Birol Kıdık (Elektrik Mühendisi) Prof. Hayrettin Kılıç (Nükleer Fizik)...  Elbette siz bu satırları okuduğunuzda değerli arkadaşlardan kaçı bu coğrafyada olacak onu şu anda bilemiyorum.   

Kısa Kısa Turks and Caicos 

  • Air Canada American Airlines, British Air, Delta, Jet Blue, United Air, West Jet gibi havayolları ABD ve Kanada’nın birçok kentinden ve komşu Karayip ülkelerinden buraya uçuyor. Miami’ye sadece 1,5 saat uçuş mesafesinde.  
  • Akasya benzeri beyaz çiçekli moringa ağacı genellikle Güney Hindistan ile Kuzey Afrika’da yetişiyor. Burada ise mucizevi bir bitki olarak kabul edilmiş. Yaprağından yeşil çay yapılıyor. Tohumu ise direkt yeniliyor. Doğrusu çok acı. Ev sahibem Bayan Lynn Robinson, maratonda onlarca ödül sahibi. Teksas’ta gerçekleşen çok zor “ironman” yarışmasını bir hanım olarak başarı ile tamamlamış.  (Yüzme, bisiklet ve koşu içeriyor). Kendisi vegan ve daima moringa tohumu ile besleniyor.  


 

  • Bu coğrafyada domino oyunu çok popüler.  
  • Amerikan doları kullanılıyor ve İngilizce konuşuluyor. Ancak diyalek farkı bizleri zorluyor.  
  • Deniz sahiden kristal berrak; beyaz kum ise  un gibi, yumuşacık. En ünlü plajları başta Grace Bay, Leeward, Long Bay, Halfmoon Bay, Pillory ve Sunray Beach.  
  • Kanada ile çok yakınlaşmışlar hatta adaların sağlık hizmetlerini kanadalılar kurmuş. Zaman zaman Kanada’ya katılmayı bile düşünmüşler. İngilizler bırakır mı bilmem!  
  • Adada herhangi bir kamu ulaşım aracı,  örneğin otobüs yok. Taksilerde hiç öyle ucuz değil. Yolun kenarına yaklaşınca bazı özel araçlar yanınızda duruyor. (Jimney deniliyor). Bunlar bir bakıma dolmuş taksi. Sizi evinize kadar mesafeye bağlı olarak 5-10 dolar arası bir ücret karşılığı bırakıyor. Ama önceden arabada başka bir müşteri varsa önce onun evine gidiliyor. Böylece de adada dolaşmış oluyorsunuz. Ben hiç şikayetçi değildim.  
  • Adanın sembolü “jojo” adında bir yunusçuk. Yavru bir yunus arkadaşlarını bırakıp 1986 yılında Dean Bernal adlı bir ziyaretçinin peşine takılmış. O hafta denizde birlikte yüzmüşler. Jojo bugün de insanları ve motorları takip ediyor. Ama motorlara öyle korkusuzca çok yaklaşınca birkaç defa yaralanmış. Artık o adanın “sembolü”.  
  • Bilinçli adalılar bu coğrafyada yunus eğitim merkezi veya çok katlı binalar inşa edilmesine müsaade etmiyor. Yunus eğitim merkezleri  gerçekten birer “işkence leğeni”. Evet yunusun yüz ifadesi sanki gülüyor  gibi. Ama ticari amaçla hapis tutulan yunuslar hiç ama hiç gülmüyor. Keşke intihar edebilseler! 


 

  • Dünyanın çevresinde Friendship adlı kapsül ile ilk kez dolaşan John Glenn mecburi olarak 20 Şubat 1962 yılında Turks and Caicos adalarının yakınına indi. Dönemin ABD başkanı Johnson, Glenn’i almak için Turks and Caicos’a geldi. Benzer bir kapsül Grand Türk Havalimanı'nın yakınında teşhir ediliyor. 
  • Turk ve Caicos adaları civarında bine yakın gemi enkazı yatıyor. Batı Yarımadasındaki ilk gemi kazasına Molasses mercan kayalıklarında rastlanmış. 
  • Mercanlar 50 milyon yıla yakın bir sürede oluşurlar. Kırılgandırlar. Suyun sıcak, güneş ışınının onlara ulaşması, suyun temiz ve istenilen oranda tuzlu olması gerekir,  onun için mercanlar sığlarda bulunur. Balık ve diğer canlıların en büyük yaşam alanıdır. Düşmanları sadece insanoğludur. Adaların etrafı 200 mil uzunluk ve 65 mil genişliğinde mercan resifleri ile örtülmüştür. Dileriz, korunur.  
  • Turks ve Caicos Adaları'nda fırtına genellikle, Ağustos sonu Eylül ve Ekim aylarında beklenir. O zaman çoğu oteller kapanır. Ada halkı  yurtdışına gezilere çıkar. Adalara pek ziyaretçi gelmez. Ama Avrupa’da  kar yağınca uçak dolusu turist yine güneşe ve denize doğru yola koyulur.  
  • Bu adalarda maalesef sahillerden deniz kabuğu toplanması bir bakıma destekleniyor. Dergilerde deniz kabuklarının listesi yer alıyor. Her gittiğim evde masaların üstü çeşit çeşit kabuk ile dolu idi. Oysa onları habitatlarından ayıran herkes bu hayvancıkların yeni yuva bulamayıp ölümüne neden oluyor.  
  • Ayak işlerinde koşturanların çoğu komşu ada Haiti’den. 
  • Sık sık gazinolar göze çarpıyor. Kumar yaygın. 
  • Elektrik ve su çok pahalı o yüzden birçok kişi rahatsız edici sıcağa rağmen evine elektrik faturası kabarmasın diye klima taktırmıyor. Ayda 1000 dolar seviyesinde elektrik parasından bahsediliyor.  


 

  • İki yüzyıl önce kurulan pamuk plantasyonları sık sık fırtınalarla zarara uğrayınca bu işten vazgeçilmiş. Bugün Cheshire Hall Pamuk plantasyonunu ziyaret etmek mümkün.  
  • Salt Cay Adası’ndaki eski bir tuz tesisi bugün UNESCO Dünya Mirasları Listesi'nde. Bermudalıların 300 yıl boyunca işlettiği ocakta özel tarlalara alınan deniz suyu güneşle buharlaştırılıp geriye kalan tuz kristalleri rüzgar değirmeninin yardımı ile çuvallara doldurulup gemilere yükleniyormuş. Bu amaçla çalıştırılan eşek ve merkepler bugün adada serbest dolaşıyorlar. 
  • Turizm dışında ekonomiye en fazla katkı “balıkçılıktan”. Dünyanın tek deniz kabukları (Conch) çiftliği burada. Etlerini ihraç ediyorlar.  
  • Sahillere ulaşan zehirli aslan balığının (Lion Fish) düşmanı olmadığı için sayıları hızla artıyormuş. Çok da obur olduğu için fazla balık tüketiyormuş. Bunları yok edelim diyenler varmış. Oysaki o kadar süslü ve gösterişli bir balık ki! 
  • Karayipler’de kıskançlık hissi yok. Halk anını mutlu ve neşeli yaşamak istiyor. “Hayat bir gündür o gün bugündür”. 
  • Turks ve Caicos dış işlerinde İngiltere’ye bağlı. Dış İşleri Bakanlığı bile yok. Kraliçenin atadığı bir vali görev başında. Ama İngiltere maddi yönden hep destek oluyor. Fırtına olsa İngiliz donanması yardıma geliyor. Savunmasını yine İngiltere üstlenmiş.  

 

  • Sokaklarda çok sayıda sahipsiz köpek var. “Potcake” isimli bir sivil toplum örgütü onlara sahip çıkıyor. Topluyor, doyuruyor, tedavi ediyor ve sonra adaya ziyarete gelen özellikle ABD ve Kanadalı ailelere, sertifika, aşı kağıdı ve pasaportlarını sağlayıp sahiplendiriyorlar.  
  • Adalar Iguana, mavi balıkçıl, pelikan, sümsük kuşu, flamingo, ton balığı, mavi kılıç balığı ve baraccuda’ya ev sahipliğini yapıyor.  
  • Yol boyunca maalesef çok sayıda çöp atılmıştı. Özellikle de pet şişeler. Gayet rahatız edici bir manzara.