Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
02.05.1972 Kırıkkale doğumluyum. Devlet memuru bir babanın 4 kardeşten en ufak olan çocuğuyum. Yaşantımın çoğu ilkokulu ve ortaokulu okumak için Ankara'da geçti. Eğitim ve öğretimimi Ankara’da tamamladım. 18 Yaşındayken, devlet memuru olarak 1990 yılından itibaren Iğdır ilinde Iğdır Devlet Hastanesinde Sağlıkçı olarak göreve başladım. Türkiye'nin farklı bölgelerinde, şehirlerde Radyoloji (Röntgen) Teknisyeni olarak görev yaptım. Halende 23 senedir Kamu Hastanesinde Teknisyen olarak görev yapmaktayım. Eşimden 2006 yılında boşanarak kızım ile birlikte yaşamaktayım. İmkanlarım ölçüsünde ağırlıklı olarak yurtdışı seyahatlerimi sırtçantalı gezgin olarak yapmaktayım. Amatör olarak müzikle ilgileniyor, boş zamanlarımda bol bol kitap okuyor, zaman buldukça da seyahatler yapıyorum.
Gezmek size ne ifade ediyor? Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Gezmenin özgürlük ve insanın bir yaşam biçimi olduğunu ifade edebilirim her zaman. Gezmek-görmek-araştırmak, yeni ülkeler tanımak, yeni medeniyetler ve insanlar tanımak benim hayatta olmazsa olmazlarımdan. Yaşantıma şekil veren bir olgudur. Seyahatlerimin hayatımda önemli bir yeri bulunmaktadır. Seyahatlerimde yaşadıklarım bana hayat tecrübesi kazandırmış, gezilecek görülecek ülkeleri tanımama yardımcı olmuştur. Araştırmacı bir kişiliğim olduğunu söyleyebilirim. Seyahat her zaman içerisinde olduğum adrenalini, heyecanı bol bol yaşayabileceğim yaşam tarzıdır ve böyle yaşamak her daim hoşuma gitmektedir.
Şu an kadar kaç ülke gezdiniz?
Şu ana kadar 19 ülkeyi kendi imkanlarım ile gezdim. 2004 senesinden itibaren bazı ailevi nedenlerden dolayı yapmış olduğum dünya ülkeleri seyahatlerime ara verdim ve yıllar sonra tekrar yavaş yavaş gezilerime imkanlarım dahilinde devam etme kararı aldım. Gezilerimin arasında en çok hoşuma giden ülke 1997 senesinde Ankara'dan yola çıkarak sonrasında da 4 defa gitmiş olduğum Ermenistan olmuştur.
İlk gezinizi nereye yapmıştınız?
İlk yurtdışı gezimi, okul kafilesi ile 1987 senesinde Almanya'nın Münih ve diğer şehirlerine yaptım. Burada 15 gün gezmiştim. 1989 senesinde ise İtalya seyahatim olmuştur.
Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen, en beğendiğiniz yer neresi?
Bugüne kadar gitmiş olduğum ülkeler arasında beni en çok etkileyen yer, Nahcivan Özerk Cumhuriyeti olmuştur. Buraya 1992 yılında görev yaptığım Iğdır iline yakın olması sebebiyle 4 ay boyunca defalarca pasaportsuz olarak gittim. Çünkü defalarca canlı olarak orada Ermenistan-Azerbaycan Savaşını bende yaşayarak gözlerimle bire-bir şahit olmuştum gittiğim dönemde.
Hangi tarz gezi sizi daha çok tatmin ediyor? Macera mı sakinlik mi?
Seyahatlerimde tercihim her zaman tarzım Sırt Çantalı Gezgin olmuştur. Sırt Çantalı Gezgin olmak benim yaşama biçimimdir her zaman. Sakin geçen seyahatleri hiç sevmiyorum. Seyahatlerimde macerayı, heyecanı iliklerime kadar yaşamayı seviyorum. Adrenalin tatmak her zaman en büyük hedeflerim arasında.
Seyahatlerimi ekonomik olarak yapmak için her zaman tek başıma çıkmaktayım. Ama bazen benimle gezilere katılacak olan arkadaşlar olduğu zaman onlarla birlikte grup olarak yurt dışı seyahatleri yapmaktayım.
Seyahatleriniz sırasında tehlikeli bir durumla karşılaştınız mı?
Yaptığım yurt dışı seyahatlerimde diğer gezginler gibi mutlaka benim de başımdan bir takım olaylar olumsuzluklar geçmiştir gezdiğim ülkelerin bir kısmında. Bir-iki defa yurtdışında kafama silah dayamaları neticesinde silah zoru ile bir takım insanlar tarafından soyulduğum oldu.
Seyahatleriniz sırasında sizin gibi gezginler ile karşılaştınız mı?
Yapmış olduğum seyahatlerimde mutlaka bulunduğum ülkede farklı milletlerden farklı ülkelerin vatandaşı olan gezginlerle karşılaştığım oldu.
Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
1998 senesinde bir arkadaşım ve ben kamp malzemelerimiz ile Rusya'nın Saratov şehrine gezmeye gitmiştik. Orada Polonyalı gezgin bir grup ile tanıştık ve anlaşarak gezimizi ekip halinde yapmaya karar verdik. Ekibe biz de katılarak hep beraber yola koyulduk. Rotamızı bir kaç gün Rusya'da kalıp oradan Kazakistan'a geçmek idi hep beraber. Sürekli farklı noktalarda kamp kuruyorduk. Mesafemiz hayli uzun olduğu için yanımdaki Türk arkadaşım geziyi burada keseceğini, pişman olduğunu söyleyerek Türkiye'ye dönmek istediğini söyledi. Bense bunun olmayacağını yola çıkarken tüm planlarımızı birlikte yaptığımızı bir gezginin hayati bir durum olmadığı sürece geziyi yarıda kesemeyeceğini anlatmaya çalışsam da dinlemedi beni. Konuşmalarımızda bana ağıza alınmayacak küfürler ederek beni tahrik etti ve bende kendimi tutamadım ve kavga ettik. Olay büyüdü ve bu sefer işin içine polisler karıştı. Görevli polisler bizi ifade için karakola götüreceklerini söyleyerek polis aracına bindirdiler. Ancak karakol yerine bizi dağlık bir araziye götürdüler. Rus Polisi tarafından canımızı zor kurtararak cebimizdeki son kuruşumuza kadar soyulduk. Sonrasında ana yola ulaşarak otostop ile bir Rus Kamaz marka kamyona binerek kamyon kasasında seyahat ile kendimizi şehre attık. Sonrasında ailelerimize zor da olsa telefonla ulaşarak para göndermelerini istedik. Ardından Türkiye’ye dönmek üzere havaalanına gittik. Ancak ben son anda kalmaya karar verdim ve arkadaşım Türkiye’ye döndü. Ondan sonra seyahatimi tek başıma Kazakistan'a ulaşarak tamamladım. Böylece ufak bir tartışma ve kavga neticesinde tüm paralarımızı Polislere kaptırmış olduk. O günden sonra da o gezgin arkadaşla hiç bir zaman karşılaşma imkanım olmadı. Para da kalmadığı için tanıştığım bir Kazak arkadaşın evinde kaldım bir kaç gün. Bu da yaptığım seyahatlerim arasında unutamayacağım bir anı olarak kaldı.
Gezileriniz sırasında konaklama tercihiniz ne yönde?
Gezilerimde özellikle kamping malzemelerimle konaklamayı tercih ediyorum. Daha ekonomik oluyor. Tabi gittiğim yerlerde mevsime ve bulunduğum ülkenin iklim şartlarına göre, özellikle de aşırı soğuk mevsimlerde arada da olsa konaklamak için hostelleri tercih ettiğim oluyor. Ama ağırlıklı olarak her zaman tercihim güvenli alanlarda kamp yapmak olmuştur.
Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi hayal kırıklığına uğratan ve sakın gitmeyin diyeceğiniz bir yer var mı? Neden?
Yapmış olduğum ülke seyahatlerinde şimdiye kadar görsellik anlamında beni hayal kırıklığına uğratan bir ülke ile karşılaşmış değilim asla. Yaptığım seyahatlerde her zaman tercihim riskli ülkeler ve yerleşim yerleri olmuştur. Çünkü hareketli ve bol maceralı yerler daha fazla hoşuma gidiyor.
