Kuveyt, Orta Doğu’nun en büyük ekonomilerinden birine sahip Kuveyt Devleti’nin başkentidir. Nüfusu 2.1 milyon olan kent, ülkenin siyasi, kültürel ve ekonomik merkezidir. Kuveyt, global bir şehir olarak tanınır. Şehrin ithalat, ihracat ve ulaşım ihtiyaçlarını Kuveyt Uluslararası Havalimanı, Mina Al Shuwaik Limanı ve Mina Al Ahmadi Limanı karşılar.
Günümüz modern Kuveyt şehrinin temelleri 1613 yılında atılmıştır. 1716’da El Sabah ailesinin de içinde bulunduğu Utub kabilesi, İran’dan buraya yerleşmiştir. Onlar geldiğinde Kuveyt küçük bir balıkçı kasabası idi. 18. yüzyılda Kuveyt, Hindistan, Maskat, Bağdat ve Arabistan topraklarına giden önemli ticaret yollarının merkezi konumunda idi. 19. yüzyılda bu bölge ve çevresi Osmanlı İmparatorluğunun himayesi altına girdi. 1899 da İngiliz güvencesi ve denetimi altında yarı bağımsızlık kazanan ülkede 1930’lu yıllarda zengin petrol yatakları keşfedilmiştir.
Kuveyt, 1961’de tam bağımsızlığını ilan etmesi ile birlikte petrol üretimin de büyük bir artış sağlamıştır. Ancak 1990 yılında komşusu Irak’ın işgaline uğramıştır. Irak ülkeye büyük hasarlar vermiş ve Kuveyt ABD desteği ile Irak güçlerinin çekilmesini sağlamıştır. Ancak Irak kuvvetleri ülkeden çekilirken 770 kadar petrol kuyusunu ateşe vermiştir. Bundan sonraki dönemde bir yeniden doğuş hareketi başlatan Kuveyt son olarak bugünkü şeklini almıştır.
Kuveyt’te günlük hayat Sünni İslam dini emir ve görüşlerine göre şekil almıştır. Ancak bu tam anlamıyla baskıcı bir tutumda değildir. Kadınlar çok fazla açık olmaması şartıyla giyinmekte özgürdür. Kuveyt’te erkekler birden fazla eş ile dünya evine girebilmektedir. Ülkede alkol yasaktır.
Kuveyt tam anlamıyla gelişen bir ticaret şehridir. Nüfusun üçte ikisini yabancı çalışanlar oluşturur. Kentte çok sayıda Türk yaşamaktadır.
