Leon’da Gezilecek Yerler

Kolonyal mimarinin tüm özelliklerinin görüldüğü şehir Leon’da gezilecek yerler çoğunlukla kiliseler, katedraller, anıtlar ve müzelerden oluşuyor. Öne çıkan yapıtları sizin için hazırladık.

Görülmesi gereken diğer yerler: San Francisco Kilisesi, La Recoleccion Kilisesi, La Merced Kilisesi, El Calvario Kiliesi, San Sebastian Kilisesi Kalıntıları, Guadalupe Kilisesi, Zaragoza Kilisesi, San Felipe Kilisesi, San Nicolas Tolentino del Laborio Kilisesi, La Asuncion Kilisesi, Hotel Esfinge, Esquivel House, Guadalupe Cemetery, Guadalupe Köprüsü, Debayle Müzesi, Diocesan Archives, Mena Tiyatrosu, Eski Tren İstasyonu, San Vicente Hospital.

Leon Katedrali

1747’den 1814 yılına kadar inşası süren Leon Katedrali sadece Leon’un değil, Orta Amerika’nın da en büyük katedrali. Şehrin merkezinde bulunan katedralde kolonyal, neoklasik ve barok mimarinin izleri görülmektedir. Eski dönemde katedralden sekiz farklı kiliseye bağlanan tüneller mevcuttu. Bu tüneller sayesinde yerli halk korsanların saldırılardan korunmaktaydı. Bunlardan bazıları yakın zamanda restore edilerek şehrin kanalizasyon kanalları olarak kullanılmaya başlanmıştır. Küçük bir ücret ödeyerek katedralin tepesine çıkarsanız harika şehir manzarasını ve katedralin çanlarında bulunan devasa heykelleri yakından görebilirsiniz. Yapının içinde aynı zamanda 19. yüzyılın önemli şairlerinden Ruben Dario’nun mezarı da bulunuyor.

Museo de Arte Fundacion Ortiz

Parque Central’da yer alan müze, Orta Amerika’nın en iyi sanat müzelerinden biridir. Ortiz-Gurdian Koleksiyonu’nun sergilendiği müzede Picasso, Chagall, Miro ve pek çok Latin Amerika sanatçısının eserlerini görmek mümkündür.

Subtiava Kilisesi

Leon Katedrali’nden sonra ana tapınak olan Subtiava Kilisesi’nin yapımına 1698 yılında başlanıp 1710 yılında tamamlanmıştır. El Salvador ile yapılan savaş sırasında 1844’te kubbesi yıkılan kilise 20. yüzyılın başlarında tekrar inşa edildi.

City Hall

City Hall (Eski Belediye Binası), Leon mimarisini tanımak için görülmesi gereken yerlerdendir. 1935 yılında inşa edilen art deco stilindeki yapıda aynı zamanda neoklasik izleri de görmek mümkündür.