Dünya tarihinin en eski medeniyetlerinden Aztekler ve Mayaların yurdu olan Meksika 1519 senesinde İspanyollar tarafından işgal edilmiştir. 1525’te Azteklerin başkenti Tenochtitlan’ı işgal eden İspanyollar bu dönemde Meksika bölgesinde çokça keşifler yaptı. Yerli halk ile çokça mücadeleye giren İspanyollar ve Katolik misyonerler ülke üzerinde koloniler kurdu. Meksika’nın bugünkü çok kültürlü yapısında önemli etkisi olan bu sürecin ardından Meksika’da başlayan bağımsızlık mücadelesi 1800’lü yıllara denk gelmektedir. 1910 yılında yaşanan Meksika Devrimi’nin ardından ülkede devrimler dönemi başlamıştır. Pek çok ayaklanmanın yaşandığı bu süreçte iktidara karşı Zapata Hareketi de ortaya çıkmıştır. 1929’da PRI’nın (Ulusal Devrimci Parti) iktidara gelmesiyle tek partili dönemin yaşandığı ülkede diplomatik krizler şiddetle devam etmiştir. Bu yıllarda öğrenci hareketleri de oldukça yoğundur. 1940 ile 1980 arası dönemin ekonomik olarak da oldukça fakir yaşandığı ülkede kanlı savaş uzunca süre devam etmiştir. 1968’de Tlatelolco Katliamı, 1982’de Petrol Krizi ülkeyi olumsuz etkilemiştir. Tek parti döneminin bitmesi 1990’lara denk gelmektedir. 1994’te Meksika ekonomisinin çökmesinin ardından Amerika’dan yardım alan ülke hızlı bir yükselişe geçmiştir. 2000 senesinde yani 71 yılın ardından tek parti olma özelliğini yitiren PRI yerine PAN (Ulusal Hareket Partisi) iktidara gelmiştir.