Siem Reap şehrine Vietnam’ın eski adıyla Saygon yeni adıyla Ho Chi Minh şehrinden havalanan Kamboçya Havayolları’nın küçük bir uçağıyla yaklaşık 1 saatte geldik, yol boyunca büyük nehirler ve yağmur ormanlarının üzerinden seyir eden uçağımız küçük ve sevimli havaalanına indikten sonra şehir merkezi yakınındaki otelimize yaklaşık yarım saatte vardık.
Siem Reap kuzeybatı Kamboçya'da yer alan Siem Reap eyaletinin başkentidir. Her yıl milyonlarca turistin ziyaret ettiği Angkor Wat Tapınakları'na 5,5 km uzaklıktadır.
Şehir merkezi Sivutha Street ve Psar Chas (Eski Pazar) çevresinde yoğunlaşmıştır. Fransız sömürgesi döneminden kalma binalar, dükkânlar ve iş merkezleri bu alanda bulunmaktadır. Wat Bo çevresinde çok sayıda misafir evleri ve otel yer alırken, Phsar Leu çevresinde daha çok el sanatları ürünleri içeren dükkânlar yer alır. Hediyelik eşya satıcılarından timsah veya vatoz balığı derisinden birçok hediyelik eşyayı Türkiye ye göre çok ucuz fiyata satın almak mümkündür. Örnek verecek olursam kızıma 50 USD’ye aldığım vatoz balığı derisinden yapılmış bir çantanın benzerini turistik bir ilçemizde 500 USD’ye fiyata gördüm.
Şehirde dünya mutfaklarının sunulduğu birçok farklı restoran bulunulabilir, yine farklı bütçelere hitap eden otel vb. konaklama yerleri de yeteri kadar mevcuttur. Yürümekten yorgun düşmüş ayaklarınıza da sokaklarda bulunan açık hava masajcılarında uygun fiyata masaj yaptırabilirsiniz. Yemekli ve danslı gösterilerin sunulduğu mekânlar da mevcut, buralarda yemeğinizi yerken geleneksel Apsara dansını da izleyebilirsiniz. Apsara dansı, 1000 yıldan fazladır yaşayan geleneksel bir Kamboçya dansıdır.
Angkor bir dönem bir milyon civarı insanın yaşadığı bir yerleşim bölgesiymiş. Burada 100’e yakın, tapınak, mezar veya antik kalıntının bulunduğu 1000 kilometrekarelik bir alanı, şehirsel altyapısı olan bir şehir, Wat ise tapınak demektir. Angkor Wat dediğimiz zaman ise bu antik kentin en önemli tapınaklarından birisidir.
Angkor Wat, Kamboçya'nın Siem Reap kentinde yer alan, Kral II. Suryavarman adına yapılmış bir tapınaktır. Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan tapınak 12. yüzyılda inşa edilmiş olmasına karşın günümüze dek oldukça iyi bir korunma altında ulaşabilmiştir. Bölgedeki tek dinsel yapı olarak günümüze kalmış olup, önce Vişnu adına bir Hindu tapınağı olarak, daha sonraki dönemlerdeyse bir Budist tapınağı olarak kullanılmıştır. Khmer mimarisinin en önemli örneklerindendir. Kamboçya ile özdeşleşen yapı ülkenin ulusal bayrağının üstünde de betimlenmektedir. Ülkeye gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği yerdir.
Angkor Wat, Hinduizm'de Tanrıların yaşadığı yer olduğuna inanılan Meru Dağı'nı simgeleyen dağ biçili kubbeleri ve galerili (balkon) avlusuyla Khmer mimarisinin iki ana ögesini taşımaktadır. Tapınağın çevresinde 3,6 km uzunluğa denk gelen kalın duvarlar ve hendekler bulunur. Tapınağın dört bir köşesinde birer küçük, ortasında bir büyük kubbe bulunur. Birçok Angkor tapınağının aksine Angkor Wat batı yönüne bakar (Vikipedia).
Angkor Wat Tapınaklar bölgesine ziyarete gidebilmek için Siem Reap şehrinde kalmak gerekmektedir. Tapınaklara ulaşım tuk tuk adı verilen üç tekerli araçlar, motosiklet ve ya taksilerle yapılabilir. Tapınakları ziyaret sabah 06.00 ile öğleden sonra 17.00 saatleri arasındadır. Park giriş kapısının olduğu bölümde fotoğraflı ziyaretçi kartları hazırlanmaktadır, giriş ücretleri ise günlük 20 USD, üç günlük 40 USD ve 7 günlük ise 60 USD olarak uygulanmaktadır. Angkor Arkeolojik Parkı üzerinde balon ile de müthiş manzaraların görülebileceği bir tur da yapılabilmektedir ama önceden rezervasyon yapılması gerektiği için maalesef o etkinliği yapamadık.
4 asır boyunca terk edilmiş ve devasa yağmur ormanları ile çevrilmiş ve gözükmez olmuş bu muhteşem tapınaklar 1858’de Fransız doğa bilimci Henri Mouhot tarafından yeniden keşfedilmiştir. Her ne kadar tapınaklar Khmer yerlileri ve yine zaman zaman bu bölgeye uğrayan batılılar tarafından bilinse de, tüm dünya Angkor Tapınakları’nın (aslında yaşam bölgesi demek daha doğru olabilir) varlığından Henri Mouhot’un kitabının yayınlamasıyla haberdar olmuş.
630 yıl hüküm süren Khmer Krallığı döneminde yapılan 50’den fazla tapınağın içerisinde en çok bilineni Angkor Wat’tır. Ancak bu bölgede Angkor Wat dışında da birçok tapınak ve ziyaret edilecek yerler mevcuttur. Belli başlıcaları şunlardır; Angkor Thom, Ta Prohm, Baphuon Tapınağı, Banteay Srei, Phonom Bakheng. Her biri çok muhteşem olup birçok hikâyeyi içinde barındırmaktadır.
Bu antik şehir içerisinde ve kenarlarında, doğal ve tarihi dokuda hissedilmeyecek kadar az yerleşim mevcuttur. Bu gezimde aklımda kalan bir anımı da paylaşayım, Park girişinde resimli kartlarımızı aldık ve yerel rehberimiz ön bilgiler vermeye başlamıştı ki gruptakilerden birisi rehbere yerde bulunan büyük bir karıncayla ilgili bir şeyler sordu, o da ne rehber bilgi verirken karıncayı aldı ve ağzına atıp yemesin mi, hepimizde şaşkına dönmüştük. Bu bile Güneydoğu Asya’nın farklılıklarından birisiydi.
Dünya Kültür Miras Listesi’nde bulunan Angkor Antik Şehri muhteşem tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini adeta büyülemektedir.