Borçka ve Macahel

Karadeniz bölgesinin doğu ucunda, Artvin–Hopa Yolu üzerinde yer alan Borçka, Çoruh Nehrinin kıyısında şirin bir yerleşim yeridir. 1877-78 Osmanlı Rus savaşı sonrası Ruslara geçmiş olan bölge, I. Dünya Savaşı sonrasında önce İngilizler’in daha sonra da Gürcüler’in işgali altında kalmış. 1921’de Osmanlı topraklarına katılmış ve 1928’de ilçe olmuştur.

Buradaki ahşap evlerin büyük çoğunluğu Ruslar zamanından kalmış olup, doğa ile tamamen uyum içerisindedir.

İlçenin tamamı orman ve dağlarla kaplıdır. Tarıma elverişli arazisi neredeyse olmadığı için bu bölgedeki insanların çoğu çareyi okumakta bulmuştur. İlçede bu yüzden eğitim seviyesi yüksektir. İlçede çok az miktarda çay ve fındık üretimi yapılıyor.

Çoruh nehrinin yardığı vadideki sarp bir arazi üzerine kurulmuş olan Borçka’daki en önemli turizm noktaları Camili-Macahel, Karagöl, Borçka ve Muratla barajlarıdır. Borçka Karakovan balı ile de meşhurdur. Burada yer alan Muratlı ve Düzköy camileri de ahşap mimarileri ile görülmeye değer.

İlçenin önemli gölü Aralık Köyü yakınlarında bulunan Karagöl’dür. 50.000 metrekare alana yayılan gölde alabalık da yaşamaktadır. Dağların eteklerinde çamların arasındaki bu gölde bir sandal gezintisi yaparak bu müthiş manzarayı içinize sindirebilirsiniz. Kırmızı benekli alabalık burada mutlaka denenmeli. Karçal dağları eteklerinde bulunan Yıldız Gölü ise ilçenin ikinci gölüdür.

Borçka ilçesine bağlı Macahel, diğer adı ile Camili sanki bir saklı cennet. Gürcistan sınırındaki bu yerleşimde sınır, köyün içinden geçmiş. Akraba evlerinin bir kısmı Türk, bir kısmı Gürcistan sınırında kalmış. Yüksekliği 3.400 metreyi bulan Karçal dağları, Macahel’in doğal sınırını oluşturuyor. Dağlar üzerindeki buzul gölleri, yaylaları, doğal ormanları, (kayın, ladin, kestane, gürgen, ıhlamur ağaçları) şelaleleri, tarihi kemer köprüleri, dumanlı dağları ile muhteşem bir doğa.

İlçe, balıkçılık (Alabalık) ve av turizmi (Ayı,Domuz , Çakal, Tilki, Kurt, Dağ Keçisi, Vaşak vb. ) açısından oldukça zengindir. İlçenin doğusunda bulunan Karçal dağları ise dağ turizmi için oldukça müsaittir.

Gorgit Yaylası bitki örtüsü ve el değmemiş bir doğaya sahip olduğundan UNESCO tarafından insan ve biosfer rezervi projesine dahil edilmiştir. Türkiye’deki ilk ve tek biosfer rezerv alanı olan Gorgit Yaylası, dünyadaki 22 Biyosfer Rezervi’nden biridir. Bu durumda son dönemde ekoturizmin gelişmesine neden olmuştur.Artvin'de Kafkasör mevkinde manzaralı bir konaklama için Koliva Otel ve ulaşımı kolay rahat konaklama imkanı sunan Artvin Aparthotel tercih edilebilir.

 

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni