Lahey, Hollanda’nın Amsterdam ve Rotterdam şehirlerinden sonraki üçüncü büyük şehri. Amsterdam, her ne kadar Hollanda’nın başkenti olsa da yönetim merkezi Lahey. Yani hükümet Hollanda’yı Lahey’den yönetiyor. Birçok uluslararası organizasyon da burada. Televizyonlarda ismini sıkça duyduğumuz Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi de burada. Benim dikkatimi ise gezerken gördüğüm parklar çekti. Abartmıyorum ve üzülerek belirtiyorum şehrin üçte biri yeşil alan.
Binnenhof Meydanı, yüzyıllardır Hollanda’nın siyasi yaşamının merkezi olmuş. Parlamento ve hükümet ofisleri hep bu meydanda ya da etrafında bulunuyor.
Vredespleis yani Avrupa Adalet Divanı, kentin aslında bilinirliğinin en önemli simgesi. 1899 yılında inşa edilen bina şehrin en önemli cazibe merkezi. Burada rehberli gezi de yapılıyor.
Sarayın hemen kapısının önünde sembolik olarak ezeli dünya barışı için 2002 yılından bu yana yanan bir ateş bulunmakta.
Burada bir de dünya barışını temsilen üzerindeki tüm ülkelerden getirilmiş taşlar var. İşte Türkiye’den getirilen taş.
Şu anda bana göre Lahey’de görmeniz gereken en önemli yerdeyiz. İnanılmazı yaşamak için Avrupa’nın en büyük yuvarlak panorama resminin yer aldığı Panoroma Mesdag mutlaka görülmeli. Hendrik Willem Mesdag‘ın 1881’de 4 ayda yaptığı 14 metre yükseklikte 120 uzunluğundakiScheveningen’de bulunan sahilleri ve kum tepelerini 360 derece boyama tekniğiyle resmettiği ve olağanüstü bir manzaraya dönüştürdüğü panorama resimden bahsediyorum. Dünyanın en güzel manzaralarından biri olarak kabul ediliyor. Görünce ben de şaşırdım. Çünkü anlatsalar da bu kadar gerçekçi olabileceğini tahmin etmezdim. Gerçi Willem’in panoramayı bu kadar çabuk bitirmesinin sebebinin eşi ve bazı arkadaşlarının da yardım etmesi olduğu söyleniyor. İyi ama bu bir resim, badana değil. Açıkçası bu konuyu ben de pek anlamadım. Manzarada eski yıllara gidiyorsunuz. Plaj hareketli, sahilde balıkçı tekneleri ve aynı anda bir askeri deniz tatbikatı gerçekleşiyor. Yerler ise kumlarla kaplanarak hesaplı bir göz yanılması oluşturulmuş. Bu görüntüyü herkesin görmesi şart. Türkçe rehberlik hizmeti de veriliyor. Bu fotoğraf görsel olarak pek bir şey ifade etmiyor biliyorum. Çünkü çok basit bir makine ile gizli ve çaktırmadan hızlı olarak çektim çünkü burada fotoğraf çekmeye kesinlikle izin verilmiyor. Zaten girişte atılacağınız konusunda uyarılıyorsunuz. Bence şansınızı fazla zorlamayın.
Buraya nasıl geleceğinize gelince, Lahey; Amsterdam’a 50 kilometre uzaklıkta. Arabayla otoyolları kullanarak 45 dakikada, trenle ise bir saatte ulaşabilirsiniz. 15 dakikada bir kalkan tren fiyatı kişi başı 8,3 €. Yalnız tren ile şehir merkezine ulaşmak için Den Haag HS istasyonu yerine Centraal’da inmeniz gerekiyor. Lahey Rotterdam’a ise sadece 30 dakika mesafede. Trenle sadece 25 dakika.
Lahey, banliyöleri olan kuzeyin eğlence merkezi Scheveningen’e 3 kilometre, teknoloji ve bilim başkenti Delft’e ise 6 kilometre uzaklıkta. Vaktiniz varsa buraları mutlaka görmeli 3 şehirli bir plan yapmalısınız. Hatta plana mümkünse Rotterdam’ı da eklemelisiniz. Böyle bir plan için 2 günlük bir sürenin yeteceğini değerlendiriyorum.
Sağlıcakla kalın.