Bakırçay Havzası'nda M.Ö. 5000’lere kadar uzanan geçmişiyle Pergamon Antik Kenti (Akropol) medeniyet tarihinin en eski yerleşim yerlerinden biridir.
İlklerin şehridir. İlk parşömen kâğıt burada yapılmıştır. Parşömen kelimesi Pergamon’dan gelmektedir. İlk hastane (Asklepion), ilk psikoterapi merkezi (müzik ve su sesleri ile), tıp ve eczacılık (yılan simgesi), ilk kütüphane (200.000 eser); Büyük İskender’in generallerinin kurduğu bu antik şehirde ortaya çıkmıştır.
Bergama Antik Tiyatrosu, Anadolu'da bulunan antik çağ tiyatroları içinde en dik olanıdır. Ayrıca zamanında sahne binasının ahşaptan ve portatif olduğu düşünülmektedir. Dik bir yamaç üzerine kurulmuş, Hellenistik dönemin en etkileyici mimari eseridir. Yaklaşık 10.000 kişiye hizmet edebilen tiyatro, 33 derecelik açısı ile dünyadaki antik tiyatrolar içerisinde en dik olanıdır. Bu tiyatro tamamen yamaca yaslı Akropolis şehrinin tiyatrosudur.
Zeus Sunağı ve Athena Tapınağı, Almanya’da Berlin Pegamon Müzesi'nde sergilenmektedir. Geriye kalan kalıntılar bile geçtiğimiz sene UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmiştir.
Günümüz Bergamasının dağ yamacında yer alan antik kente teleferik ile çıkabilirsiniz. Ayrıca kızıl avluyu (dünyanın ilk kiliselerinden) ve Bergama Etnografya Müzesi'ni gezebilirsiniz.
Haa gitmişken; Bergama şehrini dolaşmanızı, küçük esnafları izleyerek çocukluğunuza dönmenizi, esnaf lokantalarından yemek yemenizi, özellikle meşhur çığırtma kebabını tavsiye ederim.