Gezimanya sponsorluğunda İnterrail ile Avrupa turumuzun ilk durağı Selanik. İstanbul’dan otobüs ile Selanik’e geçiyoruz. Saat 22.00’da hareket eden otobüsümüz, sabah 08.00’da Selanik’e varıyor. Belirli tur otobüsleri ve seyahat firmalarının varış durağı olan bir noktadan servis ile şehir merkezine geliyoruz.
Şehir merkezinde son durak Aristoteles Meydanı. Buradan otelimize yerleşip, hazırlığımızı yaptıktan sonra başlıyoruz Selanik’i dolaşmaya... Otel olarak merkezi bir nokta seçilmesi tüm yerlere yürüyerek ulaşılması konusunda oldukça etkili oluyor. İlk olarak meşhur Selanik Böreği ile kahvaltımızı yapıp, yine Yunanistan’ın lezzetli frapesini içtikten sonra gezmeye başlıyoruz. Öncelikle Atatürkümüzün şehrinde Atatürk’ün evini ziyaret ediyoruz. Pazartesi hariç her gün ücretsiz olarak ziyaret edebiliyorsunuz. Atatürk’ün evinde, ona ait eşyalar ve anılarla dolu bir yolculuk yapmak bizi hem çok heyecanlandırıyor, hem de çok duygulandırıyor. Buradan çıkıp evin karşı tarafında yer alan hediyelik eşya dükkanlarından sevdiklerinize güzel hediyeler alabilirsiniz. Ayrıca yine Türklere ait restaurantlarda çay ve ayran içebilirsiniz.
Gezilecek diğer güzel yerler arasında Aristotales Meydanı, Selanik Meydanı ve Kamara Meydanı yer alıyor. Uzun süredir yarıda kalan kazı çalışmaları, şehrin merkezi yerlerindeki yenilenmemiş yapılar ve bakımsız sokaklar şehirde ekonomik krizin izlerini gösteriyor. Bu nedenle Selanik meydanında yapılan kazı çalışmaları nedeni ile çok fazla gezemesekte, Selanik’in ana meydanı olan Aristotales meydanı bu boşluğu dolduyor. Aristoteles Meydanı’ndan sahile doğru indiğinizde 1948’de kurulmuş (adı yunanca olduğu için maalesef yazamıyorum) pastaneden güzel bir dilim tatlınızı alıp banklarda oturarak deniz havası alabilir, sahilde güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Sahili ile biz İzmirli’lere de İzmir’i anımsatmıyor değil.
Buradan Kamara Meydanına doğru yürüdüğümüzde karşımıza kemerli bir kapı çıkıyor ve bu kapının Galerius Kemeri olduğunu öğreniyoruz. Kentlilerin ve turistlerin buluşması noktası olduğu söyleniyor. Kamara Meydanı’na gelmeden isterseniz Tsimiski Meydanı’nda biraz soluklanarak alışveriş yapabilirsiniz. Bize yabancı olmayan çoğu markanın ürünlerini kolaylıkla bulabileceğinizi söyleyebilirim. Bu kadar gezmek yeter birazda deniz havası alalım. Kordon boyu‘nda yürüyüş yapmak bizim için ideal. Selanik gençlerinin hepsi kendini sahildeki bar ve restaurantlara atmış keyif yapıyor. Bizde kordon boyunu yürüdükten sonra Beyaz Kule’ye varıyoruz. Beyaz Kule’ye, çekim yapmamıza izin verilmemesi sebebiyle maalesef giremiyoruz ve bir dahaki sefere diyerek oradan ayrılıyoruz. Ama siz mutlaka Beyaz Kule’den manzarayı izlemeyi ihmal etmeyin.
Buradan çıktıktan sonra Beyaz Kule’ye yakın olan ünlü Aya Sofya Katedrali’ne gidiyoruz. Saat 18.00’da açıldığından fotoğraflarımızı çekip buradan, Rotonda Camii’ne gidiyoruz. Bizans dönemi’nden kalan Manastır’lar, camiler ve yapılar hemen hemen hepsi aynı bölgede yer aldığından gezerken kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Gezimizin sonunda artık karnımız acıkıyor ve Selanik’in meşhur Ladadika Bölgesine giderek karnımızı doyuruyoruz. Burada bir çok taverna bulunuyor. Biz tercihimizi Türkçe menüsü de olan güzel bir restauranttan yana kullandık. Tabii ki Yunanistan deyince akla ilk gelen Yunan Salatası ve Uzo. Yanında da lezzetli deniz ürünlerinden seçiminizi yapabilirsiniz.
Gezi sırasında zorlandığımız tek konu çok sık İngilizce tabelaların olmaması ve yapıların isimlerinin bazılarında İngilizce yazmıyor olması oldu. Farklı dil ve alfabeleri ile sizde sıkıntı yaşamamak için mutlaka haritanızda gideceğiniz yerleri işaretlemenizi tavsiye ederiz. Yolculuğumuz Üsküp üzerinden devam edeceği için ulaşımı tren ile yapmayı düşünüyorduk ancak tren seferlerinin iptal edilmesi nedeni ile otobüsle gitmek zorunda kalacağız. Otobüs için de yine tren istasyonunun arka kısmında yer alan Simeonıdıs Tours ile her sabah 08.30 ile 17.30’da Üsküp’e gidilebiliyormuş. Bizde ulaşımı bu şekilde sağlayacağız. Ulaşımın detaylarını da Üsküp yazısından takip edebilirsiniz.