Makedonya'nın UNESCO Koruması Altındaki Hazineleri

Her ülkenin kendine has doğal güzellikleri vardır. Paha biçilmez doğal güzelliklerin, tarihi yapıların, şehirlerin unutulmaz değerlerinin hem ayrı bir hikayesi hem de ayrı bir anlamı bulunur. İşte bu özel ülkelerden biri olan Makedonya da muhteşem doğal koruma alanlarına, tarihi yapılara ve doğal oluşumlara ev sahipliği yapan yaşayan bir miras.

Denize kıyısı olmayan Makedonya, özellikle UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Ohri Gölü ile adından söz ettirmektedir. Ülkenin en büyüğü ve başkenti olan Üsküp, ortasından geçen Vardar Nehri ile ikiye ayrılır ve özellikle turizm açısından oldukça önem taşımaktadır.

Gelin doğal güzellikleri, yemekleri, tarihi ve kültürü ile adından söz ettiren Makedonya’daki UNESCO koruması altındaki hazineleri birlikte keşfedelim.

 

1. Geçici Listede Bulunan Cave Slatinski Izvor (Slatinski Izvor Mağarası)

Slatinski Izvor Mağarası, Dünya Mirası Listesi’ne girmeye hak kazanmak isteyen Makedonya’daki geçici listenin bir parçasıdır. Bu mağara, hidrografik elementlerin ve mağara dekorların bulunduğu büyük ve doğal bir mağaradır. Slatina köyünün hemen yakınında bulunan mağaranın, son buzul döneminde oluştuğu düşünülmektedir. 2004 senesinde UNESCO geçici listesine dahil olan Slatinski Izvor Mağarası, Makedonya’da keşfedilen mağaraların en büyüğü olma özelliğini taşıyor.

Jeolojik yapısıyla ilgili karakteristik özellikleri açısından yamaçları, çağlayanları, oyulmuş kuru nehir yatakları, nehir terası, sarkıtları, bu mağaranın doğal bir güzellik olmasını sağlıyor. Ayrıca bölünebilir ve aktif bölümleri olan mağara nehri, derin yarıkları, sifon gölü, traverten göletler, mağara çıkışındaki kaynaklar gibi hidrografik unsurları, mağaranın yaşadığının da bir göstergesidir. Makedonski Brod Belediyesi’nden 24 kilometre mesafede yer alan mağara, deniz seviyesinden 495 metre yükseklikte, Slatina ve Treska nehirlerinin birleştiği kısmın sol bölümünde bulunmaktadır.

2. Geçici Listede Bulunan Markovi Kuli Oluşumu

Magmatik ve başkalaşmış kayalıkları içeren jeolojik bir oluşum olan Markovi Kuli, Makedonya’nın güney bölgesinde bulunan Prilep Belediyesi’ne bağlıdır. Markovi Kuli arazisinin biçimi ve elverişli coğrafi konumu, bu bölgenin Tunç Çağı’ndan beri sürekli olarak yerleşim almasına sebep olmuştur. İsmini Sırp Orta Çağ Prensi Marko Mrnjavcevic'ten alan bölge, granit taşlarla kaplı dik tepe ve yamaçlarla çevrilidir.

Markovi Kuli adı verilen kaya oluşumu, kabartma şeklinin muhteşem incelikli heykelini temsil eden çok sayıda, çeşitli soyulma formlarından meydana gelmiştir. Prilep çevresinde benzer oluşumlar görülse de Mariovo’dan Kajmakcalan bölgesine kadar, Markovi Kuli gibi yoğun bir konsantrasyon ve mikro kabartma formlarının çeşitliliği şu ana kadar daha geniş bir atmosferde bir kez daha asla kaydedilmemiş durumdadır.

Bu muhteşem görüntü zenginliği, daha eski zamanlarda oluşan granitsi yapı taşları ile parçalanan metamorfik kayaçlardan meydana gelen arazinin jeolojik bileşimi, iklim ve bitki örtüsü özelliklerinden kaynaklanmaktadır.

3. Geçici Listede Bulunan Archaeo-Astronomical Site Kokino 

Arkeo-astronomik alan olarak bilenen ‘Kokino Bölgesi’ megalitik gözlemevi, eski Yugoslav Makedonya Cumhuriyeti'nin kuzey-doğu kesiminde, Kumanovo köyünün yaklaşık 19 kilometre kuzeydoğusunda ve Kokino köyünün hemen yakınında yer almaktadır. Aslında bu bölge, idari olarak Staro Nagorichane belediyesine ait olan alan, Tatichev kamen adı verilen görkemli kayalık tepenin zirvesinde, doğu-batı yönünde 100 metre ve kuzey-güney yönünde 50 metrelik bir yüzey alanına sahip alandan oluşmaktadır.

Özellikle gün batımında güneşin bu kayalıkların arasından batışını izlemek, kesinlikle ayrı bir zevktir ve Makedonya’ya gidildiğinde ihmal edilmemesi gereken bir aktivite olarak listenizde mutlaka yer almalıdır. Ayrıca tepesi volkanik kayalardan oluşan Kokino, Kratovo-Zletovo volkanik alanına ait olarak bilinmektedir. 

4. Geçici Listede Bulunan Church St. George (Sv Gjorgji) Kurbinovo (Aziz Giorgi Kilisesi) 

Makedonya’da Kurbinovo bölgesinde Prespa Gölü yakınında bulunan Aziz Giorgi Kilisesi, Baba Dağı'nın eteklerinde konumlanmış bir Bizans kilisesidir. Yapılan kazıların göstergelerine göre bu kilise, Bizans İmparatorluğu'nun yönetimindeki 1081'den 1185'e kadar olan yıllarda Komnenos zamanındaki özgün ve eşsiz sanatsal ustalığı temsil etmeyi fazlasıyla başarmıştır.

Bu kilise, Pelister Dağı’nın (Pelister Milli Parkı’nın) muhteşem doğal güzelliklerinin arasında aşağı yamaçlarında konumlanmaktadır. Aziz Giorgi Kilisesi, II. İsaakios Angelos dönemine denk gelen 12. yüzyılda inşa edilmiştir. Kilisenin dekorasyonu, neredeyse tamamen korunmuş olan sunağın kuzey kısmındaki freskteki “Onur masası” (Chesna trpeza) orijinal yazıtına göre 25 Nisan 1191'de başlamıştır. Kurbinovo'da bulunan St. George Kilisesi, Makedonya’da bulunan ulusal bir kültür anıtı olarak tanınmakta ve yasalarla korunmaktadır. 

5. UNESCO Dünya Mirası Listesinde Bulunan Ohri Bölgesi

UNESCO Dünya Mirası Listesi içerisinde bulunan Makedonya’nın Ohri Bölgesi, bu unvanı hak eden nadide doğal güzelliklerinden biridir. Hem doğa hem de kültür mirası listesinde yer alan Ohri, göl kıyısında Avrupa’nın en eski yerleşim bölgelerinden biri olarak bilinmektedir. Doğal bir güzellik olan Ohri Gölü, Tersiyer döneminden yani 65 milyon ila 2.588 milyon öncesi bir devirden kalma fazlaca sayıda endemik tatlı su faunası ve florası için bir sığınak sağlamaktadır.

Bu bölgede, 7. ve 19. yüzyıllar arasında yapılmış, en eski Slav manastırı (Aziz Pantelejmon) bulunmaktadır. Ayrıca Ohri Bölgesi, 11. yüzyıldan 14. yüzyılın sonuna kadar uzanan 800'den fazla Bizans tarzı ikona sahiptir. Muhteşem canlı yaşamı, Bizans kiliseleri ile özel bir konumda bulunan Ohri kenti, doğal güzellikleri ile 1980 senesinde UNESCO Dünya Mirası listesine eklenmiştir. Ohri Gölü ise bu listeye, adını 1979 senesinde yazdırmayı başarmıştır. Özellikle St. Nikola ve Ayasofya Kiliseleri, şehirde en çok ziyaret edilenler arasında haklı yerini alıyor.

6. UNESCO Dünya Mirası Listesinde Bulunan Mavrovo Gölü ve Mavrovo Ulusal Parkı

Temmuz 2021’de Mavrovo Ulusal Parkı ve Dlaboka Reka Beech ormanlarının UNESCO listesine alınması ile bu doğal güzellikler, hak ettiği korunmayı kazanmış oldu. Makedonya’da bulunan üç milli parkın en büyüğü olan Mavrovo Ulusal Parkı, göz alıcı bir göle ve yemyeşil dağlara ev sahipliği yapıyor. İster bisiklet sürün, ister dağa tırmanın, isterseniz kışın kayak yapın; bu muhteşem güzellikler, kesinlikle görülmeye ve UNESCO korumasında olmaya değer nitelikte. Bölgede bulunan köylerde bulunan restoranlarda yerel yemekler tatmak mümkün. Göz alabildiğine 730 kilometre kare alana sahip olan Mavrovo Milli Parkı’nda yaklaşık 100’den fazla miktarda ağaç türü yetiştiği bilinmektedir. Mavrovo Gölü’nde gerçekleşen yürüyüş ve doğa turları, bölgenin güzelliğinin tadını çıkarmaya yetecek türden birkaç aktivite olarak sayılabilir. Ayrıca Zara Lazareski olarak da adlandırılan Mavrovo Kayak Merkezi, ülkenin en keyif alınan kayak merkezlerinden biridir. Tüm bunların yanı sıra Makedonya’nın en büyük yapay gölünün bir parçası olan Mavroro Gölü ve Mavrovo Ulusal Parkı, ülkede görülmeye değer noktalardan biri olarak biliniyor.

Kültürel mirası, eski zamanlarda tecrübe ettiği farklı tarihi, muhteşem doğası, leziz mi leziz etleri, Makedonya’ya özgü şarapları ve Makedonya rakısı ile bu muhteşem ülke, ziyaret edilmeyi bekliyor. İster UNESCO listesinde olsun isterse olmasın, Makedonya’da bulunan birbirinden özel noktalar, kesinlikle ziyaret edilmeyi hak ediyor. Makedonya ile ilgili önemli ve bilinmesi gereken bilgilerden bir diğeri ise ülkemizden giderken vize istenmemesi. Türk vatandaşları, maksimum 90 gün kalacak ise vize gerekmemekte ve sadece geçerli bir pasaport yeterli olmaktadır. Tüm bunların ötesinde, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Üsküp Havalimanı’na bir buçuk saatlik bir yolculuk ile ulaşmak mümkün. Unutmayın, tarihin, doğanın ve kültürün en içten samimi duygularını yaşamak için Makedonya seyahatinizi kesinlikle ertelemeyin.