Agora, antik Atina’daki pazar ve gündelik hayatın merkezi olan mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer. Kelime anlamı “toplanmak ve konuşmak” anlamına gelen Agora, yönetim ve ticaretin yanı sıra sivil kararların alındığı Agora tou Dimou’nun buluşma yeriydi. Tarihte çeşitli spor etkinlikleri ve tiyatro gösterileri de burada düzenlenmiştir.

Agora’nın en ilgi çekici özelliklerinden biri de Archon Basileus’un on sekiz metre uzunluğundaki stoası Royal Stoa’dır. Stoanın tarihi milattan önce altıncı yüzyıla kadar uzanıyor. Hatta Sokrates’in MÖ 399 yılında bu stoada yargılanmış olabileceğine inanılıyor. Felsefenin babası sayılan Sokrates'in yaşadığı yerlere yüzlerce yıl sonra temas edebilmek insanı büyülüyor. 

Antik Agoranın bir diğer önemli noktası Hephaistos Tapınağı. M.Ö 5 yüzyılda yapılmış olan bu tapınak Tanrıça Athena'ya armağan edilmiş. Yapı olarak Pantheon'a benzer özellikler taşıyan tapınağın içinde Herakles'i temsil eden duvar süslemeleri bulunuyor. Bu tapınak günümüze dek gelen tapınaklar arasında en iyi korunmuş olanlardan...

Kutsal Havariler Kilisesi de yine agora içinde mutlaka görmeniz gereken yapılardan. Özellikle dış süslemelerde kullanılan seramikler hayranlık uyandırıcı. 

Andiriou Caddesinde yer alan Agoraya metro hattıyla kolayca ulaşabilirsiniz. Agora keşfinizi tamamladıktan sonra Agora Tepesi’ne çıkan patika yolda keyifli bir yürüyüş yapabilirsiniz. Harika bir manzaraya sahip olan tepede milattan önce beşinci yüzyıldan kalma Hephaistos Tapınağı’nı da görebilirsiniz. 08.00 ve 20.00 saatleri arasında açık olan Agora’ya giriş ücreti yetişkinler için 8 avro iken öğrenciler için 4 avrodur. Uluslararası Müzeler Günü olan 18 Mayıs’ta ücretsiz olarak ziyaret edebilirsiniz.