Kazablanka Gezilecek Yerler

Kazablanka Limanı, Fas'taki limanlardan en önemlisidir. Sadece yerel denizcilik endüstrisi için kayda değer bir liman değil, aynı zamanda dünyadaki en büyük suni liman olarak bilinir. Kazablanka, yüzyıllardır çok fazla trafiğe ve ticarete sahip bir liman olmuştur. 1906 yılında yeni iskeleler ve diğer önemli yapılar üzerine çalışma başlatıldığında bugünkü devasa, modern liman yapısına geçiş yapmıştır.

Küçük gemiler özel bir marinası ve onarım için bir tersanesi olan Kazablanka Limanı, kalabalık bir demiryolu ağı ve çeşitli yolların yakınında bulunduğu için kargoyu verimli bir şekilde nakledebilmektedir. Liman, Moulay Youssef İskelesi yoluyla okyanus unsurlarına karşı korunmaktadır. İskelenin uzunluğu 3.180 metredir ve çapraz iskelesi yaklaşık 1.140 metre uzunluğundadır. Bu nedenle limanı ve gemileri kaba denizlerden veya kuvvetli rüzgarlardan korur.

Birçok turist, Kazablanka Limanı'nı ziyaret ederken son derece zengin bir tarihe ve endüstriye tanık olur. Liman, 2. Hasan Camii’nin de yakınında bulunmaktadır ve bu manzara her yıl çok sayıda turisti cezbetmektedir.

Korniş Bölgesi, şehrin en hareketli ve gözde yerlerinden biridir. Bu bölgeye geldiğinizde, etrafınızı saran palmiye ağaçlarının huzuru ve esintisi eşliğinde güzel tadımlar yapabileceğiniz çok sayıda kafe ve restoran bulabilirsiniz. Ayrıca bölge plajlarıyla da ünlüdür. Yüzmenin tadına bir de Fas’ta varmak isterseniz, bu plajlara güvenle girebilirsiniz. Ancak yüzme konusunda kendinize güveniyorsanız okyanusa açılmanızı tavsiye ettiğimizi söylemekte yarar var. Zira okyanustaki gelgit akıntılarını ve dalgaları hesaba katmanız gerekebilir. Yüksek dalgalar yüzmeyi güçleştirse bile plajların içerisinde yine güvenle kullanabileceğiniz havuzlar bulunmaktadır. Buralarda da yine keyifli vakitler geçirebilir, Akdeniz ikliminin tadını yerel kokteyller ile ikiye katlayabilirsiniz. Keyfinize düşkünseniz ve biraz güneşlenmek istiyorsanız bu bölgeye uğramadan gitmemelisiniz.

II. Hasan Camii şehrin en ünlü camisidir. Fas'taki en büyük camii ve dünyanın en büyük 13. camisi olma niteliği taşır. 210 metre yüksekliğindeki minaresi, dünyanın en uzun minaresi olarak kayıtlara geçmiştir. 1993'te tamamlanan cami, Michel Pinseau tarafından tasarlanmış ve Bouygues tarafından yaptırılmıştır. Minare 60 kat yüksekliğinde bir lazerle kaplı olup, ışığı Mekke'ye yönlendirilmiştir. Atlas Okyanusu’na bakan bir vadide yer alan camide ibadet edenler deniz üzerindeymişçesine dua edebilir. Ancak yapının denize bakan cam bir zemini yoktur. Duvarlar el yapımı mermerden olup tavanı ve süslemeleri sade ama ihtişamlıdır. Azami olarak 105 bin kişi, namaz için bir araya gelebilir. Cami salonunda 25 bin, caminin dışı ise 80 bin kişi ağırlayabilecek kapasiteye sahiptir.

Panoramik meydan, Kazablanka'nın idari merkezini gösterir. Çevredeki binalar, 20. yüzyılın ilk yarısında inşa edilmiştir. Kazablanka'nın bu bölgesi birçok "Art Deco" stilinde binayı barındırmaktadır. Meydanın çevresinde bulunan, altın renkli taşlarla bezenmiş zarif çarşıları ve beyaz cephelerini dikkatlice incelemelisiniz. En çarpıcı binalarından biri, 1930 yılında Sultan olan V. Mohammed tarafından açılan Wilaya'dır. Burası, güzel bir tropikal bahçenin yanı sıra Fransız sanatçı Louis Majorelle'nin resimlerini de barındırır. Meydana 1976'da zaman zaman, muhteşem müzik ve su şovlarıyla ziyaretçilerine görsel şölen sunan bir çeşme ekledi. Kazablanka'nın muhteşem bir manzaralarından birine sahip sadece 50 metre yüksekliğindeki bir kule de yine bu meydanda görülebilir.

Sidi Abderrahman Tapınağı, kıyıda bir kaya üzerine kurulmuş, alçak gelgit sayesinde ulaşılabilen eşsiz yapılardan biridir. Burada sahil boyunca yürüyerek güzel beyaz duvarların bir görüntüsünü yakalamak hoşunuza gidecektir. Ancak yükselen turizm ve gelişen ekonomiyle birlikte bu manzaralı bölgenin etrafına yoğun yatırım yapılması ve otellerin açılmasıyla bu görüntüler de biraz daha silinir hale gelmiştir.

Özellikle Ramazan öncesi burada bir ziyaretçi akını yaşanır. Sidi Abderrahman’ın mezarının bulunduğu bu yere şifa aramaya gelenler çoktur. Kimi bebeğinin olması için, kimi nazar savuşturmak için, kimisi de sıkıntılarının giderilmesi için buraya ziyarete gelir. Ayrıca burada kurban kesen insanlar da olur. Kayalıkların etrafında horoz kesenleri ya da zengin kesimlerden büyükbaş hayvan kesip derisini dağıtanları, işletenleri görürseniz şaşırmamalısınız.

Kazablanka Katedrali veya İsa'nın Kutsal Kalbi Kilisesi, Kazablanka’da bulunan eski bir Roma Katolik kilisesidir. Kilise Fransız mimar Paul Tournon tarafından Neo-Gotik tarzda tasarlandı ve 1930'da inşa edildi. Katedral, Fas'ın bağımsızlığından sonra 1956'da dini işlevini durdurdu ve ziyaretçilere açık bir kültür merkezi oldu.

Büyük Kazablanka Katedrali, şehrin kalbinde şaşırtıcı bir manzaraya sahiptir. Kilise hem tarihi güzelliğiyle hem de mimari olarak çevresi ile uyum içerisindedir. Turistik bir merkez olan ve ziyaretçiler tarafından sıkça uğranılan bu yer, günümüzde fuar ve büyük sergilere ev sahipliği yapmaktadır.

Kazablanka görülmeye değer çeşitli ilgi çekici merkezlerle doludur. Şehirde yaşayan 3.500.000'den fazla insanın olduğu bir ortamda, her şeyin düzenli bir halde tutulmasını sağlamak için yerel hükümet tarafından çok iş yapılmaktadır. Mahkama du Pacha da devlet düzenlemelerinin yapıldığı göz alıcı binalardan biridir. Mahkama du Pacha'nın inşaatı 1948'de başlamış ve 1952'de sona ermiştir.

Mahkama du Pacha'nın bir turistik cazibe merkezi olarak gösterdiği tek sorun, düzenli kullanımda olması nedeniyle binanın iç mekanlarına erişmenin zor ya da imkânsız olmasıdır. Yine de, bina etkileyici bir mimariye sahip olduğu için durmak ve birkaç resim çekmek için harika bir yerdir. Binanın adı, binanın işlevini göz önünde bulundurularak "Paşa Adliyesi" olarak tercüme edilebilir. Giriş yapacak kadar şanslıysanız, içeride zengin mobilyalar ve kaplamalar keşfedeceksiniz. Tavan oymaları sedir ağacından yapılmış olup iç dekorasyonda rastlanabilen çok renkli sıva ve polikrom mozaikler ile mükemmel şekilde uyum içindedir. Bu yüzden Mahkama du Pacha'yı ziyaret edin ve albümünüze birkaç iyi fotoğraf ekleyin.

Etkileyici Notre Dame de Lourdes Kilisesi çok belirgin Avrupalı ​​etkilere sahiptir ve Kazablanka şehrinde bulunan çoğu cazibe merkezleriyle çarpıcı bir karşıtlık içindedir.

Notre Dame de Lourdes Kilisesi, 1956 yılında tamamlanmış olduğundan çok eski bir bina değildir. Kilisenin göze en çok çarpan özelliği, kapılarına dayanan ve en üst noktasına bağlanmış küçük bir haçtır. Bu özellik, kilisenin en dikkat çekici mimari armatürlerinden biridir. Kilisenin nefes kesici vitrayları da görülmeye değerdir. Açık havadar iç mekan bu vitraylı pencerelerden filtrelenen renkli ışık demetleri ile aydınlanır. Sonuç o kadar göz kamaştırıcıdır ki Notre Dame de Lourdes Kilisesi unutulmayacak bir kareyle zihninizde yerini alır. Dışarıda, küçük ama çekici bir tapınakta mum yakmayı bekleyen bir dizi insan bulabilirsiniz.

Kazablanka, ziyaretçilerin dinlenip rahatlamak için zor zaman buldukları büyük ve yoğun bir şehirdir. Herhangi bir büyük şehirde olduğu gibi biraz merkezden uzaklaşmak isterseniz Kazablanka'nın hemen güneyinde bulunan çarpıcı Boulaouane Kasbah'a yolculuk edin.

Kasbah, bölgedeki barış ve istikrarı artırma çabalarının bir parçası olarak 1710'da Moulay İsmail tarafından inşa edildi. Aslında, Fas'taki Boulaouane Kasbah'ı ziyaret etmenin en iyi yanlarından biri, on metre yüksekliğindeki kulenin tepesine çıkabilmenizdir. Uzun ve sarmal bir tırmanışın ardından ulaşabileceğiniz bu noktadan nefes kesici bir manzarayla karşılaşacaksınız. İnanılmaz derecede huzurlu olan bu yer için yerli halk her şeyden kaçış yeri der.

4, rue Ahmed Chaouki, Palmier’de bulunan Kadın Dayanışma Derneği Hamamları, kırmızı taksilerle ya da Wafasalaf tramvay istasyonundan ulaşabileceğiniz kolay bir mevkide bulunur. Hamamlar pazartesileri hariç sabah 08.00 akşam 21.00 arası hizmet vermektedir. Ancak pazartesi günleri akşam 18.00’e kadar açıktır. Fas kültürünün bir parçası olan hamamlarda şifalı Akdeniz sularıyla rahatlayabilir ve güzel bir gün geçirebilirsiniz. Derneğin böyle bir hizmette bulunması, kadınların da sosyal ve ekonomik hayatın bir parçası olmasını sağlamakta ve kadınlara çocuklarıyla daha güzel bir gelecek için istihdam alanı yaratmaktır. Hamamlara giriş ücreti 40 dirhemdir.