Afrika’nın en güneyindeki kent Cape Town, özgürlük mücadelelerine konu olmuş tarihi bir kent olmasının yanı sıra doğal güzellikleriyle ünlü harika bir destinasyondur. Kentte gezilip görülmeye değer onlarca tarihî eser ve tabiat harikası bulunuyor.

Cape Town Gezilecek Yerler

Cape Town’da Güney Afrika tarihini anlamanıza yardımcı olacak ve bölgenin doğal güzelliklerini keşfetmenizi sağlayacak çok sayıda gezilecek yer bulunuyor. Şehrin simgesi olarak bilinen Masa Dağı, kentin gelişen şarap endüstrisinin kalbi Constantia Vadisi, kentin önemli turizm limanlarından V&A Waterfront, muhteşem Afrika penguenleri sürülerine ev sahipliği yapan Boulders Plajı, binlerce sayıda endemik türe ev sahipliği yapan Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi, Nelson Mandela’nın yıllarca hapis yattığı Robben Adası, Güney Afrika’nın en güneydeki ucu Ümit Burnu, renkli evleriyle ünlü göçmen mahallesi Bo-Kaap, ülkedeki en eski bina Ümit BurnuKalesi ve okyanus altı vahşi yaşam formlarının sergilendiği Two Oceans Aquarium hakkında detaylı bilgileri rehberimizin devamında bulabilirsiniz.

Masa Dağı (Table Mountain)

Table_mountain_cable_way_with_lions_head.jpg

Şehrin en tanınmış simgesel yapısı olan Masa Dağı, şehir merkezinin güneyinde yer almaktadır. Adını eşsiz, düz tepeli şekliyle kazanmış olan Masa Dağı Ulusal Parkı, Boulders Plajı ve Ümit Burnu gibi diğer turistik yerleri de kapsayan en popüler cazibe merkezidir. Masa Dağı’nı tecrübe etmek için sayısız alternatife sahipsiniz. Maceraperest gezginler dağ boyunca uzanan parkurlarda zirveye tırmanabilirler. Ancak bölgenin hava şartlarından dolayı yürüyüşünüz çamurlu geçebilir. Bu nedenle teleferikle dağa çıkabilirsiniz. Bu asma teleferikler 360 derece dönerek yolculara şehrin ve okyanusun muhteşem manzarasını sunuyor. Teleferiğin gidiş dönüş ücreti yaklaşık olarak 175 Güney Afrika randı’dır. Masa Dağı fotoğraf tutkunlarının harika manzaralar yakalayabileceği mükemmel bir destinasyondur.

Constantia Vadisi

slideshow-home-8.jpg

Güney Afrika günümüzde gelişen bir şarap endüstrisine sahiptir. Ülkedeki şarap imalatının başladığı Constantia Vadisi ise şehir merkezinin güneyinde yer almaktadır. Bölge şarap imalathanelerine ek olarak meşe ağaçlarının sıralandığı sokakları ve çarpıcı tarihi konaklarıyla ünlüdür. Buradaki en eski bağ olan Groot Constantia’da üretilen tatlı şaraplar Napolyon Bonapart ve Jane Austin gibi isimler tarafından beğeniyle karşılanmıştır. Birbirinden güzel şarapları tadım odalarına deneyebilir harika manzaraların tadını çıkarabilirsiniz. Vadiyi gezmek için bir araca ihtiyacınız olabilir ancak sadece çevredeki manzaraları incelemek istiyorsanız yürüyerek de gezebilirsiniz. Bölgedeki diğer dokuz şarap evini ziyaret etmek ve şarap tadımı etkinliklerine katılmak için turlara katılmanız gerekiyor. Sevdiklerinize hediye olarak Güney Afrika şarabını almadan dönmeyin.

Victoria & Alfred Waterfront

The-Victoria-and-Alfred-Waterfront.jpg

Victoria & Alfred Waterfront günün her saatinde etkinliklerle dolu bir cazibe merkezidir. 19. yüzyılın sonlarında Kraliçe Victoria’nın ikinci oğlu Alfred tarafından inşa edilen bu hareketli liman, yüzyıllardır Avrupalı denizciler için bir durak yeri olmuştur. Günümüzde önemli bir turizm noktası haline gelen liman hem Masa Dağı hem de Atlantik Okyanusu’nun eşsiz manzaralarına hâkimdir. Burada çeşitli alışveriş merkezleri ve restoranlarda vakit geçirebilir, dilerseniz Two Oceans Aquarium gibi cazibe merkezlerine de girebilirsiniz. Akvaryumda balina izleme turlarına katılabilirsiniz. Harika günbatımı manzaralarına sahip bu yerde, güneş battıktan sonra gemilerde düzenlenen eğlence etkinliklerinde güzel müzikler ile eğlenme fırsatına sahip olabilirsiniz. Cape Town Harbor Metrorail İstasyonu’ndan toplu ulaşımla buraya ulaşabilirsiniz.

Boulders Plajı

SAM_1275-1080x720.jpg

False Bay’de yer alan bu muhteşem kumsal, adını özel koylara ve huzurlu kıyı şeritlerine sahip devasa kayalıklardan almıştır. Atlantik dalgalarından daha sıcak sulara sahip Boulders Plajı’nda yüzmek Clifton veya Camps Bay’de yüzmekten daha davetkârdır. Harika manzaralara sahip olmasının yanı sıra en çekici özelliği giderek büyüyen Afrika penguenleri kolonisine ev sahipliği yapmasıdır. Penguenlere fotoğraflarını çekecek kadar yakın olabilirsiniz. Masa Dağı Ulusal Parkı’nın bir parçası olan Boulders Plajı Cape Town şehir merkezinin yaklaşık 26 km güneyinde bulunuyor. Simon’s Kasabası yakınında bulunan plaja metro ile ulaşabilirsiniz. Geliri Masa Dağı Millî Parkı için harcanan plaja girmek için yetişkinlerin 40 ZAR, çocukların ise 15 ZAR ödemesi gerekiyor.

Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçeleri

fixedw_large_4x.jpg

Masa Dağı’nın doğu yamacında yer alan Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçeleri, her yıl dünyanın dört bir yanından 89 hektarlık bahçeleri keşfetmeye gelen binlerce turisti ağırlamaktadır. Kirstenbosch, birçoğu nadir veya tehdit altında olan 7000’den fazla endemik türe ev sahipliği yapmaktadır. Bahçede rengârenk bitkilerin yanı sıra göz alıcı heykeller de bulunuyor. Çarpıcı ve bakımlı yollara sahip botanik bahçesini gezmeye başlamadan önce Kirstenbosch ofisinden bir harita alarak bu çiçek cennetini vakit kaybetmeden gezebilirsiniz. Bahçeleri saat 08.00 ve 18.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Yetişkinler için giriş ücreti 40 ZAR iken on yedi yaşından küçükler için 10 ZAR’dır. Masa Dağı’nın mükemmel manzarasının eteklerinde yemyeşil doğayla baş başa kalacağınız bu Cape Town harikasını mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Robben Adası

Thamm-RobbenIslandferry.jpg

Table Bay’deki Robben Adası, yaklaşık 400 yıldır acımasız bir hapishane olarak kullanılıyordu. Nelson Mandela’nın ırkçılığın yoğun olduğu dönemlerde 18 yılını burada küçük bir hücrede geçirdiği biliniyor. Günümüzde UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan ada Güney Afrika tarihi ile ilgilenen herkesin gitmesi gereken bir yer. V&A Waterfront’tan adaya yapılan turlar yaklaşık 30 dakika ila 1 saat arasında sürüyor. Ziyaretçiler yüksek güvenlikli hapishaneyi, Mandela’nın kaldığı hücreyi ve mahkûmların zorla çalıştırıldıkları kireç ocağını gezebilirler. Turun belki de en can alıcı kısmı tur rehberlerinin eski mahkûmlardan oluşmasıdır. Robben Adası’ndaki acı tecrübelerini paylaşan rehberler sayesinde Nelson Mandela’nın özgürlük mücadelesini daha iyi anlayabilirsiniz. Ada turları için önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.

Ümit Burnu

Cape_Point_steps-1024x682.jpg

Cape Town’a yaklaşık 60 km uzaklıkta bulunan Ümit Burnu, Masa Dağı Millî Parkı’nın en güney ucunda yer alır ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki en zengin flora alanlarından biri olan Cape Floral Bölgesi’nin bir parçasıdır. Afrika Kıtası’nın en güneyindeki nokta olan Ümit Burnu’nda 250 kuş türünün yanı sıra Afrika geyiği, Cape zebrası, çeşitli sürüngenler ve babun kabileleri bulunuyor. Fotoğraf meraklıları için bulunmaz bir cennet olan burada, deniz fenerine çıkarak harika manzaralar yakalayabilirsiniz. Burada birçok aktivite yapabilirsiniz. Balinaları gözlemleyebilir, sahildeki gemi enkazlarını inceleyebilirsiniz. Hint ve Atlantik okyanusu sularının karıştığı bu harika destinasyonu mutlaka ziyaret etmelisiniz. Ümit Burnu’na gelirken yol üzerinde müthiş penguen manzaralarına tanık olurken sörf tutkunlarının inanılmaz gösterilerini izleyebilirsiniz.

Bo-Kaap

Boe-Kaap.jpg

Malay Mahallesi olarak bilinen Bo-Kaap, Cape Town merkezinden çok uzakta olmayan renkli bir yerleşim yeridir. Parlak boyalı benzersiz evler ve bazıları 18. yüzyıla dayanan Arnavut kaldırımlı sokaklar ziyaretçiler için muhteşem fotoğraf manzaraları yaratıyor. Bo-Kaap, Müslümanların cami ve türbelerine sahip olmasının yanı sıra Bo-Kaap Müzesi’yle bölgedeki İslam yaşantısını yansıtan çok kültürlü bir mahalledir.

Müze’de dönemin Cape Town evlerinde bulunan 19. yüzyıl mobilyalarını da görebilirsiniz. Müze’nin giriş ücreti 10 ZAR’dır. Yürüyerek kolaylıkla keşfedebileceğiniz bu şirin mahallede genellikle Malezyalı ve Endonezyalı göçmenler yaşıyor. Cape Town’da kolaylıkla fark edilen Signal Tepesi’nin eteklerinde yer alan Bo-Kaap’a kent merkezinden taksiye binerek ulaşabilirsiniz. Akşam saatlerinde ziyaret ediyorsanız dikkatli olmanızda fayda var.

Ümit Burnu Kalesi

Castle_of_Good_Hope_Craig_Howes-1024x683.jpg

Cape Town’ın kalbindeki bu yıldız şeklindeki kale, Güney Afrika’daki en eski binadır. Ülkedeki yaşayan en eski sömürge binası olan bu kale, Dutch East India Company tarafından gemilere malzeme temini için 1666 yılında inşa edilmiştir. Cape Town’daki Hollanda sömürgesinin yönetim ve askeri merkezi olarak kullanılan kale, birkaç müzeye de ev sahipliği yapıyor. Askeri Müze’de kent tarihi hakkında bilgi edinirken Iziko Müzesi’nde tarihî tabloları ve antika mobilyaları inceleyebilirsiniz. Ziyaretinizi işaret topunun patlatıldığı anahtar töreni saatlerine denk getirirseniz sizin için ilgi çekici olabilir. Ümit Burnu Kalesi her gün sabah 09.00’dan akşam 16.00’ya kadar açıktır. Anahtar törenleri her sabah 10.00’da ve öğlen saatlerinde gerçekleştiriliyor. Kaleye giriş ücretleri yetişkinler için 28 ZAR, çocuklar için 12 ZAR’dır.

Two Oceans Aquarium


 

Eğer Cape Town’ı çocuklarla ziyaret ediyorsanız Two Oceans Aquarium mutlaka gezmeniz gereken yerlerden biri. Atlantik ve Hint okyanuslarının buluşma noktası olan V&A Waterfront’ta yer alan bu akvaryumda penguenler, köpek balıkları ve kaplumbağalar dâhil olmak üzere 3.000’den fazla canlı bulunuyor. Bu iki okyanusta yer alan farklı vahşi yaşam türlerine tanık olabilirsiniz. Akvaryum yedi farklı sergiden oluşmaktadır. Bunlardan en ilgi çekici olanları üç adet dişi köpek balığının yaşadığı Predator Exhibit, Afrika siyah ayaklı penguenlerinin yaşadığı River Meander Exhibit ve güneş ışığında parlayan gümüş balığı sürülerine ev sahipliği yapan Kelp Forest Exhibit’tir.

Her gün saat 18.00’e kadar hizmet veren akvaryumun giriş ücreti yetişkinler için 100 ZAR, çocuklar için 50 ZAR’dır.