İstanbul, Bizans ve Osmanlı’dan gelen bir mutfak kültürüne sahiptir. Ancak geleneksel yemeklerin çoğu unutulmuş ve yerini yenilerine bırakmıştır. İstanbul Türkiye’nin bir buluşma noktası olarak her bölgeden lezzetleri bir arada sunar. Kentin mutfak kültürü dönemlere göre değişse de bazı lezzetler her zaman popülaritesini korumuştur. İstanbul’da son 20 yılda Güneydoğu Anadolu bölgesine has kebapçılar ve restoranlar oldukça popüler hale gelmiştir. Kent mutfağı bölgeler arası değişiklik gösterir.
İstanbul kültürü denilen olgunun yerini Anadolu kültürüne bırakması İstanbul kültürünün sınırlarını iyiden iyiye daraltmış ve mutfağı da etkilemiştir. Ancak bunun avantajlı bir yanı varsa o da Türk mutfağının tüm lezzetlerinin bir arada sunulmasıdır.
Bunun yanında kentte Asya ve Avrupa mutfağından restoranlar başta Yunanistan, Çin ve Fransa olmak üzere yerini alır. Amerikan kültürünün bir etkisi olarak fast-food son yıllarda önemli ölçüde yaygınlaşmıştır. Öyle ki İstanbul caddelerinde ardı ardına döner, hamburger, pizza, lahmacun, dürüm, sandviç, tost ve sosisli gibi ürünler satan fast-food dükkânları görülebilmektedir.
İstanbul Osmanlı - Türk mutfağının yanı sıra dünya mutfağının en güzel örneklerini bulabileceğiniz bir metropol. Yemek ve eğlenmek konusunda sınır tanımayan İstanbul’da aradığınızı bulamamanız pek mümkün değil. Bu yazımızda İstanbul’un en güzel Rum meyhanelerinden, en eski pastanelerine pek çok eşsiz mekâna konuk olacağız. Yunan salatası, ahtapot & kalamar ızgara, bekri meze, susamlı saganaki, çıtır karides, lakerda, galaktopoureko, farsala gibi Yunan mutfağının nadide lezzetlerini tadabileceğiniz İstanbul Rum meyhaneleri arasında sayabileceğimiz meyhaneler: Eleos Restaurant-Taksim, Barba Vasilis-Balat, Kydonia-Kuruçeşme, O Maestros-Arnavutköy, Neşemore-Etiler, Ela Maçka Taverna-Maçka, Süreyya Teras-Beyoğlu, Zorba Taverna-Gayrettepe, Giritli Restaurant-Sultanahmet…
Sofrada rakıyı balıkla sevenler, deniz kenarında balık yemek isteyenler, arkadaşlarla kutlamaları salaş balık restoranlarında yapmaktan hoşlananlar için İstanbul’un çeşitli kıyı semtlerindeki meşhur balık restoranlarını sıraladık; Çengelköy’ün boğaz manzaralı mekanı Kuleli Yakamoz Restaurant, meze çeşitliliği ile ünlü Cunda Balık - Bostancı, ambiyansı ile göz dolduran Mythos, tatlısı ve balığı ile ünlü Set Balık Lokantası - Kireçburnu, şefin yemek çeşitleri ile bilinen Lacivert Restaurant - Anadolu Hisarı, uygun fiyatlı yüksek puanlı mekan Tuzla Balıkçısı, çay bardağında rakı servisi ile sevilen ve tercih edilen Akın Balık - Karaköy İstanbul balık lokantalarının başlıcalarıdır. Bu mekanların en beğenilen mezeleri ise Ege otlarından oluşuyor. Deniz börülcesi, deniz fasulyesi, kaya koruğu, radika, istifno, hardal otu, mühliye, zoho, labada, sirken otu, kaz atağı, gerdeme, gelincik, madımak, tarla börülcesi, cibes otu, popules, akkız, girit yahni, ebe gümeci ve su teresi rakı-balık sofrasına en çok yakışan mezeleri oluşturur. Deniz levrek, çipura, tekir, karagöz, sargoz, fangri, mırmır, palamut, kalkan, lüfer, dil balığı, lipsoz menüde bulabileceğiniz balık çeşitlerinden sadece birkaçı.
Milli servetimiz, ocakbaşı et lokantaları ailecek hafta sonlarımızı seferber ettiğimiz lezzet mekânlarındandır. Ocakbaşının bin bir türlüsü İstanbul’un çeşitli semtlerinde efil efil tütmektedir. Kebap deyince ilk akla gelen yerlerden Zübeyir Ocakbaşı - Taksim, Kurtuluş’un en bilinen yeri Adana Ocakbaşı, manzarasına kebap kokusu sinen Ali Ocakbaşı - Karaköy, paşa kebabı, ciğer şiş ve çöp şişin koşulsuz adresi Tahtasaray - 4. Levent, kuzu eti mengalda güzel Çınaraltı Mangalbaşı - Altıntepe, Asmalımescit’te bir kebapçı Yirmibir Kebap İstanbul’un ocakbaşı mekanlarıdır.
İstanbul, Çin mutfağından pek çok örneği bulabileceğiniz bir şehir. Wonton çorba, Çin böreği, Çin mantısı, edamame, ördek dürüm, Kung Pao tavuk gibi Çin mutfağına özgü yemekleri yiyebileceğiniz mekanlar: Çin Büfe - Taksim, P. F. Chang’s - Ataşehir, Shang Palace - Beşiktaş, Far East - İstinye, Great Dong Fang - Şişli, Nu Noodle - Cihangir bazılarıdır.
İstanbul’da kahvaltı demek, arkadaşların hafta sonu görüşmesine bir vesile, bunaltıcı iş günlerine bir nefes, çeşitlerin bol, tatların iştah açıcı olduğu mekânlar demek. Kahvaltı için en bilinen adresler ise Beşiktaş ve Kadıköy olsa gerek. Ancak İstanbul’daki tüm semtler kahvaltı için en güzel mekânlara ev sahipliği yapıyor diyebiliriz. Kahvaltıcıların en meşhurlarından söz etmek gerekirse: The Crepe Escape - Suadiye, Big Chef’s - Tarabya, Van Kahvaltı Evi - Cihangir, Mangerie - Bebek, Brasserie Polonez - Caddebostan, Happy Moon’s - Suadiye, Huqqa - Kuruçeşme, Chilai - Bebek, Nar Rooms - Karaköy bunlardan bazılarıdır.
İstanbul’un en eski pastaneleri ise hem kültürümüzün hem tarihimizin en tatlı tanıkları. 1923’ten beri hayatımızda Baylan Pastanesi - Kadıköy, Beyaz Fırın - Erenköy, Pelit Pastanesi - Osmanbey, İnci Pastanesi - Beyoğlu, Görgülü Pastaneleri - Kızıltoprak, Savoy Pasta Evi - Beyoğlu en çok bilinen tarihi pastanelerimizdir.
İstanbul deyince sokak lezzetlerini göz ardı etmek olmaz. Tantunisinden kumpirine, işkembesinden kokorecine kadar çeşit çeşit sokak lezzetine ne gece ne gündüz kayıtsız kalamıyoruz. Bu lezzetler yılların, sokakların, damakların hep birlikte oluşturduğu bir kültür esasında. İşkembecilerin en güzeline Beyoğlu Balık Pazarı içindeki Cumhuriyet’te, ıslak hamburger, sosisli ve dönere Taksim Meydanı’ndaki Bambi ve Kızılırmak’ta, kokoreç ve midye dolmaya Şampiyon’da, bol malzemeli, enfes tantuniye Karaköy'deki Karaköy Tantuni'de ulaşabilirler. Kumpir ve waffle için Ortaköy’e, balık ekmek için Eminönü’ne, dondurma için Moda’ya gitmenizi tavsiye ederiz.