Szentendre
Szentendre Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Szentendre, 18. yüzyılda Sırp nüfusun çoğunlukta olduğu bir kasabadır. Fakat 19. yüzyıldaki “tek çocuk” politikasıyla Sırp nüfusu düşmüş, bu düşüşü etnik Alman topluluğu da izlemiştir. 19. yüzyıl sonu ile birlikte Macarlar baskın grup haline gelmiş, Sırp ve Almanları asimile etmişlerdir. 2001’deki sayıma göre 22.747 kişilik nüfusun yalnızca 225’ini Alman, 100’ünü Sırplar oluşturmaktaydı.
Bölgede Osmanlı’nın hâkim olduğu dönemde nüfus yoğunluğu oldukça seyrekleşmiştir. Osmanlılar bölgeden çıkarıldıktan sonra yabancılar buraya yerleşmiştir. Kasabanın Arnavut kaldırımlı sokakları, güzel kiliseleri, barok mimarisi ve Akdeniz atmosferi refahı yüksek bir yerleşim oluşturmaktadır.
Büyük Türk Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu’ndan kaçan Sırplar Macaristan’a sığınmıştır. Bu toplu göç ile Sırplar şehre kalıcı izler bırakmışlardır.
Tarihi mimarisi ve kolay ulaşım yolları ile Szentendre; kafeleri, restoranları ve hediyelik eşya dükkânları ile ziyaretçiler için ilgi çekici özelliklere sahiptir. Müzeleri, galerileri ve sanatçıları ile ün salmıştır.
Szentendre Nerededir?
Szentendre’ye Nasıl Gidilir?
Szentendre’ye tren ile devlet demir yolları (MAV) ile değil, Budapeşte’deki Batthyány tér'den (Kırmızı metro hattı) HÉV banliyö demiryolu hattı ile ulaşmak mümkündür. Trenler perondan her 10 ile 30 dakikada bir ayrılmaktadır.
Budapeşte’nin Újpest-Városkapu durağından otobüs seferleri düzenlenmektedir. Yolculuk yaklaşık 25-30 dakika sürmektedir. Ayrıca Tuna Nehri’nin büküldüğü bölgedeki kasabalardan da doğrudan seferler bulunmaktadır. Esztergom yaklaşık 1,5 saat; Visegrád ise yaklaşık 45 dakika sürmektedir.
Mayıs ve eylül ayları arasında Budapeşte Vigadó Meydanı ve Batthyány meydanından hizmet veren nehir botları ile Szentendre’ye ulaşım sağlanmaktadır. Nisan ve ekimde ise tekneler cumartesi ve pazar günleri işletilmektedir.
Szentendre’de Görülecek Yerler
Kasabanın banliyö tren istasyonunda BKVKentsel Toplu Taşıma Müzesi’ni görmek ve eşsiz bir deneyim yaşamak mümkündür. 1914 yılında inşa edilmiş banliyö evlerinden biri müzeye dönüştürülmüştür. Banliyö tren araçlarının, tramvayların ve diğer araçların muhteşem koleksiyonunun sergilendiği müzede, Macaristan’ın başkentinin ve diğer şehirlerin ulaşım öyküsü de görülebilir. Müze 1992 yılında ziyarete açılmıştır. Beş sergi odasının bulunduğu müzede ulaşım geçmişi hakkında aydınlatıcı bilgiler verilmektedir.
Belgrad Katedrali ise Meryem Ana’ya kutsanmış, Szentendre kiliseleri arasında en süslü ve en görkemli olanıdır. 1960 yılındaki yenileme çalışmalarında ortaya çıkarılan bilgiye göre çan kulesi 1732-1734 yılları arasında inşa edilmiştir. 48 metre yüksekliğe sahip kule, Szentendre’deki en yüksek çan kulesi olma özelliğine sahiptir. Tapınak ve sunak bölümü, 1777 ile 1781 yılları arasında Syrmialı ünlü ressam Vasul Osztoic tarafından yapılmıştır. Sunak, boyalı, oymalı ve dev ikonaları ile dikkatleri üstüne çeken bir bölümdür.
Lázár cár Meydanı, 1778 yılında oyulmuş, Korint bir sütun üstünde duran düz bir demir haç Lázár cár tér’in görülebileceği bir yerdir. Meydan, 1970 yılında, Tuna Nehri kenarındaki evlerin yıkılmasından sonra kurulmuştur. Lazar Çarmıh, geleneğine sahip çıkan Sırplar için halen bir haç yeri olma özelliğine sahiptir.
Kasabanın Ana Meydan’ı, kartpostal ve seyahat rehberlerine konu olmuş bir yerdir. Meydan’da bulunan her evin kendine özgü bir geçmişi bulunmaktadır. Orta Çağ’dan itibaren Buda, Visegrád ve Pilis'in yolları burada kesişmiş ve burası kentin en önemli kültürel ve ekonomik merkezi haline gelmiştir. Meydanın doğusunda bulunan büyük eski ticaret evi, Szentendre Sanat Galerisi’nin geçici sergilerine ev sahipliği yapmaktadır. Mikro Mucizeler Müzesi’nde ise iğnenin gözünden geçen develer gibi ilginç şeyler görülebilir.