Dünyanın öteki ucunda, üstelik öteki yarımküresinde büyük mü büyük bir şehir Buenos Aires... Bulunduğu bölgenin en önemli merkezlerinden. Ziyaretçisi pek bol. Ama biz pek tanımıyoruz sanki? E kolay mı? 12250 km yol, 18 saatlik bir uçuş, 5 saatlik zaman farkı, ateş pahası biletler… Ha dedin mi gidilmez. Gidince de tadını tam çıkarmak gerek. İşte Buenos Aires’i hakkıyla deneyimleyebilmeniz için 10 denenmiş ve onaylanmış tavsiye!
1. Gidiş döneminizi iyi seçin
Malum, Arjantin güney yarımkürede bulunuyor. Biz burada kışın en dondurucu günlerini yaşarken, onlar cıvıl cıvıl yaz güneşinin keyfini sürüyorlar. Dolayısıyla kışın iç karartıcı günlerinde kendinize bir boş zaman bulabilirseniz Buenos Aires’e gitmek için bundan daha iyi bir fırsat olamaz! Örneğin yılbaşını, 30-33 derece sıcakta, şort ve tişörtler içinde kutlamak ilginç bir deneyim olabilir. Bizim kar ve soğukla özdeşleştirdiğimiz yılbaşı çamlarını ve süslerini yaz sıcağının kavurduğu bir şehirde görmek insanı afallatıyor.
Bunun dışında Buenos Aires; festival ve şenlikler şehri. Şehirde yıl boyunca düzenlenen etkinliklere (örneğin tango festivaline) denk gelirseniz çok eğlenebilirsiniz. Şehrin etkinlik takvimi için resmi bir sayfa oluşturulmuş. Gideceğiniz dönemde herhangi bir etkinlik düzenlenip düzenlenmediğini şu siteden sorgulayabilirsiniz: http://festivales.buenosaires.gob.ar/es/home
2. Tango’yu bir de doğduğu topraklarda izleyin
Buenos Aires, tangoyu bağrından çıkaran kent. Kuşkusuz, tango öğrenmek isteyen için de tango izlemek isteyen için de olabilecek en doğru yer. Bu dans, şehrin her yanına sinmiş. Her yerde bir iz bırakmış. Her yer tango okulları, tango figürleri, tango gösterisi sunan salonlar ve tango yapan çiftlerle dolu. Çoğu yerde bilhassa akşamüzeri meydanlarda küçük tango gösterileri yaparak izleyenlerden bahşiş toplayan çiftler görebilirsiniz. Daha profesyonel, daha şık bir deneyim isterseniz, şehirde özel tango gösterileri sunan salonlar var. Akşam yemeği de servis eden bu salonlarda ülkenin en ünlü dansçıları sahne alıyor. Buralarda danslara teatral yorumlar da katılabiliyor. Ama gerçek tangonun sokaklarda ve varoşlarda doğduğunu unutmayın!
3. Dünyanın en coşkulu taraftarlarının içine karışın
Arjantinlilerin futbol aşkı nasıl tarif edilir ki? 7’den 70’e bütün halk futbol âşığı bu ülkede ve ülkenin en önemli kulüpleri Buenos Aires’te kurulmuş. Sarı-lacivertli Boca Juniors takımını bizim Fenerbahçe’ye benzetmemek mümkün mü? River Plate ile aralarında bir ezeli rekabet var ki sormayın gitsin! River Plate bu durumda Galatasaray oluyor… Independiente ise kesinlikle Beşiktaş… Boca’nın meşhur stadı La Bonbonera’da bir karşılaşma izlemeden dönmek büyük kayıp olur. Ne yapın edin, Buenos Aires’te futbol coşkusunu yaşayın.
4. Ete doyun
Arjantin’de hayvancılık çok gelişmiş durumda. Ülkenin uçsuz bucaksız ovalarında otlayan hayvanlar pek semiz, etleri pek leziz. Bundan dolayı mutfakları da kaçınılmaz olarak et ağırlıklı. Buenos Aires’te de şehrin her yanında et lokantaları göze çarpıyor. Bol keseden servis edilen etler damak çatlatan cinsten! Bir tabakta 500 gr et servis edilmesi bu ülkede hiç de şaşılacak şey değil! Sakın çok görüp porsiyonları ufak istemeyin. İnsan yemeye doyamıyor! Kimi et restoranları porsiyon olarak servis yaparken, kimileri açık büfe usulü çalışıyor. Ocak başına gidiyorsunuz; istediğiniz et türünden, istediğiniz köşeyi, istediğiniz miktarda kestiriyorsunuz. Ne yerseniz yiyin, ödenen hesap sabit oluyor. Kısacası, Arjantin’de ne yenir sorusunun yanıtı iki harfte saklı: ET!
Tabii Arjantin mutfağı bununla da sınırlı değil. Etin yanı sıra zeytincilik ve bağcılık da çok meşhur. Ünlü Fransız marklarına taş çıkartan şarapları var Arjantinlilerin. Bunun dışında, “dulce de leche” dedikleri tatlıyı Buenos Aires’te her yerde bulabilirsiniz. Roma ve Maraş dondurmalarını aratmayan muhteşem dondurmalar da tadacaksınız Buenos Aires’te.
5. Alışverişe farklı bir boyut katın
Arjantin’de hayvancılık gelişmiş demiştik. Dolayısıyla dericilik de bir hayli ileri. Buenos Aires caddelerinde deri ürünü satan mağazalarda çok kaliteli ayakkabılar, montlar, kemer ve çantalar bulabilirsiniz. Buenos Aires hazır giyim konusunda ise aslında hiç ucuz bir şehir sayılmaz. Ülke ekonomisi sürekli sarsıldığından uluslararası markaların çoğu bu ülkeye gelmemiş. Var olanlar da çok pahalı. Buenos Aires’te yaşayabileceğiniz en sıradışı alışveriş deneyimleri meşhur bitpazarlarında olacaktır. Palermo semtindeki bitpazarı ve San Telmo semtindeki açık hava pazarında bulamayacağınız şey yok. Özellikle San Telmo pazarı ve çevresi çok hareketli bir yer, Buenos Aires’e gelen turistlerin uğramadan ayrılmadığı yerlerden.
Buenos Aires’in gösterişli caddelerinde akşam iş çıkışı saatlerinde kaçak tezgâhlar da kuruluyor. O şık caddelerin kaldırımları bir anda Aksaray’a dönüyor! Elişi hediyeliklerden tutun da giyime kadar her türlü şey çok uygun fiyatlara satılıyor.
6. Dünyanın en geniş ve en uzun caddelerinde kaybolun
Buenos Aires, dünyanın en geniş bulvarına ev sahipliği yapıyor. 9 Temmuz Bulvarı, 140 metrelik genişliğiyle görenleri şaşırtıyor. Öyle geniş ki karşıdan karşıya geçmeye tek bir trafik ışığı yetmiyor! Buenos Aires’in ünlü simgesi Dikilitaş (El Obelisco) başta olmak üzere şehrin simgesel yapılarından kimileri bu bulvar üzerinde yer alıyor. Şehrin diğer meşhur pek çok caddesi de bu bulvara bağlanıyor. Corrientes, Lavalle, Mayo, Santa Fe ve Córdoba gibi şehrin işlek caddelerinde hiçbir şey yapmadan bile gezebilir, şehrin keyfini sürebilirsiniz. Caddeler öylesine uzun ki kapı numaraları 6000-7000’lere kadar çıkabiliyor!
7. Güney Amerika’daki küçük Avrupa’yı keşfedin
Arjantin, tarihi boyunca çok farklı kültürlerden insana kucak açmış. Dünyanın en karma halklarından biri. İspanyol-İtalyan kökleri ağır bassa da şehirde kayda değer ölçüde İngiliz, Fransız, Alman etkisi de göze çarpıyor. İngilizler futbol kültüründe deriz izler bırakırken, Fransızlar mimaride Arjantin’i bir hayli etkilemiş. Kimi caddelerde yürürken bir anda kendinizi Paris’in arka sokaklarında sanabilirsiniz. Her köşede karşınıza bir sürpriz çıkabilir. Kuleli yapılarıyla övünen şehirde, gerçekten de insanın bakmaya doyamayacağı güzellikte tarihî yapılar var. Özellikle Hükümet Binası’nın da yer aldığı Plaza de Mayoçevresinde mimari dokuyu dikkatle incelemelisiniz.
8. Eva Perón’u selamlayın
Mimari anlamda Paris’ten oldukça etkilenen Buenos Aires’i bir konuda daha Paris ile büyük benzerlik gösteriyor. Paris’in Père Lachaise Mezarlığı’na benzer çok görkemli bir mezarlık da Buenos Aires’te bulunuyor. Recoleta Mezarlığı, Arjantin’in en ünlü kişilerinin ebedî istarahatgâhı. Anıtlarla dolu bu mezarlıkta hayranlıkla dolaşacaksınız. Arjantin’in belki de en simgesel kişiliği olan Eva Perón da bu mezarlıkta yatıyor. Eva Perón’un kim olduğu ve mezarlığın neresinde yattığını bulmak ise size kalmış!
9. Palermo’da şehrin ritmini yakalayın
Palermo, Buenos Aires’in en özel semtlerinden biri. Birkaç caddeye birden yayılan kafe ve restoranlarıyla özellikle akşam saatlerinden sonra bambaşka bir havaya bürünüyor Palermo. Yaşlı çınar ağaçlarının gölgelendirdiği sokaklarda yan yana dizilmiş hoş tasarımlı kafelerde kahvenizi yudumlayabilir, akşamleyin restoranlarda güzel yemekler yiyebilirsiniz. Haftasonlarıysa semt tam anlamıyla bir şenlik yerine dönüşüyor ve hareketlilik sabahın ilk ışıklarına dek sürüyor.
10. Gece hayatının hakkını verin
Buenos Airesliler eğlenmeyi çok iyi biliyor. Özellikle Cumartesi akşamları gençler ve genç kalanlar, güzel bir yemek yedikten sonra şehrin en ünlü gece kulüplerini dolduruyorlar. Palermo Soho semtiyle Puerto Madero bölgesinde yoğunlaşan bar ve gece kulüplerinde sabahın ilk ışıklarına dek çılgınca dans edebilir, eğlenceye doyabilirsiniz. Puerto Madero’da ayrıca bir de kumarhane bulunuyor. Kumarhane ve çevresi de her daim canlı ve ışıltılı. Mekân önerileri için şu rehbere göz atabilirsiniz: http://www.buenosairesnightguide.com/