Interrail - Avrupa Gezisi: Roma

İtalya’da tren kullanmak çok keyifli ve bir o kadar da kolay. Gelişmiş tren ağı sayesinde her şehirde hemen hemen birbirinin aynı tren istasyonları bulunuyor. Böylece görsel olarak da istasyonlarda gideceğiniz yeri daha kolay bulabiliyorsunuz. İnterrail biletleri ile İtalya’da rezervasyon yaptırma zorunluluğu bulunuyor.

Rezervasyon ile birinci ve ikinci sınıf kompartımanlarda aynı ücreti ödeyebildiğinizden, tabii ki birinci sınıfı tercih ediyoruz. Roma’ya iner inmez buram buram tarih kokusunu alabilirsiniz. Şehrin her bir sokağında tarih ile iç içe oluyorsunuz.

Roma’da yapılabilecek en iyi ve en keyifli şey Vespa kiralamak. Bizde bir günlüğüne Vespa kiralayarak hem gezimizi daha keyifli hale getirdik hem de daha kısa sürede fazla yer görme şansımız oldu. Dikkat edilmesi gereken tek nokta ise Roma’da trafiğin çok karışık ve kalabalık olması. Bu nedenle eğer iyi bir sürücü değilseniz, yol yakınken motor kiralamaktan vazgeçin.

Roma Termini İstasyonu’ndan şehrin görülecek yerlerine ulaşım yaklaşık 2-3 kilometre mesafede yer alıyor. Termini’ye çok yakında bulunan, Via Cavour Caddesi üzerinde yer alan Santa Maria Maggiore Kilisesi ile Roma gezimize başlıyoruz. Kilise’nin gösterişli bir iç mimarisi bulunuyor. Kilise İS. 420’de kurulmuş. Santa Maria Maggiore’yi Roma’da gezilecek yerler listenize mutlaka ekleyin.

Buradan Roma’nın en büyük amfiteatrı olan Colosseo’ya geçiyoruz. Colosseo, İmparator Vespanianus tarafından yaptırılmış. İmparator halka açık ölümcül gladyatör ve vahşi hayvan dövüşleriyle ün kazanmak istiyormuş. Colosseo’nun 55 bin kişilik kapasiteli bir oturma alanı bulunuyor ve oturma düzeni sınıflara göre ayarlanmış. İtalya ve Roma’nın en gözde turistik noktalarından biri burasıdır. Eylül ayının turist yoğunluğu nedeniyle uzun kuyruklar oluşan Collesseo’nun içerisine maalesef giremiyoruz. Bu aylarda önceden internet üzerinden bilet alınmasını tavsiye ederiz. Colosseo’nun hemen yanında Constantinus Zafer Takı bulunuyor. Zafer Takı imparatorluk döneminin görkemli anıtlarından biri. Diğer yapılardan farklı olarak tak üzerinde yer alan kabartmalar sıfırdan yapılmamış. Farklı anıtlardaki kabartmalar sökülerek tak üzerine yerleştirilmiş.

Colosseo’dan kendimizi İspanyol Merdivenleri’ne atıyoruz. Merdivenlerin bulunduğu Piazza di Spagna Roma’da en sevdiğimiz en hareketli, en canlı ve en görülmeye değer yerlerden biri. Roma’nın en ünlü meydanlarından biri olan bu meydan, adını Papalık Devletleri’nin İspanyol Büyükelçiliği’ni barındırmak üzere burada inşa edilen Palazzo Spagna’dan almış. İspanyol Merdivenleri’nin ön kısmında Roma’nın ünlü çeşmelerinden olan kayık şeklindeki Fontana della Barcaccia yer alıyor.

Özellikle’de Roma’da İtalyan lezzetlerini tatmak isterseniz buraya gelmelisiniz. Aynı zamanda şehrin en ünlü alışveriş caddesi olan Via Condotti de merdivenlerin hemen karşısında bulunuyor. Roma’da en iyi makarnayı nerede mi yemek istiyorsunuz? O zaman not alın sizinle sırrımızı paylaşıyoruz. Via del Corso üzerinde bulunan Pastificio…  Her gün saat 13.00’da sadece iki çeşitten oluşan taze makarna servisi yapılıyor. Eğer makarnanızı orada yerseniz de ev yapımı beyaz şarap veriyorlar. İtalya’ya kadar geldik bir de tatlı yemeyelim mi dediğinizi duyar gibiyiz. O zaman Pastificio’nun karşısında birkaç dükkan ileride yer alan Pompi’de bir tiramisu yemelisiniz.

Sırada Aşk Çeşmesi Trevi var. İspanyol Merdivenleri’ne çok yakın. Roma'da Poli Sarayı'nın bir kenarına Nicolò Salvi tarafından yapılmış, dünyadaki en ünlü çeşmelerden birisidir. Trevi Çeşmesi 1762 yılında tamamlanmış. Buraya ziyarete geldiğinizde dilek dilemek için paralarınızı hazırlayın. Çeşmeye arkanızı dönüp, omzunuz üzerinden çeşmeye doğru para fırlattığınızda dileğinizin olacağı söylenir. Dileğimizi diledik oldu bizden söylemesi…

Roma’daki ikinci günümüzde kentin en iyi korunmuş antik yapılarından biri olan Pantheon’u görmeye gidiyoruz. Pantheon, İS 118-125 arasında inşa edilmiş. Klasik sütunlar ardında yer alan kubbe şeklinde ki yapı bir mühendislik harikası. Buranın güzelliğini içerisine girdiğinizde daha iyi anlıyorsunuz. Panteon kavramı, ünlü kişilerin gömülü olduğu anıtlar için kullanılmaktadır. Tüm Roma yapıları içinde en iyi korunmuş olanı ve dünyada da döneminin en iyi korunmuş binasıdır.

Roma’da gezilecek yerler listesinin en sonuna Vatikan ve Aziz Petrus Bazilikası’nı bırakıyoruz. Roma'daki en büyük dört bazilikadan ikincisi Aziz Petrus Bazilikası’dır. Vatikan denildiğinde akla gelen en görkemli yerlerden biri. Kubbesi ile Roma'nın siluetindeki en önemli parçalar arasında yer alıyormuş. 1626 yılında yapının inşaatı tamamlanmış. En güzel manzarayı da Bazilika’nın kubbesinden izleyebilirsiniz.

Kilisenin en önemli yeri Aziz Petrus Meydanı‘dır. Bernini tarafından tasarlanan ve inşa edilen bu meydan, dünyanın en büyük meydanlarından biri. Papa, halkına burada hitap ediyor. Meydanın ortasında Papa V.Sixtus tarafından diktirilen, bir Mısır dikilitaşı da yer alıyor.

Roma’dan ayrılırken gözlerimiz tarihe doymuş oldu. Ölmeden önce yapılacaklar listesinden kırmızı Vespa ile Roma’da gezmenin üstünü de çizmiş olduk. Roma’da en az 3 gün kalmanızı ve bu şehrin tadını çıkarmanızı tavsiye ediyoruz. İtalya’nın güzelliklerine kaldığımız yerden devam edebiliriz.