Bunca zaman gezdim, tozdum ancak konu hayatın en güzel tatiline yani balayına gelince herşey daha güzel hayal ediyor insan. Bir turizmci olarak balayımızın tüm detaylarını organize etmek tabii ki benim görevim olmuştu ve gelinlik modelinden çok balayı tatilimizin detaylarını düşündüm desem abartmış sayılmam herhalde : )
Söz konusu balayı dahi olsa uzun günler boyunca bulunduğum otelde yatıp kalmak hiç bana göre değil ve çok şanslıyım ki benimle aynı fikirde olan bir gezi arkadaşım, sevgilim ve hatta tüm gezileri fotoğraflayan profesyonel bir fotoğrafçım var : ) Hal böyle olunca seyahatimizi 4 gün Kanarya Adaları, 2 gün Madrid olacak şekilde planladık.
Kanarya Adaları ile ilgili coğrafi birkaç bilgi vermek gerekirse, adaların dünya haritasındaki durumu aşağıdaki gibi... Adalar, Atlantik Okyanusu üzerinde bulunuyor. İspanya'ya bağlı olmalarına rağmen Fas ve Sahra Çölü'ne çok daha yakın mesafedeler. Zaten yıl boyu sıcak ve güneşli günleri de bu yakınlığa borçlular : )
Araştırdıkça öğrendim ki Kanarya adatakımı içerisindeki 2 farklı popüler ada için 2 farklı aktarma var; Santa Cruz de Tenerife ve Las Palmas de Gran Canaria. Biz hem aktarma saati bize daha çok uyduğu için hem de Las Palmas başkent olduğu için rotamızı Las Palmas'a yönelttik. Bu İstanbul-Madrid arası yaklaşık 4,5 saatlik bir uçuştan sonra Barajas Havalimanı Dış Hatlar Terminali'ne vardık. Las Palmas Madrid için iç hat bir uçuş olduğundan dış hatlar terminalinden ücretsiz servis otobüsleri ile iç hatlar terminaline yaklaşık 10 dakikada varıp hızlıca yaklaşık 3 saat sürecek olan Las Palmas uçuşumuza hazırlandık.
Nihayet Las Palmas'a vardığımızda hava kararmak üzereydi... Madrid İstanbul'dan 1 saat, Las Palmas ise Madrid'den 1 saat geride. Bu saat düzeni gün anlamında bize avantaj kazandırdıysa da asla bitmeyen bir günü yaşıyormuşuz hissi verdi : ) Her ne kadar özel transferlerin gezi ruhuna aykırı geldiğini düşünsem de balayına özel olarak ayarladığımız havalimanından otele özel aracımızla giderken gün artık çoktan kararmıştı. Ekim ayı sonunda Kanarya Adaları'nda sezon henüz yeni başlıyordu adada güneye gidildikçe sıcaklığın ve güneşli günlerin arttığını öğrendiğim için kalmak için Maspalomas bölgesini tercih ettik. Konaklamak için ise yine benim "tatil köyü tatili öldürüyor" mantığımdan yola çıkarak sadece yetişkin misafir kabul eden zincir bir otel grubunun golf resortunu tercih ettik. Çok haraketli ve oldukça yorucu bir yolculuktan sonra soluğu direkt yatakta aldık ve sabahın çok erken saatlerinde uyandığımızda durum tam da aşağıdaki gibiydi : )
Hava oldukça sıcak olmasına rağmen ne yazık ki güneş bronzlaşma hayallerimizi ertelemek istercesine bulutların arkasına saklanmıştı. Durumdan fırsat güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Maspalomas'ı gezmek için otelden ayrıldık. Maspalomas; açık hava alışveriş merkezleri, ünlü casinosu ve birbiri ardına sıralanmış otelleri ile oldukça sıcak bir yer. Adımbaşı kozmetik ürünleri satan dükkanlar ile karşılaşabilirsiniz ki bu karşılaşmaları mutlu kavuşmalara döndürmenizi şiddetle tavsiye ederim : ) Zira bölge tax free yani vergiden muaf. Benim gibi alışverişinizi Madrid'e bırakırsanız vergi oranı sadece % 8 olan Kanarya Adaları'ndan, vergi oranı % 21 olan Madrid'e gittiğinizde koca bir hayalkırıklığıyla başbaşa kalırsınız. Yine de Türkiye'de neredeyse 3 katı para verip aldığım birkaç ürünü oldukça ucuza almış olmamın verdiği mutlulukla kendimi avuttum : )
Maspalomas ve aslında gezip görebildiğim kadarıyla Kanarya tam bir Akdeniz adası. Hava güneşli, deniz güzel, insanlar mutlu ve yemekler harika : ) Özellikle deniz ürünleri ile aranız iyiyse gerçekten cennete düştünüz diyebilirim. Şehir sürekli zeytinyağı, karides, kalamar, midye kokuyor ya da ben çok sevdiğim için bana öyle geldi : ) Şaraplar ise gerçekten Türkiye ile kıyasladığınızda çok çok ucuz. Kaliteli bir şarabı marketlerden en fazla 5 Euro'ya satın alabilir, aynı şarabı lüks bir otel veya restoranda 10-15 Euro'ya açtırabilirsiniz.
Merkezde sahil boyu restoran ve kafeler var hemen önlerinde kumsal... Denize girenler, yiyip içenler, spor yapanlar, sokak sanatçıları, capoeira yapan gençler ile hiç sıkılmadan dolaşıp vakit geçirebileceğiniz bir yer Maspalomas.
Tüm bölgeyi gezip görmemiz ve harika deniz ürünlerinden oluşan :) yemeğimizi yememiz yarım günümüzü aldı. Ertesi günkü planımız adanın başkenti Las Palmas'ı keşfetmek [ ki bu ayrı bir gezi notu :) ] olduğu için günün geri kalanını sakince tamamlayıp kendimizi yeni güne hazırlayabilmek adına otelimize geri döndük.