Mutlu İnsanlar Ülkesi Sri Lanka: Sigiriya

İkinci günün sabahı merakla beklediğim Sigiriya var. Heyecandan yerimde duramıyorum çünkü fotoğraflarını gördüğümde bu olağanüstü yere bayılmıştım. Tropikal ağaçların olduğu ormanın ortasında dev bir kayanın üzerindeki yaşam, bilim kurgu romanları gibi adeta... Namal bize bugün öğleden sonra katılacak, şoförümüz Indika ile saat 7.30 için anlaşmıştık, çok sıcak olmadan kayaya tırmanmakta fayda var.

Sigiriya’ya vardığımızda bizi, orayı gezdirecek olan rehberimiz Miti karşılıyor. Sigiriya ve çevresi 3. yüzyıldan beri insanlar tarafından yaşam alanı olarak kullanılıyormuş. Bu kadar eski bir yerleşim alanının hala bozulmadan durabilmesi müthiş, biz de olsa araya Boğaz Köprüsü bile çekilmişti diye düşünmeden edemiyorum : )

Tarihteki en bilinen hikayeye göre, kralın oğlu olan Kashyapa kralın yeğeni ve aynı zamanda ordunun kumandanı olan Migara ile birleşerek, bir darbeyle kralın tacını elinden alır. Babasını ise canlı canlı duvara asarak hayatına son verir. Gerçek varis olan Moggallana ise öldürüleceğinden korkarak Güney Hindistan’a kaçar ama intikamını alabilmek için bir ordu oluşturmaya başlar. Moggalana’nın saldırısından krallığını korumak için Kashyapa, bütün parayı ve evini geleneksel başkent olan Anuradhapura’dan Sigiriya’ya taşır. Kashyapa’nın 477-495 yılları arasında süren krallığı boyunca Sigiriya bir şehir ve aynı zamanda bir kale olarak gelişir. 495 yılında iyice güçlenen Moggalana Sigiriya’yı kuşatır ve ele geçirir, Kashyapa’nın ise kendi kılıcı üzerine düşerek intihar ettiği tarihe geçen kayıtlar arasında. Moggallana başkenti yine Anuradhapura’ya taşır. Başka hikayede ise Kashyapa’nın boynunu kendi bıçağı ile keserek intihar ettiği de söyleniyormuş.  

Diğer bir hikayeye göre ise; Sigiriya’nın ilk Kral Dhatusena zamanında yapımına başlandığı ve Kashyapa tarafından tamamlandığı yönünde. Ama bu hikayede Kashyapa’nın tamamiyle zevk ve sefaya düşkün bir playboy kral olduğu ve Sigiriya’yı tamamen eğlence yerine dönüştürdüğü söyleniyor. Aslında biraz da gerçeklik payı olabilir çünkü rehberimiz kayaya doğru ilerleyen yolda ikisi sağda ikisi solda dört adet büyük yüzme alanı gösteriyor ve kralın 500 adet cariyesi olduğunu ve onların burada banyo yaptıklarını anlatıyor. Biraz ileride ise kralın sekizgen şeklindeki kendi havuzu var. Kralın doğal havuzu taşlarla çevrili, gölge de ve daha serinken, cariyelerin banyo olarak kullandığı havuzlar daha güneşli bir yerde ve kenarları briketlerden yapılmış. Yani onlarınki sıcak, kralın ki ise soğuk banyo görevi görüyormuş.

Yukarı tırmanmak hakikaten kondisyon istiyor, hava da aynı zamanda giderek sıcaklaştığı için elimizde su şişeleri olduğu için memnunuz. Rehberimiz istediğiniz zaman durup dinlenin diyor, adamcağızın her gün burayı tırmandığını düşününce ‘aman tanrım’ diyorum içimden. İlk ciddi düzlüğe geldiğimizde yukarıya dönen merdivenler ile çıkılan yerdeki mağaraları gösteriyor Miti. Mağaranın içerisinde 500 cariyenin freskleri varmış her ne kadar zaman içerisinde birçoğu yok olsa da hala eski canlılığında kalmış olanlardan eski halini gözümüzde canlandırabiliyoruz.   

Mağaradan aşağı inip tırmanmaya devam etmek üzere bir ara alandan geçerken, rehberimiz solumuzdaki duvarın parlaklığını ve bizi yansıtmasını gösteriyor burası kralın aynalı yolu olduğunu anlatıyor, kimse dokunmasın diye araya şerit çekilmiş. Birkaç sene evvel kalemle buraya yazı yazan bir turistin hala hapishanede olduğunu anlatıyor Miti,  tam 7 yıl ceza yemiş.

Bundan sonraki düzlükte ise kralın geçtiği Arslan Başlı yol var. Zaman içerisinde aslanın başı yok olmuş ama yolun iki yanındaki pençeler hala aynı ihtişamıyla duruyor. Son bir gayretle tepeye çıkılıyor. Mutlaka ama mutlaka görülmesi, yaşanması gereken bir yer.  

Dönüş yolunda kralın konsey toplantılarını yaptığı kaya ve kobra başı şeklindeki kayalar da Sigiriya’ya özel. Rehberimiz kayaların üzerindeki çentikleri göstererek evlerin bunların üzerine oturtularak inşa edildiğini anlatıyor, vay canına diyoruz. Toplamda sanırım çıkıp inmemiz 4-5 saatimizi alıyor.

YAZI DİZİSİNİN TÜM BÖLÜMLERİgezimanya.com/GeziNotlari/mutlu-insanlar-ulkesi-sri-lanka
gezimanya.com/GeziNotlari/mutlu-insanlar-ulkesinde-sigiriya
gezimanya.com/GeziNotlari/mutlu-insanlar-ulkesinde-kandy
gezimanya.com/GeziNotlari/mutlu-insanlar-ulkesinde-kandy-ve-nuwara-eliyagezimanya.com/GeziNotlari/mutlu-insanlarin-ulkesinde-nuwara-eliya-yala-yolu

BANU DEMİR

Yazar Hakkında

BANU DEMİR

İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü ve Marmara Üniversitesi Contemporary Business Management’tan (gece bölümü) mezun olduktan sonra İngiltere Nescot College’da okudum.