Phuket, Phi Phi Adaları, James Bond Adası ve Barlar Sokağı

Geziye başlamadan önce Gezimanya.com’dan Tayland ve Phuket hakkında çok güzel bilgiler almıştım. Bu nedenle Phuket hakkında çok fazla bir şey yazarak tekrar etmeyeceğim. Ben biraz buradaki barlar sokağı, Phi Phi Don ve Phi Phi Ley adalarından bahsedeceğim. Daha önce Maldiv adalarında denize girmiş ve deniz altını gördüyseniz buradaki deniz ve deniz altı sizi çok tatmin etmeyecektir.

Leonardo Di Caprio’nun The Beach filminin bazı sahneleri burada Maya Bay sahillerinde çekilmiş. Bu filmden sonra adanın popülaritesi artmış.  

Biz ilk gece Phuket’e biraz geç geldik, valizlerimizi otelimize bırakıp kendimizi Barlar sokağına attık. Gelmeden önce Gezimanya.com’daki bir yazıda “Bayanlar buraya eşlerinizi yalnız göndermeyin” yazıyordu, çok doğru. Bir bayan olarak bu sokakta gördüklerim içimi acıttı. Sıra sıra dizilmiş barlar… Bu barlarda masa üzerinde, borularda erotik danslar yapan kızlar… Bu kızların pek çoğu da transseksüel. Dünyanın en güzel kadınlarının Tayland erkekleri olduğunu söylemişti rehberimiz. Galiba haklı.

Buradaki bu ilginç tabureli bara oturup birer bira içelim dedik. İçtiğimiz yerel biranın shinga; içimi gayet güzeldi. Barın üzerinde dans eden kız, bize bir içki ısmarlatmak uğruna olmadık cilveler yaptı. 
Sokaklarda aşırı makyajlı transseksüeller, 100 Baht yaklaşık 2,5 $ karşılığı resim çektiriyor. Bu fotoğrafta bize hatıra kaldı. 

Barlar sokağından sahile doğru yürüyerek Patong Beach sahilerine indik. Phuket’in en popüler sahillerinden biri Patong Beach. Sahil boyu hediyelik eşya satan küçük tezgâhlar arasında buraya has dondurma yapan bir tezgâha geldik. Dondurma değil de dondurulmuş ezilmiş meyve gibi sanki… Yapılışı ilginç geldi, kameralarımıza aldık.

Alttan soğutmalı bir tezgâh üzerine arzunuza göre (çilek, muz, mango gibi) meyveyi bu soğuk tezgâh üzerine koyup bıçakla kasap kıyması yapar gibi parçalıyor. Üzerine biraz meyve şurubu koyup, tezgâhın üzerine incecik yayıyor, biraz bekliyor. Daha sonra bir spatula yardımı ile yuvarlıyor ve servis ediyor. Eğer isterseniz üzerine de meyve sosu ekliyor.
 
Bu enteresan dondurmayı yedikten sonra sahilde ilerliyoruz. Sahil boyu pek çok otel ve restoranlar dizili. Phuket’in ünlü Savoy Restoranı da burada. Tayland yemeklerinden bahsedersek, kavrulmuş pirinç ile yapılan deniz ürünlü bol acılı yemekleri Kao Pad denenmesi gerekenlerden. Tayland mutfağında yumurta çok kullanılıyor. Pilavların üstüne, noodle üstüne, çorbaya bol miktarda yumurta kullanıyorlar. Bir de Tayland mutfağının meşhur çorbası Tom Yam karides, mantar, biber ile yapılan bol acılı bir çorba. Tom Yam tavukla yapılırsa Tom Kha adını alıyor. Patong sahili boyunca pek çok restoranda deneyebilirsiniz. 

Phuket’te dolaşırken 1-1,5 litrelik cam şişeler içinde satılan motorinlere rastlıyoruz. Burada motor kullanımı yaygın olduğundan küçük küçük dükkânların önündeki bu mazot şişeleri de ilgimizi çekenlerden. 

Yarın Phi Phi adalarına gideceğiz. Yarınki turumuzu bizi buraya getiren tur şirketinden aldık. Gece geç olduğu için Phi Phi turunu gerçekleştirememe riskini göze alamamıştık. Oysaki tüm cadde ve sokaklardaki yerel tur acenteleri geç saatlere kadar açık. Bu acenteler çok güvenli, anlaştığınız saatte sizi otelden alıp tur bitimi otele bırakıyor. Phi Phi turu 30$ idi. Faydası yok biz bu tura bizi buraya getiren firmadan almıştık. Ancak James Bond adası turu ve Fantasea Show turunu yerel acenteden alıyoruz. Yalnız bunlarla çok sıkı pazarlık yapmalısınız. Biz James Bond ada turunu 30$, Phuket Fantasea turunu 40$’a aldık. Ada turları birkaç seçenekli. Biz James Bond adası turunu, Müslümanların yaşadığı adayı da kapsayan 5 adaya uğrayan programı seçtik. Çok da memnun kaldık.
 
Gelelim birinci günümüzde gittiğimiz Phi Phi Don ve Phi Phi Ley adalar turuna… Bu adalar grubu adanın güneydoğusunda yaklaşık yarım saat 45 dakikalık bir otobüs yolculuğu ile Rassada Harbour’a geliyoruz. İsteyen burada palet kiralayabilir. Teknede herkese yetecek şnorkel var ve ücretsiz. Palet de isterseniz buradan kiralayabilirsiniz. Ancak bence palete gerek yok. Limandan teknelere binip çok güzel manzaralar eşliğinde Phi Phi Don’a geliyoruz. Phi Phi Don’da Leonardo Di Capio’nun çevirdiği The Beach filminin çekildiği Maya Bay’e gelip bol bol fotoğraf ve video çekiyoruz.  
 
Sahilde bir sürü tekne var. Burası tüm turistlerin uğradığı turistik bir koy, çok kalabalık. Burada denize girilebiliniyor. Bir sürü tekne arasında denize girmek bence çok cazip değil.
 
Daha sonra teknelerimize binip bu defa Phi Phi Ley’e geliyoruz. Bembeyaz kumsalları deniz içindeki irili ufaklı kayaları ile oldukça güzel bir ada.

Burada denize girip denizdeki renkli balıklarla yüzüyoruz. Ama bahsettiğim gibi Maldiv’lerdeki şnorkelle veya tüplü dalış yaptıysanız burası hiç de cazip gelmeyecek. Ancak bu adadaki karpuz ikramı çok makbule geçti.
 
Bir sonraki gün adanın kuzeydoğusundaki James Bond adası turu çok daha keyifli idi. Anlaştığımız yerel acente tam dediği saatte bizi otelden aldı. Yaklaşık 1 saatlik araba yolculuğu ile adanın kuzeydoğusuna yol aldık.
 
İlk durağımız içinde altın yaldızlı yatan Buddha heykeli bulunan mağara tapınağı. İçinde pek çok sarkıtların bulunduğu bu mağara tapınak çok ilginç.

Tapınak dışına çıktığınızda sağa dönünce buradaki maymun kolonisi ile karşılaşıyorsunuz. Burada maymunları besleyip resimlerini çektikten sonra aracımıza binip yola devam ediyoruz.
 
James Bond adasına gitmek üzere ince uzun büyük teknelere biniyoruz. Bu tekneler bu bölgeye özgü. 

Burası nehirlerin birleşme noktası olduğu için su masmavi değil. Biraz çamurumsu yeşil renkli. Bu turda denize girilemiyor. Ancak doğa mükemmel. Suyun içindeki ağaç kökleri çok ilginç ve görsel. Bu ağaç kökleri dönüşte (med cezirden dolayı) daha da ortaya çıkmıştı.  

Teknenin önce 2500 kadar Müslümanın yaşadığı Panyee Island’a uğruyor. Bu köy suyun üzerine tahta kazıklar çakılarak yerleşim alanı yapılmış. Oldukça renkli, keyifli bir köy. Burada yediğimiz öğle yemeği de çok güzeldi. 

Yemek sonrası yine Müslümanlara ait alışveriş yerinde hediyeliklere bakıp, köyün güzel manzaralarını fotoğraflayıp teknemize biniyoruz ve James Bond adasına doğru yola çıkıyoruz. Yol boyunca irili ufaklı adaların fotoğraflarını çekiyoruz.  

Nihayet tüm Phuket tanıtımlarında yer alan James Bond adasına gelip, buradaki ünlü Kaya’ya Gezimanya bayrağımızı dikiyoruz.   

Bu adada da Müslüman kadınların kurduğu tezgâhlardan çeşitli hediyelikler alma imkânınız var.
 
Daha sonra ise tüm gezimizin en keyifli bölümüne geçiyoruz. Her birimiz çift kişilik lastik kanolara binerek Panak Island, Batu Caves gibi adalar arasında müthiş bir görsellik yaşıyoruz. Kayaların altında oluşmuş sarkıtlar arasında dolaşıp tünellerden geçiyoruz. Burası gerçekten harikulade. Buradaki ağaç kökleri de muhteşemdi. Bu kano turunda fotoğraf ve video çekmeye doyamadık. 

Daha sona tekrar teknelerimize binerek Phuket’e geri dönüyoruz. Otele gelip hemen hazırlanıyor ve bizi almaya gelen aracımıza binerek Fantasea Show’a gitmek üzere yola çıkıyoruz. Bu tur paketini de yerel işletmeden aldık. Kişi başı 45$. Verdikleri saatte otelden aldılar ve Show’un yapıldığı yere götürdüler. Show sonu tekrar otelimize getirdiler. Fiyat bizi buraya getiren tur şirketinin fiyatına yakındı, ancak yerimiz çok güzeldi. Phuket’e gelirseniz bu turları yerel acentelerden almalısınız son derece güvenilir ve dakikler.
 
Phuket Fantasea’nın bulunduğu alan çok renkli ve çok turistik.

Önce açık büfe yemek yenilen yere geldik. Yemekler oldukça iyi. Yemek sonrası 3-4 dakikalık keyifli bir yürüyüş yolu ile şovun yapıldığı binaya geçiyoruz. Bu bölümde fotoğraf ve video çekimi yasak, cep telefonları fotoğraf makineleri emanete bırakılıyor. Fantasea Show alanı çok kabalık, turist kaynıyor. Show alanına doğru yürürken bebek aslan ve kaplanları biberonla beslerken veya fil üzerinde fotoğraf çektirebilirsiniz. Makineler alıkonulduğu için bu fotoğrafları belli bir ücret karşılığında çektiriyorsunuz. Show’un çok fazla bir esprisi yok. Olsa da olur olmasa da. Hele daha önce Uzakdoğu turu yaptıysanız ve bu tarz bir şov izlediyseniz bu şova ayırdığınız zaman ve paraya yazık. Kalabalık bir kadro, rengârenk giysiler, filler, lazer oyunları ile rengârenk bir Uzakdoğu şovu. Benim için ilginç olan şov içinde tavuk, horoz ve keçilerin bulunması idi. Daha önce hiçbir sirkte horoz ve keçi görmemiştim.
 
Şov çıkışı otelimize geri geliyoruz. Yarın sabah Singapur’a uçuyoruz.
 Phuket’ten aklımda kalanlar: Phi Phi adaları, James Bond adası ve buradaki kano turu, barlar sokağı ve dondurma yapılışı.