Yakınlara Kısa Bir Kaçamak: Rodos

On İki Adalar grubunun en büyük adası Rodos’un en önemli limanı Mandraki Limanı. Burası aynı zamanda yelkenli, motoryat gibi deniz yoluyla seyahat edenlerin de Rodos’a giriş kapısı.

Mandraki Limanı’nın girişinde bulunan ve Rodos’un simgesi olan “Elefos” ve “Elafina” isimli iki geyik heykeli, zamanında burada yer alan büyük Rodos heykeli, yani Kolossos’un bulunduğu yerde duruyor. Kolossos’un yapıldığı dönemde Rodos halkı için birlik ve beraberliği temsil ettiği düşünülüyor. Lindoslu Khares tarafından yapılan heykel M.Ö. 225’de gerçekleşen depremde yıkılmış. Ardından 654 senesinde Araplar Rodos’a girdiklerinde heykelden kalan parçaları Suriyeli bir Yahudi’ye satmışlar.Şövalyeler Adası olarak anılan Rodos’un nüfusu yaklaşık 130 bin kişi. Uzunluğu 80 kilometre, genişliği ise 38 kilometre olan adayı gezmenin en kolay yolu araba ya da motosiklet kiralamak. Yaz sezonunda kiralık araç bulmak biraz sıkıntılı olabileceğinden önceden rezerve etmek gerekli. Adanın çevresindeki birbirinden etkileyici koyları keşfetmek için araç kiralayarak vakit kazanabilirsiniz.

Tüm Avrupa’daki en iyi korunmuş ve en büyük Ortaçağ şehri olan Rodos’un Ortaçağ'dan kalma mahallesi UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta. Tapınak Şövalyeleri tarafından yapılmış olan kale ise bölgedeki en dikkat çekici yapı.
Etrafı surlar ile çevrili olduğundan yıllar boyu çok korunaklı kalmış. Sur içinde yürürken benzer mimaride ve benzer tonlarda olan yapılar tarihi dokuyu bütünleştiriyor. Sokaklarda dolaşırken her an köşeden bir şövalye çıkacak hissini taşıyorsunuz. Rodos’un mutlaka görülmesi gereken yerlerinden biri olan Şövalyeler Sokağı’nda sıralanmış olan devasa binalar farklı amaçlara yönelik hizmet veriyorlar. Zamanında orta çağ şövalyelerinin evleri olan yapılar günümüzde konsolosluk binası ya da müzeye çevrilmiş. Ağırlıklı olarak klasik Yunan öğelerini görebileceğiniz Rodos Arkeoloji Müzesi de Şövalyeler Sokağı’nın başında yer alıyor.

Rodos Büyük Ustalar Sarayı (Grand Masters Palace) hem dış görüntüsü hem de iç yapısı ile göz kamaştırıyor. Hafif loş bir ortamda Dev merdivenler, gösterişli mozaikler, mermerden yapılmış detay heykeller arasında olmak tarihte kısa bir yolculuk yaptırıyor. Büyük Üstatlar Sarayı’nın hemen arka tarafında 1523 senesinde yapılmış olan Kanuni Sultan Süleyman Camii yer alıyor. Yaklaşık 400 sene bölgeye hakim olan Osmanlılar bu süre içinde 11 camii, 18 mescit, 12 çeşme, 3 hamam, Sultan Süleyman İmareti, Saat Kulesi, Fethi Paşa Rüştiyesi, Hafız Ahmed Ağa Kütüphanesi’ni inşa etmişler. Ancak aralarında en gösterişli olanı Kanuni Sultan Süleyman Camii.

“Uzun Çarşı” olarak da bilinen Sokrates Sokağı, Rodos’tan alışveriş yapmak isteyenler için bir cennet. Şövalyelere ait zırhlar, biblolar ve kılıçların satıldığı dükkânların hangisine gireceğinizi şaşıracaksınız. Şadırvan Meydanı, diğer adı ile Hipokrat Meydanı, Rodos’un en önemli meydanlarından biri. Meydan adını ortasında yer alan şadırvandan alıyor. Çevresinde ise çok sayıda kafe ve restoran var. Bu meydandaki restoranlardan birine geçip deniz ürünleri sipariş edip bir taraftan leziz yemekleri denerken diğer taraftan meydandaki hareketliliğe tanık olabilirsiniz.

Rodos’a kadar gelmişken mutlaka adanın doğusunda, Rodos merkezine yaklaşık 45 kilometre mesafedeki muhteşem koyu ve tarihi kalıntıları ile dikkat çeken Lindos’a uğramalısınız. Rodos adasında birbirinden etkileyici koylar var. Bunlar arasında en dikkat çeken ise adını Anthony Quinn’den alan Anthony Quinn Bay. Anthony Quinn “Navaron’un Topları” filmini çevirirken buraya hayran kalmış ve devamlı gelmeye başlamış. Bu nedenle bu koya Anthony Quinn’in adını vermişler.
4 kilometre boyunca kesintisiz uzanan kumsalı ve sabahlara kadar devam eden gece hayatı nedeniyle Rodos’un eğlence merkezi olarak anılan Faliraki de rotanızda yer alması gerekenlerden.

RODOS’A ULAŞIM
Adaya Türkiye’den gitmenin en kolay yolu Marmaris’ten feribot ile geçmek. Yaz aylarında Marmaris’ten her gün sefer olan Rodos’a vize almak da oldukça kolay.