Stuttgart Gezilecek Yerler

Mercedes-Benz Müzesi, 2006 senesinde Mercedes-Benz tarafından açılmış bir otomobil müzesidir. Dünyada otomobilin 130 yılı aşkın tarihinin en başından günümüze kesintisiz olarak sunulduğu tek müzedir. Müze içerisinde 160 araç 1500 sergi sergilenmektedir.

Müze içeriği kadar mimarisi ile de etkileyici. Sarmal şekilde birbirine paralel iki parçadan oluşan bina hem görsel anlamda hem de müzeyi gezerken oldukça etkileyici bir deneyim sunuyor. Bir asansör ile otomobil tarihinin başlangıcına 1886 yılına doğru 34 metre yüksekliğe binanın en üst katına çıkarak müzeyi gezmeye başlıyorsunuz. Aşağıya doğru inildikçe her katta paralel iki farklı sergi alanı bulunuyor. Bu paralel müzelerden ilki 7 odadan oluşan Efsaneler (Legend) müzesi. Bu kısımda kronolojik sıralama ile markanın gelişimi araçlar ve bilgilendirmeler üzerinden anlatılmış. İkinci kısım olan Koleksiyon (Collection) müzesinde ile tarih içerisinde Mercedes’in çıkardığı her araca yer verilmiş. Efsaneler müzesinin son kısmında Yarışlar & Kayıtlar isimli bölüm bulunuyor. Burada da motor yarışlarının geçmişi hakkında bilgi elde edebiliyorsunuz. Her iki müze de en son Teknolojinin Büyüsü (Fascination of Technology) isimli son bölümde sona eriyor. Bu bölümde otomobillerin tarih içerisinde teknoloji ile nasıl paralel şekilde geliştiği sergilenmiş.

Müze, Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 09.00-18.00 saatleri arasında ziyarete açık. Yetişkinler için giriş ücreti 10, indirimli bilet ücreti ise 5 Euro. Eğer 16.30-18.00 saatleri arasında ziyaret ederseniz bilet fiyatları yarı yarıya iniyor. Grup indirimleri ve farklı yaş aralıklarına özel indirimler de mevcut. Şehir merkezinden müzeye S1 metro hattı üzerinde Kirchheim tarafına doğru giden metroya binip Neckarpark durağında inerek sonrasında kısa bir yürüyüş ile ulaşabilirsiniz. Eğer yürümeyi tercih etmiyorsanız S1 hattında Bad Cannstatt durağında inerek 56 numaralı otobüse binebilir ve müzenin önünde inebilirsiniz.
 

Yeni Saray, Stuttgart’ın en önemli tarihi yapılarından biri. Saray, 18. yüzyılda, Barok tarzda inşa edilmiştir. Güney Almanya’nın en büyük şehir sarayları arasında en yeni saraylardan biridir.

Dönemin egemeni Dük Carl Eugen von Wuerttemberg ailesinin yaşayabileceği bir saray inşa edilmesini istemiştir. İhtişamı ve gücü seven Charles Eugene gücünü ve ailesinin saygınlığını tüm dünyaya göstermek için bir saray inşa edilmesini istemiştir. Yeni Saray bu isteğin üzerine inşa edilmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında yoğun bombardımana maruz kaldığı için seneler içerisinde belirli restorasyonlar yapılmıştır. Günümüzde Stuttgart Mali İşler ve Eğitim Bakanlığı’na ev sahipliği yapmaktadır.

Saray üç kanattan oluşuyor ve U şeklinde bir görüntüsü var. Görkemli dış mimarinin yanında sarayın içi de oldukça etkileyici. İçeride 365’den fazla oda bulunuyor. Odalar yoğun olarak Barok tarzda dizayn edilmiş olsa da Rokoko ve Klasik mimarilerinin izleri de anımsanamayacak kadar fazla. Tavanlardan en ufak ayrıntılara kadar sarayın her köşesine bir ihtişam hakim.

Yeni Saray, Stuttgart’ın merkezinde Schlossplatz üzerinde meşhur Jubilaumssaule anıtının önünde bulunuyor. Sarayın içerisinde şu anda hükümet ofisleri bulunduğu için içeriyi gezmek her zaman mümkün değil. Halka açık turlar ancak önceden ayarlanan belirli izinler ile mümkün oluyor. Sarayın içerisine girmesiniz bile sarayı hem gün ışığında hem de gece ışıklandırmasında mutlaka görmelisiniz. Stuttgart Yaz Festivali (Summer Fest) ise 1991 yılından beri geleneksek olarak her yıl sarayın önünde neredeyse yarım milyon katılımcı ile kutlanmaktadır.
 

Eski Kale’nin tarihi 10. yüzyıla dayanmaktadır. 950’li yıllarda şehre ismini veren Stud Garden’ı savunma amaçlı inşa edilmiştir. 14. yüzyılda Wuerttemberg Hanedanlığı’nın dükü Christoph von Wuerttemberg’in ikametgah yeri olarak burayı seçmesi ile genişletilmiş ve farklı bir görev üstlenmiştir. Kalenin iç avlusu bir Rönesans sarayına uygun şekle getirilmiş, 3 kanat daha eklenmiş ve mimari üzerinde değişiklikler yapılmıştır. Tüm restorasyonlara rağmen kale Orta Çağ’a ait karakteristik atmosferini kaybetmemiştir. 1746 senesinde Carl Eugen’in Yeni Kale’yi inşa ettirmesi üzerine Eski Kale özelliğini yitirmiştir. 1931 senesinde ciddi bir yangın atlattıktan sonra daha tadilat edilemeden 1944 yılında yoğun bombardıman etkisi altında kalmıştır. Ancak 1962 senesinde restorasyonlar bitirilebilmiş ve kale şu anki haline kavuşturulmuştur.

1948 senesinden beri Eski Kale, şehrin önemli müzelerinden biri olan Wuerttemberg Devlet Müzesi’ne ev sahipliği yapar. Müzede Taş Devri’nden Orta Çağ dönemlerine, Barok tarzdan modern zamanlara birçok devletin tarihini yansıtan eserler bulunmaktadır. Müzedeki eserler arkeoloji, kültür/sanat ve folklor olmak üzere üç farklı tema altında sergilenir. Bu müze harici kale içerisinde bir de Junges Schloss isimli çocuklara yönelik bir müze daha bulunur. Kalenin avlusunda bulunan kilise de günümüzde hala ibadete açık tutulmaktadır.

Kale, şehrin merkezinde Schillerplatz üzerinde bulunuyor. Müzeyi Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
 

Stuttgart Sanat Müzesi, şehrin kalbinde Schlossplatz üzerinde bulunuyor. 2005 senesinden beri hizmet veren müze daha içerisine girmeden camlarla çevrili küp yapısı ile dikkat çekiyor. Tarihi yapıların arasında modern tarzı ile Stuttgart’ın en sıra dışı binalarından biri. Gün ışığında şehrin siluetini yansıtan cam duvarlar hava karardığında ise içerinin kireç taşı duvarlarının ve tünel mimarisinin güzelliğini dışarıya sergiliyor. Binanın tasarımında Berlin kökenli bir mimarlık ofisinin imzası bulunuyor. Müze, içerik olarak da en az dışarıdan göründüğü kadar etkileyici. İçeride 15.000’den fazla eser var.

5000 metrekarelik alan üzerine yayılmış şehir sanat koleksiyonu 1924 yılında Kont Silvio della Valle di Casanova’nın kendine ait Swabian Empressionist koleksiyonunu memleketi olan Stuttgart’a bağışlaması ile oluşmuştur. Daha sonradan bu koleksiyona Adolf Hölzel, Otto Dix, Joseph Kosuth, Markus Lüpertz gibi yerli ve yabancı birçok sanatçının eserleri eklenmiştir. 1992 yılında Rudolf ve Bertha Frank’a, 1994 yılında ise Konrad Knöpfel-Stiftung’a ait koleksiyonlar, koleksiyonun içerisine kalıcı olarak dahil edilmiştir. 2005 yılında Stuttgart Sanat Müzesi’nin yeni binası ile kavuşmasından sonra son eklemeler Heinz ve Anette Teufel Koleksiyonu’dur.

Müze, Pazartesi günleri kapalıdır. Cuma günleri 10.00-21.00, geri kalan günlerde ise 10.00-18.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Yalnızca kalıcı sergiyi görmek istiyorsanız normal giriş ücreti 6, indirimli ücret ise 4 Euro’dur. Geçici sergiler içinse 11 Euro ödemeniz gerekmektedir. Eğer Almanca biliyorsanız Cuma günleri 16.00-17.00, hafta sonları 15.00-16.00 saatleri arasında gerçekleşen rehber turlarına 2.50 Euro karşılığında katılabiliyorsanız. Müze şehir merkezinde bulunmaktadır. Farklı bölgelerden geliyorsanız U-Bahn’da Schlossplatz, S-Bahn’da Stadtmitte duraklarında inerek müzeye ulaşabilirsibiz.
 

Wilhelma Hayvanat Bahçesi, aslında Baden-Württemberg hanedanlığından kalma tarihi bir mirastır. 1853 yılında Kral Wilhelm I adına kişisel bir yazlık bahçe olarak inşa edilmiştir. Fas mimarisinin etkilerini taşıyan bahçe 1918 yılında Stuttgart devletine ait bir mal olarak kabul görmüş ve 1919 yılında botanik bahçesi olarak halkın kullanımına açılmıştır. Bu tarihten itibaren gelişerek Almanya’nın hem botanik park hem de hayvanat bahçesini içerisinde barındıran tek enstitüsü durumuna gelmiştir. Avrupa genelinde ise türünün en güzel örneklerinden biridir.

Neredeyse 40 futbol sahası büyüklüğündeki bahçede 7 farklı bölüm bulunur. Nilüfer göletlerinden magnolya bahçelerine, tropik bitkilerden 150 yıllık ağaçlara bu farklı bölümler içerisinde 7000’den fazla bitki türü bulunur. Wilhelma Parkı hem huzur hem de keyifli yürüyüşler için idealdir. Park içerisinde bulunan tarihi yapılar da bu keyifli yürüyüşlere farklı bir güzellik katacaktır.

Wilhelma 1000’den fazla hayvan türüne ev sahipliği yapması ile yalnızca Almanya’da değil dünyada en çok türe ev sahipliği yapan hayvanat bahçeleri arasında sayılır. Hayvanat bahçesinde buluna her hayvan için doğal koşullar özenle hazırlanmaya çalışılmıştır. İçeride kaplanlardan ayılara, fillerden tavşanlara, maymunlara birçok farklı hayvan bulunur. Hayvanat bahçesi kapsamında Wilhelma içerisinde bir de akvaryum bulunmaktadır. Ayrıca özellikle birçok yabani kuş türü dönemsel olarak Wilhema’ya gelip hayatlarını sürdürmektedir.

Wilhelma’yı Mayıs-Ağustos dönemi 08.15-18.00, Nisan ve Eylül aylarında 08.15-17.30 ve Kasım ayından Şubat ayına kadar da 08.15-16.00 saatleri içerisinde ziyaret edebilirsiniz. Şehir merkezinden U 14 numaralı hat ile 8 dakikada ulaşabilirsiniz. Aynı zamanda 52, 55 ve 56 numaralı otobüsler ile de ulaşmanız mümkündür. Giriş ücreti yetişkinler için 16, indirimli kategoriler için 8 Euro’dur. 16.00 sonrası ziyaretler de yetişkin ücretleri 11 Euro’ya indirimli kategoriler de 5.50 Euro’ya düşmektedir.