Buhara Gezilecek Yerler

Bir açık hava müzesi olan Buhara’da medrese ve camiler ön plandadır. Buhara Kalon Minaresi, Ark Kalesi, Devlet Mimarlık Sanat Fakültesi, İsmail Samani Türbesi, Hazreti Eyüp Çeşmesi, Chor-Minor, Lyabi-Khauz Ensemble, Ulugbek Medresesi, Mirzo Ulugbek Medresesi, Abdulaziz-Khan Medresesi ve Registan Meydanı; Buhara'da görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Adını andığımız yerler ile ilgili detaylı bilgi aşağıdadır, bu noktalar dışında Buhara'ya gittiğinizde Samanids Mozolesi, Chasma-i Ayup, Fayzabad Khanqah-Tekke, Fayzulla Khodjaev Müzesi, Poi-Kalyan Esamble, Miri Arap Medresesi, Magoki-Attori Camii, Kosh Medresesi'ni de görmenizi öneririz. 

Buhara Kalon Minaresi

Buhara'nın en çok dikkat çeken yapılarından biri olan Büyük Kalon Minaresi 1127 yılında Karahanlı hükümdarı Arslan Han tarafından Bako adlı bir mimara inşa ettirildi. Yaklaşık 48 metre yüksekliğinde olan minare, 105 basamak ve 13 kuşaktan oluşuyor. Her kuşakta farklı desen ve şekil yer alıyor. Bir efsaneye göre bölgeyi istila eden Cengiz Han'ın, yere düşen miğferini alıp doğrulduktan sonra gördüğü ve hiç kimsenin, hiçbir şeyin önünde eğilmediği için zarar verilmesini istemediğine inanılıyor.

Ark Kalesi

Buhara'nın en eski mimari yapıtları arasındadır. 20 metre yükseklikte 4,2 hektar alana kurulu Ark Kalesi, tüm dönemlerde devleti yönetenlerin sarayı olmuştur. Buhara hanları tarafından konut olarak kullanılan kale, 4'üncü yüzyılda yapılmıştır. Ark içinde emirin konaklama odası, polis bölümü, ahırlar, giysi, halı, mutfak eşyaları, hazine, tophane, hapishane, kuyum ve diğer atölyelerle birlikte cami yer alır.

Devlet Mimarlık Sanat Fakültesi

Ark kalesinde bulunan Buhara Devlet Mimarlık Sanat Müzesi 1922 yılında kurulmuştur. Müzede kitap, mimari dekor, sikkeler, ev eşyaları, grafik eserler, resim, heykel gibi Özbek halkının entelektüel mirasına ait 100.000 öğe bulunmaktadır. Çarşamba hariç her gün açıktır ve 09.00-16.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

İsmail Samani Türbesi

10. yüzyılda inşa edilen İsmail Samani Türbesi, Orta Asya mimarisinde pişirilmiş tuğla kullanılarak yapılan en eski yapıttır.

Hazreti Eyüp Çeşmesi

12. yüzyılda inşa edilen Hazreti Eyüp Çeşmesi, Hazreti Eyüp'ün çölün ortasındaki şehirden geçerken asasıyla vurduğu yerde oluştuğu pınar olduğuna inanılıyor. Bu pınarın yerine 14. yüzyılda Emir Timur tarafından Çeşme-i Eyüp Külliyesi inşa edilmiştir.

Chor-Minor

Tacik diline göre Chor-Minor dört minare anlamına gelir. Medrese zengin Türkmen halife Niyazkul zamanında yapılmış ve günümüze iyi korunarak gelmiş bir yapıdır. Kare şeklindeki medrese binasının üstünde mavi kubbe, köşelerindeyse birbirinden farklı dekorlardaki dört küçük minare bulunur. Dört minaresinin her biri farklı bir şekle sahiptir. Bu minareler dünyanın dört dininin felsefi anlayışını yansıtır.

Lyabi-Khauz Ensemble

Lyabi-Khauz rezervuar anlamına gelmektedir. Bir efsaneye göre Nadir Divan-Begi, yalnız bir kadının evi olarak inşa edilmiştir. Kadın, güçlü vezire evin altına bir su kanalı inşa ettirmesini söyler ve bu su kanalları yapılır.

Ulugbek Medresesi

Şehirde Ulugbek tarafından inşa edilmiş ilk medrese Ulugbek Medresesi'dir. Boyutunun küçük olmasına rağmen giriş holü, kubbe salonları, cami ve kare bahçeyle dikkat çekmektedir.

Mirzo Ulugbek Medresesi

Mirzo Ulugbek emriyle üç medrese inşa ettirilmiştir. 1422 yılında tamamlanan Gijduvan'ın ardından, Semerkand ve Buhara’da 1420 yılında tamamlanmıştır. Bunların hepsi bazı benzerlikler gösterse de cephe planı, büyüklük ve tasarım değişmektedir.

Abdulaziz-Khan Medresesi

1651 yılında, Abdulaziz-han İbn Nadr-Muhammed tarafından yaptırılmıştır. Özellikle iç dekorasyonuyla dikkat çeker. Mimarı, peyzajı düzenlerken tuhaf ağaçlar arasında hafif pavyonlar, stilize bulutlar ve su akışını içeren beyaz zemin üzerine mavi çini porselen tarzında duvar resimleri kullanmıştır.

Registan Meydanı

Meydanda 13. yüzyıldan itibaren çeşitli idari binalar ve saraylar bulunmuştur. 16. yüzyılda ise ticari mekânlar yer almıştır. Bu ticari mekânlarda pamuklu kumaşlar satılmış ve et, tahıl, kâğıt, mürekkep, sığır, karpuz, kavun, ahşap mutfak eşyaları ve diğer şeylerin satışı sürdürülmüştür. Registan Meydanı'nda günümüze ulaşan tek anıt 18. yüzyıl yapımı Bolo-Khauz’dur.