Sadece turistlerin değil yerel halkın da sıklıkla gittiği bir çekim noktası olan mendirekte, muhteşem kumul, beyaz kumsal ve ufka uzanan deniz manzarası, dalgaların ve martıların sesleriyle birleşerek, cennetvari bir huzurun ete kemiğe bürünmüş hali gibi önünüze serilir. Kıyıya yerleştirilmiş bankların üzerinde oturup gün batımını seyretmek büyük bir keyiftir.

19. yüzyılın sonunda Palanga, Tiskeviciai Kontları tarafından yönetilmekteydi. Yöneticiler, Kontların öğrettikleri tuğlaların ihracatını kolaylaştıracak, gemilerin rahatlıkla yanaşabileceği bir liman inşa etme kararı aldılar. 1884-1888 yılları arasında bu liman inşa edildi ve gemiler yükleriyle yelken açtı. Ancak bu tuğla işinin ömrü kısa sürdü çünkü hiç de tahmin ettikleri gibi başarı elde edemediler. Bunun üzerine limanı yolcu taşımacılığı için kullanma kararı aldılar. Ancak şiddetli fırtınalar döneminde limanı sıklıkla kum yığınları altında kalmaya başladığını görünce bu mendireğin yolcu taşımacılığı için de pek uygun olmadığı anlaşıldım

Dolayısıyla 1892 yılından beri liman, yerel halkın yürüyüş yapmak için kullandığı favori noktası olarak, günümüzde ise şehrin ana turist çekim noktalarından biri olarak hizmet veriyor.

Zamanın gaddar elleri, yani rüzgâr ve dalgalar, yapıya ciddi hasarlar verdi. Bu sebeple tarihi mendireğin yerine 1998 yılında betonarme bir teknikle 470 metre uzunluğunda yeni bir liman yapıldı.

juros_tiltas_Palanga.jpg