İstanbul'da Eski Şark Eserleri Müzesi

Bugün günlerden Karaköy-Sultanahmet'ti benim için. Hava yağmurlu da olsa müze gezme aşkına hiç bir şeyin engel olamayacağını düşündüm ve başladım müze turuma. İlk durağım; Eski Şark Eserleri Müzesi.

Allah'ım bir müze bu kadar mı renkli olur. Ne varsa eskilerde var lafını doğrulaYAN eserler gördüm. Neler yapılmış, yapıtlar da ne emekler var. Şimdi bir çoğunu fotoğraflarla inceleyelim istiyorum.

Girişte ilk olarak sizi Arap kültürü karşılıyor.

Yapı yazıtı, yazıtlı levhalar ne ararsanız var burada. Üzerindeki şekilleri, yazıları pek anlamasak da o dönem yaşadıkları bir durumu ya da anlatacakları bir olayı muhteşem bir şekilde yazıtlarla aktarmışlar.

İlginç bir heykel :)

 
Heykel başları M.Ö. 1 - MS. 1. YY / Yemen-Su mermeri-Kireçtaşı

Güneş saati Arami Yazıtlı / M.Ö. 1. YY
 
Yarım kubbe biçimindeki saatin içbükey yüzü, onbir radyal çizgi ile on iki bölüme ayrılmıştır. Üst kısmında, merkeze dikey çubuk saatin ibresidir. Güneşin hareketine göre ibrenin gölgesi, radyal çizgiler üzerine düşmektedir. Güneşin doğuşundan batışına kadar geçen zamanı oniki eşit birime ayırma sistemi Mezopotamya'da Sümer'den itibaren kullanılmış ise de Babil saati adı ile anılır.
  

 
Kabartmalı sütun parçası  M.S. 2. YY / Madain Salih- Kumtaşı

Şimdi geçelim eski Mısır'da mumyalamaya. Bilirsiniz mumya olayı bayağı meşhurdur ve aslında biraz da teferruatlı bir olaydır. Müzedeki anlatımında bayağı uzun uzun anlatmış ama ben kısaca şöyle özet geçeyim; Mısır'da ilk mumya denemeleri M.Ö. 2770 yıllarında yapılmış. Mumyalama işlemi 13 aşamada yapılıyor. Sırasıyla şöyle; beyin ve iç organlar çıkarılıyor, bağırsaklar mumyalanıyor, cesedin göğüs ve karın boşluğu geçici olarak dolduruluyor, vücut suyu alınıyor, vücut natron dışına çıkarılıp su emici maddelerden arındırılıyor, vücut yağlanıyor, yüz delikleri kapatılıyor, vücut kaplanıyor ve son olarak sargı bezleri ile sarılıyor. Evet farkındayım bayağı bir işlem var, ama ben dedim teferruatlı diye. İnsan okurken yoruluyor ama birileri vakti zamanında bunu yapmış.

  

Ka Heykeli: Mısır dini inançlarında ölünün ruhunu temsil eder ve onun adına armağanlar kabul ederdi.


 
Yeni Krallık dönemi / M. Ö. 1550-1070 / Mısır / Kireçtaşı

Gelelim benim en sevdiğim köşelerden birine yani çivi yazıları. Çivi yazılarını her zaman çok ilginç bulmuşumdur. Düşünün insanlar vakti zamanında duygularını, düşüncelerini bu taş parçalarının üzerine kazımak için ne emekler vermişler. Hele şu an ki teknolojide iki kelime yazmaya bile erinen insanları gördükçe onların emekleri daha da büyüyor gözümde.
  
Burada Ur-nammu Yasası, Hammurabi Yasası, atasözleri kitabı, ev satın alma ile ilgili yasal bir belge ve en eski aşk şiiri gibi eserleri görme fırsatı buluyorsunuz.
 
Yeni Babil Dönemi kısmında ise çocuğunu emziren kadın heykelcikleri, lamassu başı modeli ve maymun heykelcikleri gibi eserler var.


 
Kuzey Mezopotamya uygarlığına ait eserler.
 
 
 

 
Sadece uygarlık bazında da eserler değerlendirilmiyor. Tunç Çağı, Demir Çağı gibi çağlar da baz alınıp eserler sunulmuş.
 
 

Bilin bakalım fotoğraftaki antlaşma hangi antlaşma? Çok merak ettirmeden cevabı açıklıyorum; tarihte bilinen ilk uluslar arası antlaşma olan Kadeş. Antlaşması. Antlaşma İ.Ö. 1269 yılında yapılmış ve o dönemin dili olan Akatça dilinde yazılmış. Kopyalarından bir tanesi Berlin'de, diğer ikisi ise İstanbul arkeoloji müzelerinde bulunuyor.
 Gönül isterdi ki tüm eserlerin tek tek fotoğraflarını çekip , altlarına uzun uzun bilgilerini yazayım ama o zaman müzeye gitmeye ne gerek kalırdı ki? Hepsini incelemiş olurdunuz. O yüzden az az merak ettire ettire yazmaya çalıştım. Umarım yolunuz düşer. Sevgilerimle:)