Kütahya Hakkında Bilinmesi Gerekenler

kaleden-manzara.jpg

Zengin tarihi ve kültürel birikiminin yanı sıra termal kaynakları, doğal güzellikleri ve çinileriyle görülmeye değer şehirlerden biri olan Kütahya Ege Bölgesi’nde yer almaktadır. İç Batı Anadolu Bölümü’nde bulunan Kütahya’nın yüzölçümü 12.043 kilometrekare olup rakım 970 metredir. TÜİK’in 2017 verilerine göre Kütahya’da yaklaşık 572.256 kişi yaşamaktadır. Merkez başta olmak üzere Tavşanlı, Simav, Gediz, Altıntaş, Domaniç, Emet, Hisarcık, Aslanapa, Şaphane, Çavdarhisar, Dumlupınar, Pazarlar Kütahya’nın ilçeleridir. Nüfusun en yoğun olduğu ilçe Merkez olurken en az nüfusa sahip ilçe Dumlupınar’dır. Kütahya ili köklü bir tarihe sahiptir. Şehrin kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte MÖ 3000’li yıllara dayandığı tahmin edilmektedir. Kütahya’nın antik çağlardaki adı “Kotiaeion”dur. Anlamı ise “Kotys’in Kenti”dir. Bir zamanlar Trakya’da yaşayan Odrislerden olan Kotys, Romalıların Anadolu’ya gönderdikleri komutanın adıdır. Kütahya Müzesi’nde yer alan bir sikkede de isim Koti olarak geçmektedir. Zamanla şehir Türklerin hâkimiyetine geçtikten sonra isim Türkçeleşerek Kütahya halini almıştır. Kütahya topraklarına ilk Frigler yerleşmiştir. Hititler, Kimmerler, Lidyalılar, Persler ve Romalılar şehri uzun süre yönettikten sonra 1078’de Anadolu Selçuklu Devleti’nin hâkim olduğu Kütahya’da taht kavgaları yaşanmış ve şehir tekrar Bizans’a geçmiştir. 1233 yılında I. Alaeddin Keykubat döneminde Selçuklu topraklarına katılan şehir Germiyanoğlu Beyliği’ne başkentlik yapmıştır. Osmanlı Devleti döneminde de önemini koruyan Kütahya sayısız mimari esere sahip olmuştur. Osmanlı mimarisinin en güzel örnekleri ile süslenen şehre camiler, medreseler, hanlar, çeşmeler inşa edilmiştir. Millî Mücadele Dönemi’nde bir süre Yunanların işgaline uğrayan şehir 30 Ağustos 1922 yılında kurtulmuş, 8 Ekim 1923 yılında vilayet olmuştur.

Kütahya; Ege Bölgesi’nde yer almasına rağmen denizden uzak olduğu ve yükselti fazla olduğu için iklimi kıyı Ege’den farklıdır. Ege, İç Anadolu ve Marmara iklimi arasında geçiş özelliği gösteren Kütahya iklimi üç bölgenin de etkisi altındadır. Yaz ayları sıcak ve kurak geçerken kışlar soğuk ve yağışlıdır. Kış aylarında yağışlar çoğunlukla kar şeklindedir. Kütahya’yı ziyaret etmek için en ideal dönem ilkbahar ve yaz aylarıdır. Bitki örtüsü olarak da Akdeniz, Ege ve İç Anadolu bölgelerinin özelliklerini taşıyan Kütahya’nın %52’sini ormanlık alanlar kaplamaktadır. Karaçam, kızılçam, meşe, sedir, kayın, ardıç ilde en fazla yetişen ağaç türleridir. Simav Gölü ildeki tek doğal göl olmakla birlikte Porsuk, Enne, Kayaboğazı baraj gölleridir.

Jeotermal kaynaklar açısından da oldukça zengin olan Kütahya termal turizmin başkenti sayılmaktadır. Ülkemizdeki 80 termal tesisin 8 tanesi Kütahya’dadır. Kütahya’daki termal sular sinirsel hastalıklar, kadın hastalıkları, romatizma, cilt hastalıkları gibi birçok rahatsızlığın tedavisinde şifa dağıtmaktadır. Yoncalı Kaplıcaları, Gediz Muratdağı ve Tavşanlı Göbel Termal Turizm Merkezi ilin en önemli termal tesisleri arasındadır. Her yıl yerli ve yabancı turistlerin tedavi amaçlı uğradığı kaplıcalar Kütahya ekonomisine de büyük oranda katkı sağlamaktadır. Kültür turizmi açısından da en gelişmiş şehirlerimizden biri olan Kütahya’da gezip görülmesi gereken birçok yer bulunmaktadır. Kütahya Kalesi, Ulu Camii, Çinili Camii, Hıdırlık Mescidi, Hayme Ana Türbesi, Dönenler Mevlevihanesi ilin önemli tarihî eserleri arasında yer almaktadır. Dumlupınar Şehitliği, Kütahya Saat Kulesi, Zafertepe Anıtı’nı da gezi listenize mutlaka eklemenizi öneririz. Müze gezmeyi seviyorsanız Kütahya bunun için en doğru adreslerden biri. Çini Müzesi, Kütahya Arkeoloji Müzesi, Macar Evi Müzesi ve Dumlupınar Müzesi’ni ziyaret ederek kent tarihini daha yakından tanıma fırsatı bulabilirsiniz.

Kütahya’da el sanatları oldukça gelişmiştir. Çinicilikte Türkiye’nin merkezi olan Kütahya’nın porselenleri de meşhurdur. Çini işlemeleri ile bezenmiş birbirinden güzel hediyelik eşyalardan hem kendinize hem sevdiklerinize satın alabilirsiniz. Tavşanlı ilçesine yolunuz düşerse tadı ile damağınıza lezzet katacak leblebileri mutlaka deneyin. Simav ilçesinden göl fasulyesi, Gediz ilçesinden de tarhana alabileceğinizi unutmayın. Kütahya gerek tarihi gerek doğal güzellikleri ile misafirlerine keyifli ve huzurlu bir vadetmektedir. Siz de 2-3 gününüzü bu güzel şehre ayırarak Evliya Çelebi’nin doğup büyüdüğü toprakları keşfedebilirsiniz.

Tanıtım Videosu: