Cengaverlik ruhum bayağı had safhaya gelmiş olacak ki en tehlikeli semtlerden birine geçmekle kalmadım; üstüne bir de şehir değiştirdim :) Nasıl mı? Saat 15.00 civarı. Neredeyse akşam olacak. Başta arkadaşımla Kabataş taraflarında bir hava alıp hemen eve dönmeyi planlarken bir anda Bursa’ya gitmeye karar verdik :) Nasıl oldu, niye oldu faslını bende bilmiyorum ama canım aşırı sıkkındı yaptım vallahi.
Aldık iki vapur bileti.
Tam bilet kişi başı gidiş 25 TL. Öyle öğrenci indirimi falan düşünüyorsanız da 24 yaşına kadar geçerli ve direkt yılı baz alıyorlar söyleyeyim. Ben 24 yaşındayım, Kasım’da 25 olacağım ama firma bunu kabul etmiyor.
Yol 2 saat sürüyor. Rüzgarlı bir güne denk geldiyseniz sallana sallana gidiyorsunuz. Sonuçta deniz halleri bunlar; çok sıkıntı yapmamak lazım.
Mudanya’ya iner inmez, Bursa merkeze giden birçok otobüs görüyorsunuz. Hatta Bursa Kart alırsanız indiğiniz iskelenin yakınında bulunan makinelerden dolumunu da yapabilirsiniz.
Yolda Trip Advisor’dan Mudanya’da gezilecek yerleri inceledim. Mütareke evi ve Mudanya Yunus Anıtını önemli yerleri olarak gösteriyordu. Yunus anıtını yol üzerinde olduğu için görebilirsiniz; Mütareke evi için ise 17.00’den önce gitmeniz gerekiyor. Kişi başı giriş ücreti de 5 TL.
Mütareke Evi
O muhteşem sahil varken canım kafede oturmak hiç istemedi açıkçası. Ara sokaklarda kaybolmak istedim. Başta da bahsettiğim gibi muhteşem yapılar var. Araya karışan bazı modern yapılar o görsel şölene kıyısından köşesinden zeval verse de siz yine umursamıyor ve yolunuza devam ediyorsunuz.
Çok enteresan tipte evlerde bulunuyor. Evlerin bir kısmı iç tarafa bir kısmı ise denize bakıyor. Bence orada yaşayan insanlar cidden şanslı. Hem huzura hem denize hem de hayatın güzelliklerine doyuyorlar.
Ara sokaklardan birinde Eski Cami'yi görüyoruz. 1594 yılında yapılan cami, farklı minaresi ile dikkatimizi çekiyor.
Gezilecek yerlerinden bolca bahsettiğimi düşünüyorum; şimdi de gelelim yeme-içme faslına. Mudanya’ya indiğinizde karşınıza birçok kokoreç dükkanı, iskender ve balık restoranı çıkacaktır. Mudanya sahili zaten restoran dolu. Genelde Mudanya’ya gidenler balık yemeyi tercih edermiş; fakat ben gerçek yerinde olmasa bile Bursa iskenderini tatmak istediğim için tercihim iskender kebap oldu :)
Kebabı, Ferah Pide ve Kebap Salonu diye bir yerde yedim. Denize nazırdı ve muhteşem bir manzaraya sahipti. Ayrıca gelen iskenderi de lezzetli buldum. Fiyatları da kişi başı 15 TL idi. Bursa iskender piyasasına göre normal bir fiyat diye düşünüyorum :)
Uzun lafın kısası, bir saatliğine de olsa benim Mudanya’m böyleydi. Bir saatte bile kendine hayran bırakmayı başardı. Siz de vakit yaratın ve çıkın çıkın gelin buraya :) Sevgilerimle…