Biz “2 kuduruk” yine durmadık efem.
Aklımıza düştü Pazar günümüzde bir yerleri keşfetme hali. Dedik yakın ama çok özel bir yere gidelim.
Bulduk da böylesine enfes bir yer.
"TİRİLYE"
Efenim burası, Bursa’nın gezilecek en güzel yerlerinden Mudanya ilçesine bağlı bir belde. Ama öyle şeker, öyle yaşanılası, öyle temiz ve öyle enerji yüklü ki…
Hikayeye başlıyorum hemen. Buyrunuz benimle 1 günlük Tirilye Turu’na..
Sabah: 8.30
Kabataş’tan BUDO seferi ile yola koyulduk. Boğaz’ı selamladık ve ardından kahvaltı kısmına geçiş yaptık. E kimse kusura bakmasın tabi ki kahvaltı için kendi yaptığım börekleri yedik yolda. Orada satılanlar pahalı gayet. Yapabilecek bir şeyim yoktu.
Yolculuk 1 saat 40 dakika sürüyor. Vardığımız nokta Mudanya…
Mudanya’ya geldiğinizde hemen o noktadan servis araçları gibi minibüsler geçiyor yarım saatte bir. Sizi Tirilye’ye yaklaşık 20-25 dakikada götürüyorlar. Yollar biraz uçurumsu. Sağ taraf deniz ama yine de keyifli bir yol üzerinden gidiyorsunuz bu sevimli noktaya.
Geldiğiniz an sizi eski evlerden yapılmış birkaç otel karşılıyor. Çoğu insan yaz tatilinde ya da hafta sonları kafa dinlemeye geliyormuş buraya. Sanırım haklılar da...
Uykusu açılmayan ikili olarak ilk önce Türk kahvesi içebileceğimiz bir yer aradık. Aslında her yan kahvehane burada. Kapısında amcaların durduğu kahvelerden ama... Biraz ilerledikten sonra bizi rengarenk bir dükkan selamladı. İsmi: “Tirilye Sofrası”. İnanılmaz sıcak kanlı bir teyze var başında. Kızı ile birlikte işletiyorlarmış. Hatta gazetelere konu olmuşlukları bile var.
Hemen girdik içeriye. Adeta bir çiçek burası. Kahve istedik teyzeden.
- “Öğlene mantımı yemeye de beklerim” dedi. Güldük. Tamam dedik. Kahvelerimizi içtik ve güler yüzlü teyzenin bizi uğurlamasıyla başladık Tirilye sokaklarında dolaşmaya.
Burada herkes zeytincilik yaparak sağlıyor geçimini. O sebepten de adımbaşı zeytin ve zeytinyağı satan dükkanlara rastlıyorsunuz.
Biz zeytinyağı almak için Hasan’ın Yeri’ni tercih ettik. Sahibi Hasan Bey inanılmaz bilgili. Tirilye tarihine dair merak ettiğiniz her şeyi size anlatabilir. Muhakkak uğrayın.
Bir de hemen sahil kısmında Köylü Pazarı olarak adlandırılan bir kısım var. Yan yana dizili tezgahlarda zeytin, zeytinyağı, reçeller ve sabunlar satılıyor. İsterseniz oraya da uğrayabilirsiniz.
Zeytin faslını tamamladıktan sonra evler arasında turlara başlıyoruz. Burası da diğer hayran kaldırığım semt, kasaba vb. yerleşim alanları gibi Rum mimarisinin hakimiyetinde. Çoğu eski yapı. Renkli bahçeleri, çiçekleri ve bol bol kedi / köpekleri olan bir yer Tirilye.
Sokaklarında gezmek. Bu tarihi dokuyu yakından görmek enfes bir duygu. Ocak ayının sonunda gitmemize rağmen de hava pek güzeldi.
Evlerin bahçelerinde tam bir "ütopya cumhuriyeti" sergileniyor. Hunilerden maskeler, kabaklardan kadınlar ve daha pek çok renkli detay var burada. Bir de unutmadan her evin camında ya da bahçesinde Mustafa Kemal Atatürk fotoğrafı var.
Evler arası gezinin yorgunluğunu atmak için denize doğru yol aldık. Sahil bol taşlı. Dalga sesi enfes. Yattık sahilde taşlar üzerine ve kuşların dalga ile sergilediği aşka tanıklık ettik. Arınmak denilen şey tam da o noktada geldi üzerimize.
Sahilde gezindikten sonra hediyelik eşya almak için Tirilye Çarşısı adı verilen ama sadece 2 dükkandan oluşan yere gidiyoruz.
Magnet vb. şeyleri almak için buradan alışveriş yapabilirsiniz.
Acıktığınızda nerelerden ne yiyebileceğiniz yazının sonunda anlatacağım. Son olarak da çıkmanız gereken bir tepeden bahsedeceğim size. Burası bütün beldeyi ve denizi kuşbakışı görmeniz sağlıyor. Yemek yenilecek yerlerde buradan bahsedeceğim zaten.
Son olarak da tabi ki buranın birbirinden sıcak kanlı hayvanları…
Hepsini koynuma sokup, eve getirmek istedim. Ama onlar orada zaten inanılmaz mutlu…
Gelelim "TİRİLYE’de Ne Yenilir?" kısmına...
Öncelikle her girilen dükkanda zeytin tadılır. Zeytinyağı ve kekik ile... Ardından mutlaka Tirilye Sofrası’nda ev yapımı mantı yenir.
O söylediğim meşhur tepenin bulunduğu yerde Kadınlar Kooperatifi var. Yöre kadınları buradan kazandıkları ile ev ekonomisine katkı sağlıyor. Gözleme, çay, kahve vb. şeyler için ve tabi ki enfes manzarası için buraya gelmelisiniz. Biz burada gözleme ve çay tercih ettik.
Son olarak da tabi ki kapanışı sahilde yer alan balıkçıların birinde ızgara balık yiyerek yapmak en keyifli yanı. Hayatımda yediğim en leziz balıklardan birisiydi. Benden söylemesi. Bunun için sahilde yer alan tüm balıkçıları tercih edebilirsiniz.
Benden bu kadar. Gerisi sizde. Gidin mutlaka. Gezin ve sonunda bana hak verin. Güzel günlere…